English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ A ] / Anlaşıldı mı

Anlaşıldı mı translate Portuguese

4,999 parallel translation
- Anlaşıldı mı?
- Entendido?
Anlaşıldı mı?
Perceberam?
Anlaşıldı mı?
Percebeste?
Bolca adam gönder. Emri veren el Patron, anlaşıldı mı?
Mande bastantes homens, para retribuir o favor do patrão.
Anlaşıldı mı?
Comprende?
Bu anlaşıldı mı?
Entendido?
- Anlaşıldı mı?
Compreendido?
Onu direkt kafasından vurman gerekiyor, anlaşıldı mı? - Olmaz.
Dispara na cabeça, está bem?
Bu bölümdeki itibarımın, kız arkadaşlarının saçma sapan esnek tempolarıyla böbürlenen bir avuç çükü kalkmaz, beceriksiz göt yüzünden leke sürülmesine izin vermem. Anlaşıldı mı?
E não vou deixar que a minha reputação seja manchada por um bando de piças moles que nem um caralho de um ritmo sabem manter, percebido?
Shaffer'la işin bittiği zaman, baban senin yanında bir başarı hikâyesi gibi kalır. Anlaşıldı mı?
Quando acabares a Shaffer, a história do teu pai vai parecer um sucesso, à beira da tua, percebeste?
- Anlaşıldı mı, Teğmen?
- Percebeu, Tenente?
Senin yerin benimle birlikte burası, bakarada Almanları soymak değil, anlaşıldı mı?
O teu lugar é aqui comigo, não a tentar falir os Alemães, fiz-me entender?
- Anlaşıldı mı?
- Entendido ou não?
Anlaşıldı mı?
Entendido?
- Seks yok ama anlaşıldı mı?
- Nada de sexo, está bem?
Anlaşıldı mı?
Está percebido?
Anlaşıldı mı?
Está percebido.
Bundan böyle güvenlik ağı yok, anlaşıldı mı?
A partir de agora, não se podem defender um ao outro, percebido?
Anlaşıldı mı? - Koku ve renk.
Agora vamos acertar em algo mais do que gaivotas.
İlerlemek için yalnızca benden işaret bekleyin, başkasından değil. Anlaşıldı mı?
Fiquem prontos para atacar apenas ao meu sinal.
Anlaşıldı mı? Ya menümü pişirirsin ya da Tony pişirir.
Ou cozinhas o meu menu, ou eu peço ao Tony.
Bauer'in ortaya çıktığını bizim taraftan da hiç kimse öğrenmeyecek, anlaşıldı mı?
Aqui, também ninguém precisa de saber que o Jack Bauer reapareceu.
- İçeri gireceğiz ve kalabalık gireceğiz, anlaşıldı mı?
Vamos entrar, mas juntos, entendido?
Anlaşıldı mı?
Percebido?
Tüm olası güvenlik açıklarının tespit edilmesi ve düzeltilmesi gerek yoksa tek bir İHA bile tekrar hizmete giremez anlaşıldı mı?
Qualquer violação possível tem de ser identificada e tratada antes de um único drone ser reposto em serviço, entendido?
- Kimse buradan geçmeyecek anlaşıldı mı?
Ninguém passa por aqui, percebeu?
Anlaşıldı mı? Anlaşıldı.
- Percebeu?
Anlaşıldı mı?
Entendido? Clay.
Senden daha fazla birşey duymak istemiyorum, Anlaşıldı mı?
Não quero ouvir mais nada, certo?
- Anlaşıldı mı?
Estamos entendidos?
Senin tarafındaki her şey senin olabilir ama benim tarafıma geçemezsin, anlaşıldı mı?
Tudo desse lado pode ser seu mas n � o podes cruzar esta linha, entendeste?
- Anlaşıldı mı?
- Entendeu?
Beni yavaşlatırsanız, sizi bırakıp giderim. Anlaşıldı mı?
Se me atrasarem, ficam todos para trás, entendem?
Anlaşıldı mı? Hey!
Entendido?
Anlaşıldı mı?
Ouve lá! Entendido?
Anlaşıldı mı?
- Entendido?
Tehlike farkettiğim anda, size dışarı çekerim, anlaşıldı mı?
Ao primeiro sinal de problemas, eu extraio os dois, entendido?
Carl, anlaşıldı mı?
Carl, estás a ouvir?
Pekala ; komşu eyaletlerde araçlarıyla birlikte kaybolan herkesin listesini istiyorum, anlaşıldı mı?
Quero uma lista de gente que tenha desaparecido com os veículos, nos estados vizinhos. Certo?
Bundan böyle ikinizi de Denise'e fare derken duymayacağım. Anlaşıldı mı?
Daqui em diante, não quero ouvir nenhum dos dois a chamar "ratazana" à Denise, estamos entendidos?
Gece bizim eşyalarımızı karıştıran cesur arkadaş birazdan kampın sadece eğlence ve oyunlardan ibaret olmadığını öğrenecek. Anlaşıldı mı?
O gajo durão que acha que pode mexer com nas nossas coisas à noite está prestes a descobrir que acampar não é só diversão e jogos.
O zamana kadar bu çadırdan çıt sesi bile duymak istemiyorum, anlaşıldı mı?
Até lá, eu não quero ouvir um pio desta barraca, entenderam?
- Anlaşıldı mı? - Anlaşıldı.
- Está claro?
- Anlaşıldı mı?
Perceberam?
- Anlaşıldı mı?
Fui claro? Sim.
Pekala şimdi, Terry bilinen ce gündemde olan biriydi bu yüzden olayı çözünceye kadar bu konuda sessiz kalacağız, Anlaşıldımı?
Certo, o Terry era uma figura bastante bem conhecida, mantemos isto em silêncio até termos todos os factos, sim?
- Anlaşıldı mı?
- Percebido?
Anlaşıldı Bay Taplinger, eve doğru çıkalım.
Entendido. Entremos, Sr. Taplinger.
Anlaşıldı mı?
Estamos entendidos?
Anlaşıldı mı?
- Sim.
Bugün, Filistin Yönetimi ve İsrail hükümeti ile aylarca yapılan görüşmelerden sonra Batı Şeria boyunca geniş bant internetin Faz Üç'ün açılması üzerinde anlaşıldığını nihayet duyuracak konumdayım.
E hoje, após meses de negociações com a Autoridade Palestiniana e com o governo israelita, estou finalmente em posição de anunciar que a implementação da Terceira Fase de Internet de Banda Larga ao longo da Cisjordânia foi acordada.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]