Uzak dur translate French
8,012 parallel translation
Uzak dur.
Restez-là...
Uzak dur.
Reculez.
Bu biraz acı gelebilir ama bence Annie'den biraz uzak durmalısın.
Ça peut paraitre dur, mais je pense que tu devrais prendre tes distances avec Annie.
Benden uzak dur.
Lâche moi.
Ailemden uzak dur.
Reste loin de ma famille.
Lourdes, kız kardeşimden uzak dur!
Éloigne-toi de ma sœur!
Ondan uzak dur.
Reste juste loin d'elle.
Kapıdan uzak dur, Matt.
Éloigne-toi de la porte, Matt.
Anne! Sisten uzak dur!
Anne, reste loin du brouillard!
- Anne! Sisten uzak dur!
Anne, reste loin du brouillard!
Benden ve ailemden uzak dur.
Eloignez-vous de moi et ma famille.
Yalnızca uzak dur, Claire.
Restez en dehors de ça, Claire.
Uzak dur benden!
Dégage!
Kapıdan uzak dur!
Reste loin de la porte!
Onun için müvekkillerimden uzak dur yoksa aynı kariyerin yolunu senin için de açarım.
Donc restez éloigné de mes clients, ou alors votre future carrière ne sera pas différente de la sienne.
Bana aptal bir bardak vermek için Donna'yı kullanmak yerine işimden uzak dur.
Au lieu d'utiliser Donna pour me donner un putain de mug débile, reste en dehors de mes affaires.
- Sen Mick'ten uzak dur yeter.
Juste éloigne toi de Mick.
Faro masasından uzak dur.
Restez à l'écart de la table de faro.
- Benden uzak dur.
Eloignez-vous de moi!
Kızımdan uzak dur.
Tu restes loin de ma fille.
Uzak dur...
Éloigne-loi de...
Uzak dur benden.
Lâche-moi.
Dirilenlerden uzak dur.
Éloigne-toi des Ressuscités.
Uzak dur benden, hasta orospu çocuğu seni!
Reste loin de moi, fils de pute!
Uzak dur.
Va-t-en.
Arrow bana her "uzak dur" dediğinde kenara para koysaydım şimdi Oliver Queen kadar zengin olmuştum. Onu örnek göstermemin sebebi tanıdığım en zengin insan olması. Yani bir zamanlar.
Si j'avais eu une pièce à chaque fois que l'Archer m'avait dit ça, je serais aussi riche qu'Oliver Queen, que je mentionne parce que c'est le plus riche que je connaisse, ou du moins il l'était.
Ondan uzak dur!
Éloigne-toi de lui!
- Ondan uzak dur!
- Éloigne-toi d'elle!
Uzak dur ondan!
Éloigne-toi d'elle!
Meni, sarımsak, soğan ve nane. Hepsinden uzak dur.
Le foutre, l'ail, l'oignon cru et la menthe.
- Laboratuvarımdan uzak dur.
- Restez loin de mon labo.
Bana bak Collins, ondan uzak dur yoksa gününü görürsün.
Hey, Collins, tu la laisses tranquille, ou nous aurons un soucis.
Benden uzak dur.
Reste loin de moi.
Claire'den de uzak dur.
Et tu restes loin de Claire.
Benden bir tavsiye, o bloglardan uzak dur.
Fais-moi plaisir, tu veux? Laisse tomber ces blogs, c'est pas bon pour la testostérone.
Odamadan uzak dur.
N'entre pas dans ma chambre.
Ondan uzak dur.
Reste loin d'elle.
Uzak dur benden.
Lâchez-moi.
Kreplerden uzak dur.
- N'y touche pas.
Arabamdan uzak dur.
Eloigne-toi de mon wagon.
O paneşden uzak dur Yuri.
Éloigne-toi de ce panneau, Yuri.
O panelden uzak dur.
Éloigne-toi de ce panneau.
Benden uzak dur.
Ne t'approche pas de moi.
Benim her parçam da olduğunca uzak dur diyor.
Toutes les parties de moi veulent rester le plus loin possible de lui.
Emma, internetten uzak dur biraz.
Emma, arrête avec internet.
Sisten uzak dur!
Ta gueule, Pope!
Kız kardeşimden uzak dur!
Reste loin de ma sœur!
- Pencerelerden uzak dur. - Scott.
D'après ce que savent les personnes extérieures à cette pièce, nous sommes seulement à la recherche d'une jeune fille qui a disparu en boîte de nuit.
Onun yüzünden herkesi uzak tutan, sürdürmekte şu çok çabaladığın duvarın arkasından gizlice ona bakıyordun.
C'était réel. Ce mur que tu travailles si dur à maintenir en place, celui qui garde les gens éloignés, tu étais... en train de le laisser derrière toi grâce à elle, grâce à Lexi.
- Ondan uzak dur.
Reste loin de lui.
Bir iyilik yap Margaux'dan uzak dur.
Fais-moi une faveur...
uzak dur benden 215
uzak durun 130
uzak durun benden 23
uzak dur ondan 40
duran 19
dürüst 86
durham 21
durum 69
duras 38
durango 26
uzak durun 130
uzak durun benden 23
uzak dur ondan 40
duran 19
dürüst 86
durham 21
durum 69
duras 38
durango 26
durumu 30
durma 704
durun 4322
dürüstçe 72
duruyor 34
dur bekle 38
dürüstlük 41
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
durdu 87
durma 704
durun 4322
dürüstçe 72
duruyor 34
dur bekle 38
dürüstlük 41
dur bi dakika 17
dur bakalım 715
durdu 87
durdur 139
dur bi 18
durum nedir 160
durumlar nasıl 26
durumu ne 21
dürüst ol 95
dürüst olmak gerekirse 240
durduk 23
durumu iyi 83
durdum 42
dur bi 18
durum nedir 160
durumlar nasıl 26
durumu ne 21
dürüst ol 95
dürüst olmak gerekirse 240
durduk 23
durumu iyi 83
durdum 42