Üzerinde çalışıyoruz translate French
575 parallel translation
Bu genç hanımla bir süredir bazı akrobasi hareketleri üzerinde çalışıyoruz. Sizi bu hareketlerle eğlendirmek bizim için bir zevk olacak.
Cette jeune femme et moi avons répété quelques prouesses acrobatiques avec lesquelles nous aimerions vous divertir.
Öğle yemeğinden beri bunun üzerinde çalışıyoruz.
On y travaille depuis le déjeuner.
İnanılmaz bir suç üzerinde çalışıyoruz, bayan Johnson.
Il s'agit justement d'un criminel phénoménal, Mme Johnson.
Yeni bir bale gösterisi hazırlıyoruz. Haftalardır bunun üzerinde çalışıyoruz.
Nous préparons un nouveau ballet, depuis des semaines.
Bay Oxly, çok geniş bir içerik üzerinde çalışıyoruz. Hepsi de bildiğimiz gibi, belirli faydalı sonuçlar doğuruyor.
On utilise de nombreux ingrédients, chacun produisant des effets bénéfiques.
Hugo'yla bir kitap üzerinde çalışıyoruz.
Hugo et moi, on collabore sur un livre.
1880'lerden beri bu konu üzerinde çalışıyoruz.
Nous étudions cette question depuis les années 1880,
Larry'yle bir dans gösterisi üzerinde çalışıyoruz.
Ce Larry et moi, nous travaillons un récital de danse.
- Son cümlenin üzerinde çalışıyoruz.
- Nous analysons sa dernière phrase.
Yarış otomobilleri ile ilgili bir yazı üzerinde çalışıyoruz.
On prépare un numéro sur les F1.
Sizin Sibirya'dakine benzer. Gizli bir proje üzerinde çalışıyoruz.
Nous préparons une opération secrète.
Komünizmin hakim olduğu ülkeler için planlar üzerinde çalışıyoruz.
On va s'occuper de tous les pays communistes.
Amerika'da yıllardır bu sorun üzerinde çalışıyoruz.
Des années durant, les USA ont travaillé sur ce problème.
Muazzam bir masraf ve çok büyük çaba gerektirmiş ve çok sıkı bir şekilde korunan en büyük sırrımız üzerinde çalışıyoruz.
Des années durant, ce fut notre secret le mieux gardé, au prix de grands efforts et de crédits considérables.
Sahte güzellik veren bir ilaç üzerinde çalışıyoruz.
Nous avons une drogue qui crée des illusions de grandeur.
- Biz de bunun üzerinde çalışıyoruz.
- En fait, nous travaillons là-dessus.
Örneğin, Ivan Ivanovich ve ben şu anda özgürleşmenin faydaları üzerinde çalışıyoruz ve oldukça başarılı gidiyor
À l'heure actuelle Ivan et moi travaillons à l'émancipation des femmes, à l'idée russe. Et avec un certain succès.
Bu yüzden, gelişme olasılıkları üzerinde çalışıyoruz.
Maintenant, ça n'a pas de prix! Ça vaut une fortune!
Bu teyit edilmedi. Biz olay üzerinde çalışıyoruz. Normalde iyi bir otoriterdi başkan vefat etmiştir.
Cela n'a pas encore été confirmé, mais nous tenons de source autorisée, que le Président est décédé.
Evet J.G., üzerinde çalışıyoruz.
On s'en occupe.
Demek istiyor ki Plan üzerinde çalışıyoruz.
Il veut dire que nous travaillons au plan.
Aynı şey üzerinde çalışıyoruz.
On travaille sur le même projet.
Yeni şarkılar üzerinde çalışıyoruz.
On y a travaillé nos chansons.
Şey, bir senaryo üzerinde çalışıyoruz.
Et bien, nous écrivons un script.
Tam 6 yıldır bu Jimmy Serrano olayı üzerinde çalışıyoruz
Ça fait six ans qu'on travaille sur Jimmy Serrano.
Pitts ve ben bir müzik seti üzerinde çalışıyoruz.
Pitts et moi créons un système hi-fi.
Bir şeyler üzerinde çalışıyoruz.
Je cherche un moyen de rester.
Dr. Crusher ve ben ilginç bir öneri üzerinde çalışıyoruz.
Le docteur et moi-même avons développé une théorie intéressante.
