Başlarda translate Portuguese
1,031 parallel translation
Ama ilk başlarda oldukça zordu, şimdi... onlar... biraz daha hoşgörülü olmaya başladılar.
No início, foi duro. Agora estão começando a amolecer.
İlk başlarda, kalanlar olarak birbirimize yardım etmeyi denedik.
No início, tentámos ajudar-nos uns aos outros, aqueles que restaram.
Başlarda bir sürü orduevinde çaldık. Ama konserlerden hep kovulurduk... çünkü sesleri kökleyip öyle çalardık.
Começámos por tocar nos clubes do quartel, mas a maior parte das vezes mandavam-nos embora... porque tocávamos alto demais.
Başlarda birbirimizle alakamız yoktu.
No começo vivíamos separados.
Başlarda inandırıcı bir oyundu bu Rosie.
Foi uma boa representação, Rosie.
Başlarda, Muhammad Ali'nin kariyeri tartışmalıydı. Belki de geçen cumartesi o şekilde sona erecekti.
Desde o princípio, a carreira de Muhammad Ali... foi marcada pela controvérsia, e quem sabe?
Hatırlarsan, kadınlar ilk başlarda gevşek davranıyordu.
Se lembrar, as mulheres pareciam apáticas a princípio.
Başlarda Ruslar direniş gösteremediler.
De início, parecia que os russos se evaporavam.
İlk başlarda, eskort gemileri konvoylara Atlantik'in her iki yakasından 555 km. uzağa dek eşlik edebiliyordu.
Nos primeiros tempos, os comboios só eram escoltados até 300 milhas de cada costa atlântica.
Japonlar başlarda önüne geleni süpürdüler.
Desde o início, os japoneses arrastaram tudo à sua frente.
Harekatın lideri Wingate, henüz başlarda bir hava saldırısında öldü.
Mais tarde, Wingate, o líder, morreu num desastre de avião.
Başlarda onu sıkıcı buldum, ama sonra onun kusursuz eğitimini ve ... yaptığı işi kusursuzca yaptığını görünce, bende imkansız bir fethetme arzusu uyandırdı.
De inicio isso incomodava-me, mas depois disse a mim mesmo que eram suas maneiras impecáveis e a forma tão precisa que usa em tudo o que faz que impossibilita pensar nela como uma possível conquista.
İlk başlarda düşündüğüm.... yaşadıklarımızın tek gecelik basit bir ilişki olduğuydu.
A princípio, pensei que seria uma só noite de prazer.
İlk başlarda bir haftalık, gelip geçici bir şey sanmıştım.
Eu achava que era uma coisa temporária, que acabaria numa semana.
Genellikle altı dokunmuş olan devekuşudur. O başlarda bir ineği vuramazdı. Teneke bir fincanla
Normalmente é um sacana com seis dedos, que não consegue acertar na teta de uma vaca com uma lata, que nos mata.
Doğrusu Walsh, ilk başlarda senden bir bok olmaz diye düşünüyordum.
Walsh, no início, pensei que você não prestasse.
İlk başlarda komik olduğunu düşünüyordum. Ama artık komik bulmuyorum.
ao principio, me parecía engraçado, mas ja não.
İlk başlarda onu fark etmemiştim ama silah seslerini duymamızdan hemen önce şemsiyesini açmıştı.
Não o notei logo de início mas no momento dos disparos ou um pouco antes ele abriu o seu guarda-chuva.
Başlarda bilmiyordum.
A princípio não estava.
İlk başlarda pekçok kişi evrimin doğal seçimle yürümesi düşüncesine karşı çıktı.
Muita gente se escandalizou, com as ideias de evolução e de selecção natural.
İnsan da ilk başlarda babun gibi bozkırda yaşayan bir primattı.
O homem era apenas mais um primata a viver na savana como os babuínos.
Başlarda Valera her Pazar geldi, sonra iki haftada bir ve üç haftada bir.
Ao princípio, o Valera vinha cá todos os domingos, depois, domingo sim, outro não e depois de três em três.
İlk başlarda gayri ihtiyari, ellerim, göğsümde eğer kadın göğüsü olsaydı nasıl duracağını tasarlıyordu.
