Bilirim translate Portuguese
7,001 parallel translation
O ümitsizliği bilirim.
Conheço esse desespero.
Karanlık sırlarınızı nasıl bulacağımı bilirim.
Sei como trazer à tona os vossos segredos mais obscuros.
Birçok oyuncuyu bilirim ama bu adamı bilmiyorum.
Conheço quase todos, mas este tipo? Não.
Bu sokakları senden iyi bilirim.
Conheço estas ruas melhor do que tu.
Bunu iyi bilirim.
Sei como isso é.
Sizi temin ederim, korkmuş olmak ne demek iyi bilirim.
Acreditem em mim, eu sei o que é estar assustado.
Belki ben hiç yetim olmadım, ama inan bana korkmuş olmanın nasıl bir şey olduğunu iyi bilirim.
Posso não ser órfã, mas acredita em mim, entendo o que é sentir medo.
Turşuyu bilirim.
Conheço bons picles.
Bayan Mills bir askerin oğlu olarak her şeyin programlı yapılması ne demektir, bilirim.
Sra. Mills... Como filho de um militar, sei o que é ter tudo sob uma programação dura.
Yeşil Berelileri bilirim ama sen harbi manyaksın.
Conheço os Boinas Verdes... mas tu és louco.
Ben de pamuk topladım. O nehri bilirim.
Já apanhei algodão, conheço o rio.
Tallahatchie'yi bilirim.
Conheço o Tallahatchie.
Yanlız olmayı, güvenebileceğini düşündüğün birinin sana sana ihanet etmesi nasıldır iyi bilirim.
Sei como é ficar sozinho, termos sido traídos pela pessoa em quem pensamos que podíamos confiar.
- Senin gibi adamları bilirim, öylece çekip gitmezsiniz.
Conheço homens como tu. Não vais deixar para trás.
Bir çocuk dâhiye akıl hocalığı yapmanın zorluklarını iyi bilirim, hatırların mı?
Conheço os desafios de educar uma criança génio, lembras-te?
Nasıl ifade verilir bilirim.
Sei conseguir um depoimento.
- Bir kaç şey bilirim öyle.
- Sei de algumas coisas.
Catherine'in nefretini hissetmek nasıldır bilirim.
Sabia como era sentir a revolta da Catarina.
Hannah, bu tip adamları bilirim.
Hannah, eu conheço tipos como ele.
Hayatım, lisede ortama uyum sağlamak için yaşanan baskıyı bilirim. İnsan kabul görmek için yavru ayıyla dövüştüğünü söyleyebileceği gibi bir sevgili de uydurabilir. Ben de.
Eu lembro-me da pressão que foi para me adaptar no secundário.
O hissi bilirim.
Sei bem como é isso.
Ne kadar zor olduğunu bilirim.
Sei quanto difícil isso é.
Bak, annemin laf sokmalarını bilirim.
Olha, sei que é difícil.
- Gerçek aşkını kaybetmenin nasıl bir his olduğunu bilirim.
Sei como é perder o verdadeiro amor.
Hades'e gitmem gerekse bile aşk yalnızca sen vazgeçtiğinde ölür nefes alıyorsam, o zaman bilirim ki hâlâ umut var yaşlı ve bitkinim, yatağa ihtiyacım var.
Vamos ficar juntos de novo, mesmo que eu tenha que ir para Hades. O amor só morre quando se desiste dele. Enquanto existir ar no meu corpo, sei que há esperança.
İnan bana, bilirim.
Aquilo foi correr. Acredita em mim, eu sei.
Bebek emzirdim ve bilirim emzirdiğin bebeği sevmenin ne kadar müşfik hissettirdiğini.
Eu já dei de mamar e sei como é doce amar um bebé no meu peito.
- Müzik bilirim ama.
- Estudei música, sabe.
Bilirim, benim de iki çocuğum var.
Eu sei, acredite. Também tenho dois.
Gençlik programına katılmıştım. Bu işleri biraz bilirim.
Trabalhei na prevenção com jovens, sei das cenas maradas em que se metem.
Evli kadınlar nasıldır bilirim.
Eu sei como as mulheres casadas são
Bu fotoğrafı kendimden bile iyi bilirim.
Conheço essa foto melhor que a mim mesmo.
Başka seçeneğinin olmaması nasıldır bilirim.
Que sei como é não ter alternativas.
Bu işleri bilirim.
Eu sei estas coisas.
Bilirim dinleyiciyi nasıl gaza getireceğimi
Filho da puta que faz a multidão dançar na vizinhança toda
Senin için, Ruthless için neyin doğru olduğunu ben bilirim.
Sei o que é bom para ti. Sei o que é bom para a Ruthless.
Bunu bilirim.
Sim, pois.
O duyguyu bilirim.
- Sei como é isso.
Üç buçuk senedir bu işteyim. Nehri avucumun içi gibi bilirim.
Trabalho aqui há três anos e meio, conheço perfeitamente o rio.
Sadece rakamları okumayı bilirim.
Só sei interpretar números.
Bu kasabada olayların aslını bulmayı ortalarda gezen çaylak bir sigortacıdan daha iyi bilirim.
cidade, mais rápido do que uma agente de seguros novata.
Korkmanın nasıl bir şey olduğunu bilirim. Hiç de iyi hissettirmez.
Eu sei o que é ter medo, não é uma boa sensação.
Bu tipleri Schwäbischen'den bilirim.
Conheço esta laia dos Alpes Suábios!
O duyguyu bilirim.
Conheço a sensação.
Dik kafalılar nasıl takıntı yapar bilirim.
Eu sei que pessoas como tu têm tendência para a obsessão.
Liseli olmak nasıldır bilirim.
Lembro-me de como era andar no liceu.
Hayattaki bütün önemli şeylerin nasıl yapıldığını bilirim ben.
Sei como se fazem as coisas mais importantes na vida.
O şey... Maura, yardımın için sağol ama kendim neyin iyi olduğunu ben bilirim.
Maura, agradeço a tua ajuda, mas eu sei o que é melhor para mim.
Bilirim. Birkaç yıl taksi şoförlüğü yaptım.
Sim, conduzi um táxi durante alguns anos.
Onun tüm sürprizlerini bilirim.
Conheço bem as surpresas dela.
- Bilirim.
Eu sei.
bilirsin 3409
bilirsin işte 407
bilir misin 110
bilirsiniz 1045
bilirsiniz ya 19
bilirsin ya 42
bilirsiniz işte 75
bilir misiniz 24
bilirsin işte 407
bilir misin 110
bilirsiniz 1045
bilirsiniz ya 19
bilirsin ya 42
bilirsiniz işte 75
bilir misiniz 24