Dokun translate Portuguese
997 parallel translation
- Dokun... - İnan bana.
Eu não...
Bak, dokun.
Veja, sinta.
Şuna bir dokun!
Aqui, sente.
Dokun bak, bu ipek.
Toca-lhe. É de seda.
Kumaşına dokun. Baktım...
Vá lá, toca no tecido!
Bebeğe dokun.
Toca-a.
Bak John. Dokun. Elmas, dünyada karşı koyamadığın tek şey.
John, segure nos diamantes, a única coisa no mundo a que não consegue resistir.
İğe dokun.
Toque na agulha.
Dokun dedim!
Toque, eu disse.
Dokun bak.
Ora, sente.
- "Faust'a dokun ve öl."
- "Toque no Faust e você morre".
Dokun ona.
Toque a mão dela.
Dokun ve al.
Toque e vá.
Dokun.
Sinta.
Madem öyle, Voltran'a dokun ki... hepimiz tanrımızın zayıf olduğunu bilelim.
Toque em Wotan e vamos saber que seus deuses são fracos!
Unutma, dışarıdayken konuşmak istersen başlığa dokun.
Não se esqueça : Quando quiser falar, encoste no meu capacete.
" Bir dokun, kalbim o an erir
" Toca, e o meu coraçäo começa a desfazer-se
Parmak uçlarına dokun bakalım.
Toca os dedos do pé.
Yüzüne dokun.
Agora toca na cara.
Yüzüne dokun.
Volta a tocar na cara.
Sarıl bana, dokun bana.
"Abraça-me. Toca-me."
Sarıl bana, dokun bana.
Abraça-me. Toca-me.
- Sarıl bana, dokun bana.
- Abraça-me. Toca-me.
Dokun.
Toca.
Şimdi, duvara dön eğil ve ayak parmaklarına dokun.
Vira-te para a parede dobra-te até tocar os pés.
Gönlüme dokun, Floyd!
Toque minha alma, Floyd!
Dokun, dokun.
Toca. Toca.
Dokun bana, dokun bana
Toca-me, toca-me, Jesus
İsa, seninleyim Dokun bana, dokun bana
Jesus, estou contigo Toca-me, toca-me, Jesus
Bana dokun Beni iyileştir, İsa
Tocas-me, curas-me, Cristo?
Bana dokun Beni iyileştir, İsa
Tocas e curas-me, Cristo?
İsa! Dokun bana İsa!
- Por favor, Jesus.
Korkma, dokun bana! Bana itaat etmek zorundasın!
Sabe o que o espera se não obedecer.
Diğer elinle aşağısına dokun.
E com a outra mão toca por baixo.
Eline dokun.
Toca a mão dela!
... ONA DOKUN...
TOCAR NELA.
Hayır! Tom, dokun bak!
Tom, por favor!
Kalbime ayağınla dokun.
Toca no meu coração. Com o pé.
# Bana dokun yeter.
Basta tocar na minha xícara.
# Bana dokun yeter.
Basta me tocar na xícara.
Buna dokun çabuk.
Vá, toca. Toca lá isso depressa.
Hiç olmazsa dokun bana.
Toca-me, pelo menos.
Çok az dokun.
Sê delicado.
Bir daha elini sür, hatta dokun da görelim bakalım.
Haja alguém que lhe toque com um dedo...
Dokun, ama dökme.
Posso tocar, mas näo entornar.
Dokun bana.
Abraca-me. '
Dokun.
Toque.
- Eğil ve ayak parmaklarına dokun.
Debruce-se e toque nos dedos do pé. OK.
Gömleğimdeki kumaşa bir dokun.
Toque no tecido da minha camisola.
Şimdi kendi gömleğindeki kumaşa dokun.
E agora sinta o tecido da sua camisa.
Lütfen bana dokun.
Aproxima-te e toca-me.
dokunma 267
dokunmayın 52
dokunmak yok 20
dokunma bana 367
dokun bana 58
dokunma ona 165
dokunmayın bana 39
dokun ona 21
dokundu 21
dokunabilir miyim 37
dokunmayın 52
dokunmak yok 20
dokunma bana 367
dokun bana 58
dokunma ona 165
dokunmayın bana 39
dokun ona 21
dokundu 21
dokunabilir miyim 37