Göstereyim mi translate Portuguese
282 parallel translation
Karargahınızı göstereyim mi, yoksa kalacak mısınız?
Posso mostrar-lhe o seu alojamento, ou vai ficar?
- Hatalı olduğunu göstereyim mi?
- Quer que eu lhe prove que está errado?
Suyun nereden geldiğini göstereyim mi?
Queres que te mostre por onde entra a água?
Göstereyim mi?
Queres ver? - Não!
Sana göstereyim mi?
Queres que eu te mostre como é?
Sana makyaj malzemelerini nasıl kullanacağını göstereyim mi?
Ouve, queres que eu te mostre como se põe a maquilhagem?
Göstereyim mi?
Querem que eu vos mostre?
Nerede olduğunu size göstereyim mi?
Quer que lhe diga onde é?
Hey, sana birşey göstereyim mi?
Queres ver uma coisa?
Dur, ben de, "Sana birşey göstereyim mi?" yazdım.
Espera, acabei de escrever : "Queres ver uma coisa?"
- Sana göstereyim mi?
- Posso mostrar-lhe?
- Göstereyim mi?
- Se o senhor quiser vê-lo...
Bayan Balboa, mutfağı göstereyim mi?
Sra. Balboa, quer ver a cozinha?
Odanızı göstereyim mi yoksa yolu biliyor musunuz?
Quer que a leve ao seu quarto, ou conhece o caminho?
- Göstereyim mi sana?
- Posso mostrar-lha?
- Sana bir şey göstereyim mi?
- Quer ver uma coisa?
Yukarı gelip göstereyim mi?
Não devia subir e apresentá-los?
- Göstereyim mi?
- Mostrar-lhe?
Müziği sana göstereyim mi?
Queres que te mostre a música?
Başka bir şey göstereyim mi?
Aguenta aí. Posso mostrar-te outras.
- Sana bir şey göstereyim mi?
- Queres ver uma coisa?
- Göstereyim mi?
- Bom, e se eu te mostrasse?
Bir adam nasıl ağlatılır göstereyim mi?
Quer ver um homem adulto chorar como um bébé?
Nasıl ayı yaptığımı sana göstereyim mi?
Queres ver como é que eu faço os ursos de peluche?
- Sana yeni aletleri mi göstereyim mi?
- Mostrei-te as minhas novas ferramentas?
Belgeleri nerede sakladığımı sana göstereyim mi?
Agora vou mostrar-te onde os papéis estão escondidos.
Göstereyim mi?
Quer que lho mostre?
- Size bir kaç gerçek Nazi donu göstereyim mi?
Posso aconselhar-te uma Nazi autêntica? Não.
Sana bir neden göstereyim mi pislik? Nedeni senin kıçın. Artık hiçbir işe yaramaz.
A razão é o teu coiro agora não valer a ponta de um corno!
Yanımda fotoğrafı var göstereyim mi?
- Sete. Tenho aqui uma foto dele.
- Göstereyim mi?
- Levar-te a vê-la?
Sana dairenin diğer kısımlarını göstereyim mi?
Posso mostrar o resto do apartamento?
Sana yatak odasını göstereyim mi?
Posso mostrar-lhe o quarto principal?
- Göstereyim mi?
- Estou a excitar-te?
Sana bir numara göstereyim mi? Şu kolunun acısını unuttursun?
Queres que te ensine um truque para não pensares no braço?
Profillerimi göstereyim mi?
- Devo fazer os perfis? - Sim!
Pekala, size odalarınızı göstereyim mi?
E se vos mostrasse os vossos aposentos?
Gerçekten ilginç bir şey göstereyim mi?
Querem ver uma coisa mesmo porreira?
Rachel, patenlerini, bileklerini dik tutacak şekilde bağlamayı göstereyim mi?
Rachel, queres que te ensine a atar os patins de modo a não entortares os tornozelos?
Size odanızı göstereyim mi yoksa sürüklenip, tekmelenip bağırmayı mı tercih edersiniz?
Ou prefere ser arrastado aos berros?
Sana başka bir fotoğraf göstereyim mi?
Posso mostrar-lhe outra fotografia?
Sana bir neden göstereyim mi pislik?
Cara de cú, eu explico-te uma coisa!
Bir şey göstereyim mi?
Quer ver uma coisa?
Pekala, ördek gibi vaklamayı deneyelim iyisi mi. Size göstereyim.
Bom, vamos aprender a grasnar como os patos.
Göstereyim mi?
Quer ver?
Size bir şey göstereyim mi?
Como a Medeia.
Dükkânıma gelin bütün cihazları, tek tek göstereyim, üstelik bunu siz gıcıkların bitli 50 doları için yapayım? Öyle mi? En başından haber verseydiniz.
Vocês entram aqui, mostro-vos isto, mostro-vos aquilo e vocês só têm uns míseros 50 dólares.
Ruhsatını göstereyim mi? Sorun değil bayan.
Quer ver os documentos?
- Göstereyim mi?
- Mostrar?
- Öyle mi? Sana yeni aldığım bir şeyi göstereyim.
Olha o que acabo de comprar.
Göstereyim mi?
Queres ver?