English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ E ] / Erkek gibi

Erkek gibi translate Portuguese

2,389 parallel translation
Dışarıda, erkek gibi savaşın ve hayatınıza devam edin.
Lutem como homens e sigam em frente.
Dinle, şimdi iki seçeneğin var erkek gibi davranıp sevdiğin kız için savaşırsın ya da onu unutup etrafı araştırmaya devam edersin.
Ouve, tens duas opções. Podes fazer-te homem, ir à guerra e lutar pela rapariga que amas ou esquecê-la e avançares para um caso sem importância.
Sen bir erkek gibi oturup içeceksin.
Tu... vais beber uma bebida de homem.
Ama o kadar uzun zamandır bir erkek gibi yaşıyorum ki size hiçbir yardımım dokunmaz.
Mas tenho vivido tanto tempo como homem que receio ter pouca utilidade assim.
Neden bir erkek gibi bana soramadın?
Por que não podias ser um homem e perguntar-me?
Bir erkek gibi.
Como um homem.
- O halde bir erkek gibi ne gerekiyorsa yap!
- Sê um homem e trata disso!
Erkek gibi kızsın.
Tu és quase... meu camarada.
Tam bir erkek gibi olmuşsun. Bu nasıldı?
Parece um tipo hetero.
Beni erkek gibi mi giydireceksin?
Vais vestir-me à homem?
Erkek gibi davran.
Age como tal!
Çok iyi, bir erkek gibi karşıla!
Estás a aguentar-te como um homem!
Siz kaltakların erkek gibi düşünmesi lazım.
Cabras, pensem como homens!
- Ben de erkek gibi davranıyorum. - Kes şunu ve defol!
Eu sou um homem, agora.
Haham haberinde travesti fahişe, erkek gibi mi...
Na história do rabino, quer o travesti
İki erkek gibi!
Como homens adultos.
- Bir erkek gibi işte!
- Sabe, demasiado viril?
Erkek gibi vuruyorsun, Denny.
Lutas como um homem, Denny.
Her erkek gibi tatlıya dayanamadılar.
Típico de homem só aparecer para a sobremesa.
Kendimi bir erkek gibi hissetmiyorum.
Não me sinto como um homem.
Bu işten sağ çıkmazsam oğluma, babasının bir erkek gibi öldüğünü söylersin, tamam mı?
Caso não saia disto com vida, diz ao meu filho que o seu pai morreu como um homem, sim?
Tam bir erkek gibi öleceksin. Önce bana bak. Gözlerimin içine bak.
Vais morrer com um homem.Primeiro olha para mim.Olha para mim.Aqui.
Tahta gibi göğüsleri var, erkek gibi giyiniyor ve şimdi de kalkıp dövme mi istiyor? Yok böyle bir şey!
Tem as mamas pequenas, veste-se à rapaz, e agora quer uma tatuagem?
Bugün birçok şeyi sorguluyorum. Mesela erkek seçimim gibi... Bebek, baksana.
Ando a questionar muita coisa hoje, como a minha escolha de homens.
Maggie'yle tanışan her erkek ona deliler gibi âşık oluyor.
Quem conhece a Maggie apaixonam-se perdidamente.
Kız ultra güçlü erkek mıknatısı gibi.
Essa rapariga é como um íman para os homens.
Fakat tek bir erkek, sadece kendisinin değil, diğer erkeklerin gelecek nesillerine de gözü gibi bakıyor.
Mas um macho fica responsável por cuidar não só dos seus como também dos demais.
Nöbetteki erkek ikna olmuş gibi,... belki de şanslı olduğunu düşünüyor. Zaferine eklenecek başka bir dişi daha.
O macho de plantão parece convencido, e talvez se ache afortunado por juntar outra fêmea às suas conquistas.
Bilirsin, Annie gibi. Tek farkı o bir erkek ve yarından nefret ediyor.
Tal como a Annie, com excepção que é um rapaz e odeia o amanhã.
Diğer hacıların yaptığı gibi erkek kılığına girersem olmaz.
