Hepimiz mi translate Portuguese
829 parallel translation
Hepimiz mi?
Todos nós?
Hepimiz mi?
Nós?
Hepimiz mi?
Nossa?
- Hepimiz mi efendim?
- Todos nós, senhor?
- Hepimiz mi?
- Todos nós? - Não, tu e eu.
Buradayken zaman hepimiz için gereken tek şey zaman değil mi?
- Acho que a enviam a casa. - É uma pena.
Hepimiz gibi mi?
Como todos nós?
Yani, hepimiz arkadaşız, değil mi?
Quero dizer, nós somos amigos, certo?
Ara sıra hepimiz müsriflik yaparız, değil mi?
Todos o somos, de vez em quando, não achas? Sim.
- Bakın, hepimiz birer yetişkiniz, değil mi?
- Olhe, somos todos crescidos, não somos? - Sim, certamente.
Evet, hepimiz insanız, değil mi?
Sim, somos todos humanos, ou não?
Hepimiz özlemedik mi?
Todos sentimos.
Tek bir adamın yaptıkları yüzünden hepimiz mi acı çekelim?
Devemos nós todos sofrer pelo o que um homem fez?
New York'a gidiyorsun, ve birgün hepimiz seni duyacağız, değil mi?
Vai para Nova Iorque, e Um dia ouviremos falar de si, não?
Neden, hepimiz burada Amerikalıyız değil mi?
Aqui somos todos americanos, não somos?
Bu da demektir ki... -... hepimiz nükleer enerji üretiminde çalışacağız, değil mi, Carlson?
Hmm, isso põe-nos a todos... na produção de energia nuclear, não é assim, Carlson?
Hayır, hepimiz ona yardım ettik, öyle değil mi Bay Morley?
Todos o ajudámos, não é, Sr. Morley?
Takdim edilenlerimiz mi? Hepimiz burada idik! Evet!
Não sei se foi um mal entendido ou um erro, mas todos os vossos empregados se apresentaram com os vossos nomes.
Doğru duvarı hepimiz beraber seçmedik mi?
Não sabemos onde está a parede verdadeira?
Hepimiz birbirimize yabancı olduğumuza göre içki ile sohbete devam edelim mi?
Como ninguém se conhece, comecemos pelas bebidas.
Meydanı Gant'e mi bırakacağız. Hepimiz bu kasabada yaşıyoruz.
Se deixarmos o Gant continuar, não teremos cidade para viver!
Tabii. Hepimiz aktrisiz, değil mi?
Pois, somos todas actrizes, näo é?
Ve hepimiz bu günü kutluyoruz, değil mi beyler?
E estamos todos a celebrar, não senhores?
Hepimiz o yollardan geçtik, değil mi Bayan Packard?
Todos nós estávamos lá. Não é Menina Packard?
Çünkü... hepimiz ölümlüyüz, değil mi?
Porque... estamos todos a morrer, não estamos?
Hepimiz genç ve yakışıklı olamayız, değil mi Bay Ackenthorpe?
Não podemos todos ser jovens e belos, pois não, Sr, Ackenthorpe?
Delirdin mi? Hepimiz istediğimizi yapmakta özgürüz!
Cada um de nós é livre de viver as experiências que lhe interessem.
Hepimiz çok zeki olamayız, değil mi?
Não podemos ser todos gênios, correcto?
Hepimiz öyle, değil mi?
Como todos aqui, não?
Hepimiz saçmalamalarını duyduk. Öyle değil mi Bay Weaver?
Ouvimos todas os teus delírios subconscientes.
Ayrıca, hepimiz çocuk olduk, değil mi, ha?
Além do mais, todos nós já fomos miúdos. Não fomos?
Yani, eğer gece yarısında şatoya dönmezsek hepimiz askere mi dönüşeceğiz diyorsun?
Estàs a dizer que se näo voltarmos ao castelo à meia-noite... -... nos transformamos em soldados?
Sen ve biz, hepimiz yalnızca askeriz, değil mi?
Você e eu somos apenas soldados, certo?
Ted Burgess mi? Hepimiz Ted Burgess'i tanıyoruz.
Toda a gente conhece o Ted Burgess.
Artık hepimiz bu işin içindeyiz, öyle değil mi?
Agora estamos todos no mesmo barco.
Hepimiz birden mi?
Todos?
Hepimiz konunun ne olduğunu biliyoruz, değil mi?
Nós sabemos o que se passa.
Biz hepimiz heyecan tutkunlarıyız, değil mi?
Sabemos tudo sobre a excitação, não é?
Hepimiz arkadaşız artık, değil mi?
Agora somos todos amigos.
Hepimiz için mutlu bir an, değil mi?
Um momento feliz para todos.
Hepimiz. Öyle mi, neden?
- Sim, o que?
Bunun anlamı, hepimiz yeni bir iş arayacağız demek mi oluyor?
Isto significa que vamos ter de procurar trabalho?
Hepimiz seninle olacağız, değil mi?
Estaremos contigo. Todos nós, certo? Certo?
- Senin için mi? Hepimiz için.
Por todos nós.
Hepimiz okuduk, bilmem anlatabildim mi?
Já todos lemos essa porcaria, faço-me entender?
Yani yapmamız gereken tek şey denizde bir fırtına bulmak ve işte... hepimiz Einstein'dan daha zeki oluverdik öyle mi?
somos mais inteligentes que Einstein.
Şimdi hepimiz yatağa gidiyoruz, değil mi Trevor?
- Isto não importa, Barry. Vamos pra cama agora, não vamos, Trevor?
Hepimiz aynı problemi bazen yaşamıyormuyuz, di mi?
Parece que todos temos o mesmo problema de tempos a tempos, certo?
- Oh, hepimiz öyle değil mi?
- Não procuramos todos?
- Ufak ufak. Hepimiz öyle değil mi.
- Não é o que fazemos todos?
- Hepimiz öyle değil mi.
- Não sabemos todos?