English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ B ] / Buradalar mı

Buradalar mı translate Portuguese

271 parallel translation
Üç kişi buradalar mıydı diyorsun?
Diz que estes três homens estão aqui?
Onlar buradalar mı, Jones?
- Já chegaram, Jones?
- Buradalar mı?
- Estão aqui?
Buradalar mı?
Eles estão cá?
Buradalar mı?
Eles estão ali!
- Onca zamandır buradalar mı?
E eles têm aqui estado todo este tempo?
Buradalar mı?
Aqui?
Hala buradalar mı?
Ainda aí estão?
- Buradalar mı?
- Eles estão lá dentro?
Buradalar mı?
Já voltaram?
- Hala buradalar mı?
- Eles ainda cá estão, Otho?
- Buradalar mı?
- Eles estão cá?
Heykeller hala buradalar mı?
- As esculturas ainda estão aqui?
Buradalar mıydı, Duane? Işık.
Eles estiveram cá, Duane?
- Silahlı kuvvetler buradalar mı?
- E as forças armadas aqui?
Buradalar mı?
Estão por perto?
Buradalar mıydı?
Estiveram?
- Neredeler? Buradalar mı?
- Onde é que elas estão?
Buradalar mı?
Eles estão cá dentro?
Buradalar mı?
Estão aqui?
- Hala buradalar mı?
- Ainda estão aqui?
adamlarım gönüllü,... ayrıca istedikleri için buradalar!
Os meus homens são voluntários! Estão cá porque querem!
Sanırım buradalar.
Acho que estão cá.
Bize yardım etmek ve destek vermek için buradalar.
Vieram dar-nos uma ajuda.
Buradalar çünkü onları ben çağırttım.
Eles estão aqui porque eu os convidei.
Kızlarım iyi vakit geçirmen için buradalar.
Venha aqui para alegria, as nossas meninas tratam disso.
Bu adamlar sadece kendilerini eğlendirmek için buradalar. Geri kalanımız gibi.
Estes companheiros de viajem estão aqui apenas para se divertirem, tal com o resto de nós.
Onları nereden bulduğumu hatırlamıyorum, ama buradalar, tamam mı?
Não me lembro onde fui buscá-los, mas eles estão aí.
Düşmanlarımız da buradalar.
assim como de nossos inimigos.
Sizce buradalar mı?
Acredita que eles estejam aqui?
Haçlı seferinden yeni dönen iki sarhoş şövalye ve Kral Richard için bir görevle buradalar, hayırlısı bakalım!
Dois cavaleiros bêbados, acabados de chegar das cruzadas e aqui numa missão do Rei Ricardo, que Deus o tenha!
Şimdi, buradalar, topraklarımızda!
Por enquanto, estão aqui, na nossa terra.
Bana yardım etmek için buradalar.
Foram postas aqui para me ajudar.
Biz de bu şampiyonlar takımını ayırmak istemedik. Bu yüzden, onlar da buradalar. ve sana eşlik etmeye yanında yer almaya hazırlar.
Não queremos acabar com uma equipa vencedor, Ben... aí os tens, mesmo ao teu lado.
- Otho, hala buradalar mı?
- Estão ou não?
Bize yardım etmek için buradalar.
- Não, eles estão aqui para nos ajudar.
Yardım için buradalar.
Eles vieram ajudar.
Hala buradayım. Senin dostların da buradalar.
Eu ainda aqui estou e os teus amigos também estão.
- Mrs. Clackett, bu insanlar da kim? - Aman her zaman buradalar canım...
- Sra. Clackett, quem é esta gente?
Aman Tanrım! Buradalar işte!
Sim, é aqui que elas estão.
Takenta ölmüş. - Şef, aldınız mı? - Buradalar efendim.
Estou tentando senhor, mas não posso fixar seu sinal.
Şu masadakiler maçtan geldi ve yarım saattir buradalar.
Aquelas pessoas estiveram no jogo e eles estão ali há mais de 30 minutos.
Aman Tanrım, işte buradalar.
Meu Deus, ali estão.
Tam takım buradalar. Herşeyi bu davanın üstüne yıkmaya çalışıyorlar.
Têm uma equipa pronta... a atirar-vos com tudo e mais alguma coisa.
Doktorlar şimdi buradalar, ve ben, şimdi konuşamayacağım... bu kararı sen vermelisin.
Não posso tomar essa decisão sozinha.
Onlar benim bıraktığım iş için buradalar.
Eles vieram acabar o meu trabalho.
Bir, Daniel yanlış çevirdi... ve buradalar... bizim bulamadığımız bir yerde.
Uma, o Daniel discou mal... e estão aqui... algures que ainda não encontrámos.
- İşte buradalar. - Şansımızın döndüğüne inanamıyorum.
- nem acredito na nossa sorte!
Hadi ama tatlım. Annenle baban buradalar.
Vamos querida, a Mamã e o Papá estão aqui.
Arkadaşlarım... Buradalar.
- Os meus amigos estão...
Hayatım, orada değil, buradalar.
Querida, eles estão aqui dentro.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]