Hen translate Portuguese
126 parallel translation
Hen de alasını yapıyorum
Estou a fazer um belo trabalho.
Filmi ters çevirirsek bakana yararı olur Hen.
Acho que, se virarmos a imagem ao contrário, ajudaríamos o ministro, Hen.
Yaşlı bir tavuk varmış, Tahtadan ayağı varmış...
Oh, there was an old hen She had a wooden leg
Hayır kedi, o senin değil, Hen Wen'in.
Não não gato, isto é para Hen Wen.
Hen Wen. Her şey Hen Wen için.
Hen Wen, sempre Hen Wen.
Bana bak, Hen! Bunu yapabilirim!
olha para mim Hen, Eu posso fazê-lo.
Hen Wen kirlenmiş de.
Hen Wen sujou-se.
Hen, Dallben'in yaşına geldiğimde hâlâ domuz bakıcılığı yapacak gibi görünüyorum.
Bem Hen, parece que continuarei a ser um criador até chegar à idade de Dallben.
Rahat dur, Hen. Sırtını keselemeyi bitirmedim... Hen!
Hey, vamos Hen, ainda não terminei de lavarte-te as cost...
Hen Wen'e bir şey oldu. Ne?
Passa-se alguma coisa de errado com a Hen Wen.
Hen Wen'i yere bırak.
- Põe a Hen Wen no chão.
Hen Wen, yalvarıyorum sana Ulaşabileceğimden uzaktaki bilgiyi ver bana
Hen Wen, hoje suplico-te a ti, sabedoria fora do meu alcance.
- Bu Hen Wen!
- Essa é a Hen Wen!
Buradan bir an önce gitmelisin.
Deves levar a Hen Wen deste lugar.
Hen Wen'i, Yasak Orman'ın kenarındaki gizli kulübeye götür.
Irão à cabana secreta que está junto ao bosque proíbido.
Hen Wen'in gücünün sırrını sadece ben biliyordum ama şimdi Boynuzlu Kral da öğrendi.
Só eu sabio do poder secreto de Hen Wen. Mas agora o rei do mal conseguiu descobrir.
Bu gücü, Kara Kazan'ı bulmak için kullanmasına engel olmalıyız.
Jamais devemos deixar que ele utilize a Hen Wen para achar o caldeirão negro.
İnanamıyorum, Hen Wen. Senin böyle bir gücün olduğunu bilmiyordum.
Meu Deus Hen Wen, nunca pensei que pudesses criar visões e coisas assim.
Ama domuzum Hen Wen'in yardımı olmadan...
mas sem a ajuda da minha porca Hen Wen...
Hen Wen? Neredesin?
Hen Wen, onde estás?
Hen Wen?
Hen Wen?
Hen?
Hen?
Hen Wen!
HEN WEN...
Hen Wen! Hayır.
- Sim sim, essa é a Hen Wen.
Madem Hen Wen'in nerede olduğunu söylemiyorsun...
Não sei onde se terá metido Hen Wen.
Bu, Hen Wen! Başı dertte!
- É a Hen Wen.
Haydi. Çabuk ol, Hen!
Corre, Hen!
Hen Wen. Onu oradan kurtarmalıyım!
Hen Wen... tenho de a tirar dali...
Boşver. Dallben'e, Hen'i güvende tutacağıma söz verdim. Gitmem gerek.
Oh, não importa.Prometi a Dallben que cuidaria de Hen. tenho de ir.
Hen Wen! Hen Wen.
Hen Wen.
İyisin.
Hen Wen, já, já.
Hen Wen, yalvarıyorum sana Ulaşabileceğimden uzaktaki bilgiyi ver bana
Hen Wen, hoje suplico-te a ti....... sabedoria fora do meu alcance.
Yüz, Hen! Yüz!
Nada, Hen.
Kara Kazan'ı bulmak için Hen Wen'i kullanmasına engel olmalısın. Yüzünü kara çıkarmayacağım, Dallben.
jamais deveremos deixar que ele utilize a Hen Wen para chegar ao caldeirão negro Adeus, Dallben.
Bana bak, Hen. Bunu yapabilirim. Yapabilirim.
Não falharei....... Vê Hen, posso fazê-lo Posso fazê-lo, Posso fazê-lo...
- Hen!
- Oh Hen!
Adım George Hen...
Meu nome é George Hen...
- George Hen...
- George Hen...
Yaşlı bir tavuk hiç kuluçkaya yatmamış.
Finest old hen that ever laid an egg
Haklısın, Hen.
Desculpa, Hen.
Gördün mü Hen?
Vês Hen?
Ne oldu?
Hen, que se passa?
Sen misin, Hen?
És tu, Hen?
Hen Wen!
- Adeus. Hen Wen
Hen Wen, dikkat et!
Hen Wen, cuidado!
Gidiyoruz, Hen!
Vamos, Hen.
Haydi!
Vamos Hen.
Galiba domuzun burada olması da benim kabahatim! - Hen Wen!
- também é culpa minha que a porca esteja aqui?
- Demek senin domuzun.
- Hen Wen?
Durun! Hen Wen.
Esperem!
Hoşçakal, Hen.
Obrigado Senhor.
henry 1386
henüz 162
henri 182
hendricks 31
henrietta 25
henrik 43
henderson 77
henriette 33
henüz değil 1250
henüz bilmiyorum 200
henüz 162
henri 182
hendricks 31
henrietta 25
henrik 43
henderson 77
henriette 33
henüz değil 1250
henüz bilmiyorum 200