Não se eu viajar com outros peregrinos disfarçada de homem.
Ben babamın motorcu dükkanında 3 erkek kardeşle büyüdüm beni deli gibi kollarlardı
Eu cresci na loja de motas do meu pai leões.
İki kişi kartları karar gibi genlerini karıştırır ve virüslere daha dayanıklı olan bir birey meydana getirir. Erkek ya da kız, daha farklı olurlar.
Dois indivíduos a misturar os genes, a baralhar as cartas e a criar um individuo que resiste melhor aos vírus, quanto mais similar ele ou ela sejam.
At pisliği gibi koksa bile. Her erkek onu bana tercih eder.
Mesmo que cheire a estrume de cavalo, todo o homem a prefere a ela, do que a mim.
Çünkü, ben seni erkek kardeşim gibi görürüm.
Bem, porque para mim, és como um irmão.
Tıpkı erkek arkadaşına yaptığım gibi yap.
Jaz como eu fiz à tua amiga.
Bir erkek o şekilde yaşayamaz. Özellikle de senin gibi genç biri.
Não é maneira de um homem viver, especialmente um jovem como tu.
Keşke o benim erkek arkadaşım olsa ve aşık olabilsek ve Katherine Ramsay'nin bisiklet parkında bana söylediği gibi seksebilsek.
Desejava que ele fosse meu namorado que estivéssemos apaixonados e fizéssemos sexo como me disse a Katherine Ramsay atrás da barraca das bicicletas.
Sanki kız kardeşin anne ve babanın yatağında erkek arkadaşıyla sikişmiş gibi.
Se a tua irmã estivesse a comer o teu namorado na cama dos teus pais.
Her önüne geleni sikebileceğini zanneden senin gibi adamlara erkek denmesinden bıktım artık.
Estou farta de falsos homens que não sabem aquilo que querem. Sai daqui!
- Az bekle erkek oluyorum, gelin görün. Tam da erkeklerin yaptığı gibi.
É isto que um homem faz, não é?
Ve orada erkek arayan hafifmeşrep kızlar gibi takılmaya karar verdik.
" Simulemos que somos essas raparigas promiscuas que só querem sexo,
Aklı başında olan hiçbir erkek senin gibi güzel birini tek başına burada yalnız bırakmaz.
Não existe homem no seu perfeito juízo que deixaria uma coisinha fofa como você aqui sózinha.
Bazen, bir erkek ve bir kadın birbirlerini çok sevdiklerinde annenle ben de olduğu gibi sadece iç dünyaları iletişim içinde olmaz.
Às vezes, mesmo quando um homem e uma mulher se amem muito o interior deles por vezes não cooperam um com o outro.
Sanki seks yapıyormuşsun gibi sesler geliyor ki bu doğru olamaz, eşcinsel bir erkek arkadaşın olduğu gerçeği yüzünden.
Parece que estás a a fazer sexo aqui dentro o que não pode ser verdade, devido ao facto de teres um namorda homosexual.
- Erkek arkadaş gibi mi?
- Se tenho namorado? É.
Benim gibi bi erkek için bunun anlamını bilmiyorsun
Eu acho que não entendes o que isto é, para um homem como eu.
Danscı... aynı kız ve erkek kardeş gibi
Dança... como irmã, como irmão!
Ama senin gibi büyük ve güçlü bir erkek aç olmalıdır, değil mi?
Mas um homem grande e forte como tu deve estar com fome, não?
Quintus Arrius'ın erkek sevgililerini gladyatör gibi dövüştüreceğini sanmıyorum.
Mas duvido que o Quintus Arrius use maus rapazes como gladiadores.
Boşa harcanmış hayatında bir kez olsun erkek gibi davran!
Seja homem pelo menos uma vez na vida!
Temmuz'da burada buluşmaya karar vermemize... Boğalarla koşmaya, erkek adamlar gibi.
Que concordemos em encontrar-nos aqui em Julho e correr com os touros como verdadeiros homens.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]