Bazen yazılarımız üzerinde çalışıyoruz.
On travaille ensemble des fois.
Hâlâ iletişim arayüzü üzerinde çalışıyoruz.
Nous travaillons encore sur une interface de communication.
Gemi çapında bir sistem arızası durumunda, Data'nın acil durum desteği olarak görev yapmasına olanak sağlayacak bir ara yüz üzerinde çalışıyoruz.
Nous développons une interface pour utiliser Data comme relais.
Panzehir üzerinde çalışıyoruz.
On travaille sur un contre-poison maintenant.
- Ed ve ben bir şey üzerinde çalışıyoruz.
C'est mon ami Edward. On a un projet commun.
500 yıllık yeniden yazılmış bir parşömen üzerinde çalışıyoruz. Yeniden yazılmış bir parşömen?
Nous avons examiné un palimpseste vieux de 5 siècles.
Teşekkürler. Sadece birkaç şey bilmenizi istedim. Özgürlük ortamının güvenliliğini sağlama üzerinde çalışıyoruz.
Je voulais vous rappeler certaines mesures... que nous avons prises pour assurer le calme à Liberty.
Birşeyler üzerinde çalışıyoruz sanmıştım.
Je croyais qu'on bossait ensemble
Henüz aşmanın yolunu bir bulamadık. Hala üzerinde çalışıyoruz.
J'y travaille.
Sen her şeyin kaybedildiğini düşünürken... biz çalışıyoruz. Mucizeler üstünde çalışıyoruz. Tarihin gidişatını değiştirecek, yüzyılları değiştirecek mucizeler üzerinde!
Pendant que vous méditiez sur notre défaite, nous avons travaillé, accompli des miracles qui détermineront le cours de l'histoire à jamais!
Sizleri parçalarla baş başa bırakılıyoruz. Mutlu yolcular Liza'ın bakışları Marta üzerinde gerçekten o olduğundan emin olmaya çalışıyor.
Nous n'avons que des fragments - ddes passagers heureux Liza observant Marta tentant de s'assurer que c'est bien elle
Evet, bunun üzerinde hala çalışıyoruz.
Oui, nous y travaillons toujours.
Yaratık üzerinde May'in araştırmalarının parçası olarak, yine erotik uyarı ile ereksiyon arasındaki bağlantıyı bulmaya çalışıyoruz.
Dans le cadre des travaux de May, nous allons tenter de relier l'excitation et l'érection.
Ben Paragon enstitüsünde, sıradışı duyusal algılama konusu üzerinde çalışıyorum, ve biz insan aklının neredeyse sınırsız olan enerjisini yönetebilmek için biyo-dönüşüm tekniklerini kullanıyoruz,
Je travaille à l'Institut Paragon où on étudie la perception extrasensorielle. On utilise des techniques de biofeedback pour exploiter la puissance quasi illimitée de l'esprit humain.
Tıbbi sözlük üzerinde çalış. Bir doktor arıyoruz.
Nous cherchons un docteur.
Bildiğiniz gibi, Kuzey Atlantik bağlantımız üzerinde iki yıldır çalışıyoruz.
Nous avons 2 ans d'avance dans notre département Atlantique Nord.
Kitap üzerinde birlikte çalışıyoruz.
On travaille ensemble sur le livre.
Sorun üzerinde çalışıyoruz.
Nous y travaillons.
Bu iş üzerinde birlikte çalışıyoruz.
On travaille ensemble.
Çok iyi, Komiser, bir sonraki yarış üzerinde çalışıyoruz.
Très bien.
Mağarada bulduğumuz resim üzerinde gece gündüz çalışıyoruz.
Nous travaillons dur sur ce pétroglyphe.
Aylardır üzerinde gizlice çalışıyoruz.
On y travaille secrètement depuis des mois.
Şu senin çok sevdiğin sözcükler üzerinde neden çalışmıyoruz?
Pourquoi ne pas s'exercer à ces mots que tu aimes tant?
çalışıyoruz 40
üzerinde 91
üzerine 17
üzerime gelme 17
üzerinde çalışıyorum 53
üzerine alınma 18
üzerindeyim 19
üzerinde 91
üzerine 17
üzerime gelme 17
üzerinde çalışıyorum 53
üzerine alınma 18
üzerindeyim 19