Emin misin translate Portuguese
26,674 parallel translation
Kızının buna hazır olduğundan emin misin?
Tens a certeza que a tua miúda dá conta disto?
Sen bizi hastaneye sokabileceğinden emin misin?
Tens a certeza que nos consegues colocar no hospital?
Öyle birini istemediğine emin misin?
Não prefere mesmo um desses?
Yok, ben gidip alırım. - Emin misin?
- Não, eu vou buscá-lo.
Bunu yapmak istediğine emin misin?
Queres mesmo fazer isto?
- Emin misin?
Tem certeza?
- Clenna olduğuna emin misin?
- De certeza que era a Clenna?
Hayatta olduğundan emin misin?
Tens a certeza de que está vivo?
Bizimle kalmak istemediğine emin misin?
Tens a certeza que não queres ficar connosco?
Eve götürmemi istemediğinden emin misin?
Vamos, Noah. Sim.
Emin misin?
Tens a certeza?
Şu hoş çocuk. Hâlâ annesinden süt emmediğine emin misin?
Aquele bonitinho não devia estar ainda ao colinho da mãe?
Bu savaşta savaşmak istediğine emin misin?
Portanto, tem a certeza de que esta é uma batalha que quer travar?
Emin misin?
Gostas?
Kesinlikle emin misin?
E estás certo disso?
Regina'nın, veda bile etmeden gitmemize kızmayacağına emin misin?
Tens a certeza que a Regina não se importa de irmos embora sem nos despedirmos?
Daha etkili bir şey getirmek istemediğine emin misin?
Não quer levar algo mais potente?
Nedley, iyi olduğuna emin misin?
Nedley, estás mesmo bem?
- Devam etmek istediğine emin misin?
- Estás preparado para isto?
Rahatsız edilmeyeceğimizden emin misin?
Tens certeza de que não vamos ser interrompidos.
Yapabileceğinden emin misin?
- De certeza que consegues fazer isto?
- Bu şeyin düzgün çalıştığına emin misin?
- De certeza que isso funciona?
- Emin misin?
- Tens a certeza?
- İyi olduğuna emin misin Kaptan?
Tens a certeza que estás bem, Capitão?
Bundan emin misin?
Tens a certeza disso?
Emin misin?
Tens, tens a certeza?
Bundan emin misin, Kurtarıcı?
- És mesmo a Salvadora?
Stresten olduğuna emin misin?
Tens a certeza que é só isso? Stress?
- Emin misin?
- Tens a certeza.
Aman tanrım, Alan, emin misin?
Meu Deus, Alan. Tens a certeza? Sim.
Bunun bir baskı levhası olduğuna emin misin?
Tens a certeza de que estás sobre uma placa de pressão?
İyi olduğuna emin misin?
Tens a certeza que estás bem?
Haritaya yanlış bakmadığına emin misin? Hayır, bak.
- Tens a certeza que não leste mal o mapa?
İşe yarayacağına emin misin?
Tens a certeza que vai funcionar?
Bu gece bizimle dönmek istemediğine emin misin?
- De certeza que não queres voltar connosco esta noite?
O olduğundan emin misin?
Tens a certeza que é ele?
Metro kartı konusunda emin misin?
Tu... tu já acertaste com... a situação do cartão para o metro?
Sorun olmayacağına emin misin?
Não acho que tivesse outra opção neste assunto.
Bunun ilkokul aşkı türünde bir şey olmadığına emin misin? Acı çektirmeye çalışıyor.
Tens certeza que isto não é só uma paixoneta escolar que ela está a levar avante por tormento?
Erken olmadığına emin misin?
De certeza que isto não é cedo demais.
- Eve yürümek istediğine emin misin?
- De certeza que vais a pé para casa?
Bundan emin misin?
- Tens a certeza disto?
Hanna, doktora gitmek istemediğine emin misin?
Hanna, tens a certeza de que não queres ir ao médico?
Buna emin misin?
- Tens a certeza sobre isso?
Ve bunun kuzey olduğuna emin misin?
Há lá vigilância.
Bunu kendin çözmek istediğine emin misin?
Tens a certeza de que queres tratar disso sozinho?
- Emin misin?
Tens a certeza?
Emin misin? Emin.
Jeanne, agradeço o convite, mas vou ficar por aqui.
- Emin misin?
- Tens a certeza? - Eu...
- Emin misin?
- Tem a certeza disso?
Hiç rapor gelmedi Bu konuda emin misin?
- Tens a certeza?
emin misiniz 577
misin 24
mısın 19
emin değilim 1019
emin ol 169
emin olmak istiyorum 28
emin olmak istedim 23
emin olun 89
emin olmak için 34
emin olabilirsin 152
misin 24
mısın 19
emin değilim 1019
emin ol 169
emin olmak istiyorum 28
emin olmak istedim 23
emin olun 89
emin olmak için 34
emin olabilirsin 152