De início, só mecanicamente... as minhas mãos formavam seios femininos no meu peito, como se tivessem sido ali enxertados.
Başlarda Cal ince ve nazikti.
No início, o Cal era simpático e carinhoso.
Eller başlarda olacak.
As mãos sobre a cabeça.
Herif ilk başlarda Fidel'in kodamanlarından biriymiş.
No começo, este gajo era cão de fila do Fidel.
Barclay için ilk başlarda zor olmuş olmalı, NCO, rütbesinin yükselmesi, alayın başçavuşunun kızı ile evlenmek?
Deve ter sido difícil para os Barclays a princípio, Soldado raso, promovido a sargento, casado com uma filha de um Sargento-mor?
İlk başlarda yol bulmak zordur.
No princípio, é difícil orientarmo-nos.
İlk başlarda.
No princípio.
Başlarda tecavüz etmek için beni öldürmediler.
No começo... livrei-me do estupro.
Ben de başlarda yapardım, fakat zamanla alışıyorsun.
Para quê? Uma questão estética.
Hayat bu. Bu yüzden başlarda iyi anlaştık Franck.
Foi por isso que nos dêmos bem no inicio, Frank.
Başlarda... normal bir adamdı.
Antes do acidente... Ele era um homem normal.
Başlarda, bir şeyden etkilenince onu paylaşmak isterdim.
Primeiro, emocionava-me algo, queria partilhar isso.
Bazen. Başlarda. Artık değil.
Costumava fazer... mas não mais.
Başlarda işe yaramıştı.
No princípio funcionou.
Anlamalısın en başlarda. O benim sadece soyadı bakımından abimdi.
Tem de compreender que, ao princípio, quando comecei, ele era apenas meu irmão de nome.
Başlarda, falan filan...
Qualquer coisa-qualquer coisa imediatamente...
Başlarda ne yapacağımı şaşırdım. Yaşlı kadın benden hoşlanmamıştı...
Ao princípio, não me sabia comportar e a velha não me gramava.
İlk başlarda neden bağıra bağıra ağlamadıklarını anlayamamıştım.
No início, não percebi porque não quiseram ajustar contas.
Bu yüzden ben bunu başlarda hiç yapmam.
- Levas alguém ao aeroporto, é claramente o início de uma relação. É por isso que nunca o faço no início.
Yeni bir işe girdiğinde, işlerin başlarda iyi gitmemesi, olağan bir durumdur.
Não te preocupes. Os novos trabalhos sempre custam no início.
Başlarda sebebini bilmiyordum ama biraz düşününce işi çözdüm.
E, na primeira eu não sei porquê, mas eu acho que figurava.
İlk başlarda hareketiniz kısıtlı olursa moralinizi bozmayın.
Não fique desiludido se, no início, a sua mobilidade for limitada.
Başlarda çok ağladı.
No início, chorava bastante.
İlk başlarda savaştan dolayı memnunluk duyuyordum polis bisiklet kazasını unutacaktı, ve babam da bana kızmayacaktı.
Quando a guerra rebentou, fiquei satisfeito. Agora a policia esqueceria o acidente com a bicicleta... e o Pai não se zangaria.
Kontrol ve beceri lazım, o yüzden de başlarda yamuluyorsun.
É preciso habilidade e controlo, por isso estas lixado para começar.
Daha ilk başlarda sizi buralarda göreceğim hiç aklıma gelmezdi.
Não esperava vê-lo a pé e na rua tão cedo.
Başlarda zordur.
É difícil no principio.
Beklendiği kadar güçlü olmadı. Başlarda panik vardı ama,
No início, houve pânico.
Baslarda bir erkektim.
No princípio, eu era rapaz.
başlangıç 29
başlayalım 455
başladı 99
başlayın 254
başlamadan önce 56
başla 649
başlayabilirsiniz 40
başlat 55
başlama 61
başlayalım mı 103
başlayalım 455
başladı 99
başlayın 254
başlamadan önce 56
başla 649
başlayabilirsiniz 40
başlat 55
başlama 61
başlayalım mı 103