Denedin mi translate Portuguese
1,108 parallel translation
- Hiç sodayla denedin mi? - Hayır.
- Já o experimentaste com gasosa?
Yeniden biçimlendirmeyi denedin mi?
Tentaste reformatar o cluster de dados?
Odo, biliyorum, yemek yemek zorunda değilsin ama yine de yemek yemeyi hiç denedin mi?
Odo, eu sei que não precisa de comer, mas alguma vez tentou na mesma?
- Her frekansı denedin mi?
- Tentaste todas as bandas?
- Kağıt kullanmayı denedin mi hiç, Liz?
- Quando vais aprender a usar papel, Liz?
Tekrar çalıştırmayı denedin mi?
Pode andar para trás?
Hiç benimle konuşmayı denedin mi?
Não lhe ocorreu conversar comigo sobre isso?
- Şu ucuz numaralarını da denedin mi?
Tentaste alguma das tuas manobras ordinárias?
- Hiç kalera denedin mi?
- Já bebeu Calera?
Larry, bir bebeği öpmeyi denedin mi?
Já tentaste beijar uma boneca?
- Hiç dinlemeyi denedin mi?
- Já tentaste ouvir?
- Onu aramayı denedin mi?
- Tentaste ligar-lhe?
O küçücük posta kutularına katalogları katlayıp koymayı denedin mi hiç? Veya kataloglar.
Ou com os catálogos.
Hiç denedin mi?
Nunca fizeste isso?
- Levinson'ı denedin mi?
- Tentou Levinson? - Ela não adotou o meu nome.
Bunu hiç denedin mi?
Já experimentou?
Bunu hiç denedin mi? Kontrolü teslim etmek.
Já tentaste abrir mão do controlo?
Denedin mi?
Provaste?
- Hindiyi denedin mi?
- Já experimentaste o peru?
- Hamantaschen'i denedin mi?
Já provastes as hamentashen?
Baltık kalamarını denedin mi?
Já experimentaram lulas do Báltico?
Taşıyıcı iletişim frekanslarını yeniden ayarlamayı denedin mi?
Tentou remodelar a frequência da portadora de comunicação?
Hiç, Kileryan sütünü denedin mi?
Já tentou antes leite de cabra Kyleriana?
Son zamanlarda diğer adaya gitmeyi denedin mi?
Tens tentado chegar à outra ilha, nestes últimos tempos?
Hiç Brankowski'nin "Cage the Rage" tekniğini denedin mi?
Já experimentaste a técnica "En - carcerar a Cólera", de Brankowski?
Kapıyı denedin mi?
Já experimentou a porta?
O içkiyi sütle birlikte hiç denedin mi?
Já provaste o "latté"?
- Lattesi hiç denedin mi?
Já provaste o "latté"?
Anlamayı denedin mi, Ikari?
Tentaste mesmo, Ikari?
Hiç PCP denedin mi?
Já tentaste PCP?
Denedin mi?
Está tentado?
Denedin mi sen hiç?
Já tentaste alguma vez?
- Avcı olmamayı denedin mi hiç?
Quero dizer, já tentaste não seres uma Caçadora?
- Hiç birimizle konuşmayı denedin mi?
- Tentaste ao menos falar com alguém?
Onunla beraber duş almayı denedin mi?
Já tentaste tomar banho com ele? Não!
Sifonu çekmeyi denedin mi?
Puxaste o autoclismo?
- Denedin mi?
- Já o testaste?
Bir şeyler iç. "Lassi" yi denedin mi hiç?
Vou-te pedir uma bebida gelada. Já experimentaste lassi? - Quem?
Daha önce hiç sol elini denedin mi?
Mostre-me o seu pulso. Já foi canhoto?
Tom, bunu denedin mi?
Tom, já provaste isto?
Kuşu takip etmeyi hiç denedin mi?
Tentaste seguir o pássaro?
Hiç denedin mi?
Alguma vez fizeste esse tipo de escrita?
Bunu hiç denedin mi?
Já experimentaste isto?
- Buz koymayı denedin mi?
- Já experimentou meter-lhe gelo?
- Ofise bakmayı denedin mi?
Já procuraste no escritório.
Onlara seslenmeye denedin mi?
- Tentaste bolo?
Mahkeme salonunu denedin mi?
- Sabes onde a posso encontrar?
Hiç denedin mi?
- Já tentaste?
Paul'ü denedin mi?
Tentaste o Paul?
Denedin mi?
Podia?
- Denedin mi?
Não a quero magoar. - Já tentaste?