Şuraya oturun translate French
101 parallel translation
- Bay Tonetti, şuraya oturun.
- M. Tonetti, vous vous asseyez là.
Şuraya oturun.
Mettez-le là-dedans.
Gidip şuraya oturun ve sakinleşin.
Courez vous calmer là-bas.
Şuraya oturun.
Asseyez-vous là-bas.
Şimdi şuraya oturun ve arkanıza yaslanın.
Asseyez-vous et mettez-vous à l'aise.
Şuraya oturun.
Asseyez-vous ici.
Şuraya oturun, botlarınızı çıkarayım.
Asseyez-vous, que j'enlève vos bottes.
Şuraya oturun.
Asseyez-vous là.
- Şuraya oturun.
- Asseyez-vous ici.
Şuraya oturun lütfen. Bizim haylazları nerede buldunuz?
Asseyez-vous et dites-moi où vous les avez trouvés.
- Şuraya oturun, ben de...
- Asseyez-vous la et je- -
O gelene kadar şuraya oturun
Asseyez-vous jusqu'à son retour.
Şuraya oturun. Rahatınıza bakın, tamam mı?
Asseyez-vous sur le banc.
Beyler şuraya oturun.
Messieurs, asseyez-vous.
Şuraya oturun.
Asseyez-vous la-bas.
Şuraya oturun.
Asseyez-vous.
Siz şuraya oturun.
Asseyez-vous là.
Şuraya oturun...
Mettez-vous là.
Canınızı yakmayacağız. Şuraya oturun.
Nous ne vous ferons pas de mal.
- Kahve olmuştur, şuraya oturun. - Rahatsızlık vermek istemem.
Je vais faire du café, assied-toi s'il te plaît.
- Tamam, haydi. - Şuraya oturun. - Geliyor musun?
On se met ensemble? Tu viens?
Şuraya oturun, lütfen
Asseyez-vous, s'il vous plaît.
Şuraya oturun da konuşalım.
On va s'asseoir là-bas.
Şuraya oturun.
Assieds-toi là.
Şuraya oturun lütfen.
Asseyez-vous là, je vous prie.
- Şuraya oturun.
- Assise.
- Şuraya oturun.
- Prenez ce tabouret.
Pekala, Bay Keller. Şuraya oturun.
M. Keller, asseyez-vous ici.
İçerisi biraz küçük. Şuraya oturun.
Asseyez-vous.
Şuraya oturun ve suya bakın. - Nereye?
Assieds-toi là et regarde l'eau.
- Şuraya oturun.
- Asseyez-vous là.
Şuraya oturun.
Mettez-vous là-dessus.
Lütfen şuraya oturun.
Assieds-toi là.
- Şuraya oturun.
- Asseyez-vous.
Şuraya oturun ve hepsini okuyun.
Allez les lire là-bas.
Şuraya oturun lütfen.
Asseyez-vous ici.
Oturun bakalım şuraya, sizinle konuşmak istiyorum.
Venez. Je veux vous parler.
Şuraya geçip oturun bakalım.
Asseyez-vous là-bas.
Oturun şuraya, Bay Hickok.
Rasseyez-vous, M. Hickok.
Gelin ve şuraya oturun.
Il faut pas faire de bruit. Asseyez-vous ici.
- Gelin oturun şuraya.
- Revenez et asseyez-vous.
Oturun tatlım, şuraya.
Asseyez-vous.
Hadi, Efendi Phillipe. Oturun şuraya. Salata alın.
Philippe, venez manger votre salade.
Oturun şuraya.
Assieds-toi là.
Sen ve sen, şuraya gidin ve banka oturun.
Vous deux, allez vous asseoir sur ce banc.
Oturun şuraya!
Asseyez-vous la!
Denise, Donny, gelin oturun şuraya.
Denise, Donny, venez vous asseoir là.
Suraya oturun ve kipirdamayin, ikiniz de!
Posez vos fesses et ne bougez plus!
Hepiniz şuraya gidip oturun [br] sessiz durun!
Asseyez-vous et taisez-vous.
Oturun şuraya.
Asseyez-vous là-bas.
Çabuk girin. Haydi. Oturun şuraya.
Entrez vite.
oturun 1860
oturun lütfen 263
oturun beyler 24
şuraya 259
şuraya bak 611
şuraya koyun 23
şuraya otur 93
şuraya bırak 18
şuraya bakın 270
şuraya çek 19
oturun lütfen 263
oturun beyler 24
şuraya 259
şuraya bak 611
şuraya koyun 23
şuraya otur 93
şuraya bırak 18
şuraya bakın 270
şuraya çek 19
şuraya bir bak 33
şurayı 17
şuraya geç 76
şurayı imzala 49
şuraya koy 52
şuraya bir bakın 17
şuraya baksana 37
şuraya oturalım 21
şuraya gir 22
şuraya geçin 30
şurayı 17
şuraya geç 76
şurayı imzala 49
şuraya koy 52
şuraya bir bakın 17
şuraya baksana 37
şuraya oturalım 21
şuraya gir 22
şuraya geçin 30