Bu ne biliyor musun translate Portuguese
1,689 parallel translation
Bu ne biliyor musun?
Sabe o que é isto?
Bu ne biliyor musun?
Sabes o que é isto?
Bu odada ne olsa iyi olurdu biliyor musun?
Sabes o que ficava bem nesta sala?
Bu kısa konuşmanda ne yok biliyor musun? Düşün bakalım.
Sabes o que não está nesse teu discurso?
Benim işim bu, ama sen işinin ne olduğunu biliyor musun?
Isso é problema meu. Sabes qual é o teu problema?
Hayır, aslında ne biliyor musun - bu hiç de iyi bir gidiş değil.
Não, por causa do caminho.
Bu ne anlama geliyor biliyor musun?
Sabes o que isso significa?
Bunun onun için ne kadar utanç verici olduğunu biliyor musun? Bu hafta olan 4. şüpheli yangın.
É o quarto incêndio suspeito em uma semana.
Bu işin iyi tarafı ne oldu, biliyor musun?
Sabes o lado bom disto?
- Bu arabanın ne olduğunu biliyor musun?
Sabes que tipo de carro é este? Um malibu de 71.
Ne... biliyor musun, bu çok komik Brian, ben de sana aynı soruyu sormaya geldim.
- Curioso, vim perguntar-te o mesmo.
Bu aile için ne kadar büyük bir aşktan vazgeçiyorum biliyor musun?
Sabes de quanto amor abdiquei por esta família?
Ne var biliyor musun? - Bu saçmalıklarından bıktım artık. - Öyle mi?
Começo a ficar radicalmente farto das tuas tretas.
Ve bu da tam uydu. O da bu yolla öldü Ne diyorum biliyor musun?
E foi exactamente assim que ele morreu, percebe?
Biliyor musun ne olsa bu gece harika olurdu, John?
Sabes o que podia tornar isto numa grande noite, John?
Şimdi, bu çağırdığım şey ne biliyor musun, çocuğum?
Agora... Sabem o que chamo a isto, crianças?
Babamın bu insanlar için ne dediğini biliyor musun? Allahın belası.
Sabes o que o meu pai chamava a estas pessoas?
- Dinle, bazı insanlar ne yapıyor biliyor musun? - Bu spor ceketi seviyorum. Değişmem.
- Gosto deste casaco.
Peter, bu virüse ne isim verdiklerini biliyor musun?
Peter, sabes como se chama o vírus?
Bu akşamın ne olduğunu biliyor musun?
Sabem que noite é esta?
Bu belirtilerle ne yapacağımı biliyor musun?
Sabes o que faço com os sintomas?
Biliyor musun, bu çok komik çünkü senin ne olduğunu bliyorum.
Sabes, é engraçado, porque sei o que tu és...
Bu yerde çalışan biri gibi davranmak ne kadar zor biliyor musun?
Tens alguma ideia o quão difícil seria fingires que és alguém daqui?
Bu ürünü almak için ne kadar uğraştım, biliyor musun?
Sabes como foi difícil conseguir esta conta?
- Bu adamın kadınlara ne yaptığını biliyor musun?
Sabes o que este homem está a fazer com as mulheres de Milwaukee?
Bu onu ne hale getirir biliyor musun?
Sabes o que isso lhe faz?
Dinle Marshall, bu gibi durumlarda ne yaparım biliyor musun?
Ouve, Marshall, sabes o que gosto de fazer em situações como esta?
Bu ne demek biliyor musun?
- Sabes o que isso significa? - O quê? Significa que este sai.
Bu kapının ne olduğunu biliyor musun?
Você não sabe que portão é esse?
Vanessa, bu ne demek biliyor musun?
Sabes o que isto significa?
Bu Malezya'da ne demek biliyor musun?
Sabes o que isso significa na Malásia?
Tanrım, bu yahninin eksiği ne, biliyor musun?
- Deus, sabes o que precisa este guisado?
Bu odada ne olduğunu biliyor musun?
Sabe o que aconteceu aqui?
Bu yürüyüşün ne için olduğunu biliyor musun?
Sabes pelo que é?
sadece şunları yerleştireceğim Bu isin tamamını benim için almaya çalışıyorum, ne dediğimi biliyor musun?
Eu vou apenas me instalar e tentar pôr isto tudo a funcionar para mim, percebes o que estou a dizer?
Ne demek istediğimi biliyor musun? Hayır, adamım, bu acıtacak.
Percebes o que quero dizer?
Şimdi bu olayı gizli tutmazlarsa ne olur biliyor musun?
Sabes o que acontece se ele for contar? - Que fui eu que te dei aquilo?
Saat sabahın 07.00'si. Bu ne kadar tuhaf, biliyor musun?
São 7h da manhã, e isso é muito estranho.
Bu ne kadar karanlık biliyor musun?
Isso é tão doentio!
Sen bu kadını Dora'nın dergilerinde ya da bir bilboard'da falan gördün. Ne oldu biliyor musun?
Sabe o que aconteceu?
Bu sefer ne olacak biliyor musun?
Mas, desta vez, sabes.
Bu ne demek biliyor musun Mason?
Sabes o que isso significa, Mason?
Bu şehirde gerçek bir arkadaş edinmenin benim için ne kadar önemli olduğunu biliyor musun?
Tu fazes ideia de como foi importante para mim fazer um amigo nesta cidade?
Kore Savaşı'nda bir yerlerde savaştı. Bu ne demek biliyor musun?
Ele combateu numa coisa chamada "Guerra da Coreia", sabes o que é?
Bu ne biliyor musun?
Tu sabes o que é.
Ne var biliyor musun, Jane? Bu ilişki yürümüyor. Ben...
Sabes que mais Jane, as coisas não estão a correr bem!
Seni bu kadar heyecan verici yapan ne, biliyor musun?
Sabe o que é tão excitante em você?
Bu muhteşem. Ne biliyor musun?
Isso é fantástico.
Bu ne demek, biliyor musun?
Sabes o que isso significa?
Ve ne dediğini biliyor musun? bu film ilk günden lanetliydi.
E sabes o que ele disse? " Este filme estava atormentado desde o primeiro dia.
Bir kadın için bu ne demek biliyor musun?
Sabes como é para uma mulher quando está a fazer sexo?
bu ne 1749
bu ne güzellik 28
bu ne ya 25
bu ne demek 322
bu nedir 1395
bu ne demek oluyor 180
bu ne zaman oldu 63
bu ne kadar 45
bu nedenle 273
bu ne anlama geliyor 246
bu ne güzellik 28
bu ne ya 25
bu ne demek 322
bu nedir 1395
bu ne demek oluyor 180
bu ne zaman oldu 63
bu ne kadar 45
bu nedenle 273
bu ne anlama geliyor 246