English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ I ] / Iyi hissettiriyor

Iyi hissettiriyor translate Portuguese

687 parallel translation
Karada olmak kesinlikle... iyi hissettiriyor.
Certamente sabe bem estar de volta em... Terra seca.
Sırtından yükü atmak iyi hissettiriyor.
Sabe sempre bem tirar o peso de cima dos pés.
Oh, bu daha iyi hissettiriyor.
Agora me sinto muito melhor.
Seni daha iyi hissettiriyor.
Fizeste-o para te sentires bem.
Kendini çok iyi hissettiriyor.
Faz-nos sentir muito bem.
Bu iyi hissettiriyor.
Sim, sabe bem!
Beni çok iyi hissettiriyor.
Faz-me sentir tão bem.
Oh, Tanrım, bu çok iyi hissettiriyor.
Que bom!
Hayır, beni iyi hissettiriyor.
Não, faz-me sentir bem.
Ama bu iyi hissettiriyor değil mi?
- Mas faz-nos sentir bem, não é?
Kendimi iyi hissettiriyor.
Faz-me sentir bem.
Kötü olmak kendini iyi hissettiriyor.
Ser-se mau sabe bem.
- Seninle buluşması onu daha iyi hissettiriyor.
Estou farto de ti.
Onları duymak insanı iyi hissettiriyor.
Faz-te sentir bem ouvi-los.
Herşeyden kaçmak insanı iyi hissettiriyor.
Sabe bem fugir de tudo.
"Neden beni bu kadar iyi hissettiriyor?" diye düşünüyorum.
Agora penso : "Por que é que ela me faz sentir tão bem?"
Bu çok iyi hissettiriyor.
Isto vai saber tão bem.
Her ne yapıyorsa, çok iyi hissettiriyor olmalı.
Faça o que fizer, deve de ser agradável.
Hala, iyi hissettiriyor.
Já não resta muito tempo. Acabo de receber notícias.
Çok iyi hissettiriyor.
Aquilo pôs-me muito contente.
Kendimi iyi hissettiriyor.
Está a pôr-me melhor.
Kendini çok iyi hissettiriyor mu?
Faz-te sentir bem?
Nedeni yok.Ama iyi hissettiriyor.
Porque sabe bem, mais nada.
Yaptığımız herşey iyi hissettiriyor.
Tudo o que fazíamos estava bem.
Beni çok iyi hissettiriyor.
Ele faz-me sentir tão bem.
Ve bunun gibi doğru bir şey yapmak, iyi hissettiriyor.
Estás a fazer o que é certo. Sabe bem.
onun hakkında konuşmak daha iyi hissettiriyor.
Sinto-me melhor a falar sobre isso.
Ve bu iyi hissettiriyor, değil mi?
E sentes-te bem, não é?
Ve yapıyorum çünkü kendimi iyi hissettiriyor, insanlara yardım etmek güzel birşey.
E faço-o porque me sinto bem, é bom ajudar as pessoas.
İşte bu iyi hissettiriyor.
Que bom!
Çok tuhaf, çünkü barış dolu bir dünyada yaşamak çok iyi hissettiriyor. Yumurtalar.
Isso é estranho, já que me sinto perfeitamente em paz com o mundo.
Ve bir şekilde... Bunu bilmek... Beni daha iyi hissettiriyor.
E de alguma forma, saber isso, faz-me sentir melhor.
Her nasılsa bunu üzerinden görmek iyi hissettiriyor.
Parece-me o correto, fazê-lo.
Kendini iyi hissettiriyor, öyle değil mi?
Sentimentos legais, não são?
Bu iyi hissettiriyor
Sinto-me bem assim. Fiquemos assim.
Yani,... demek istediğim,... bu çok feci,... fakat aynı zamanda iyi de hissettiriyor.
Por outras palavras... eu quero dizer... que me sinto horrível... mas ao mesmo tempo sinto-me bem...
İyi hissettiriyor.
Isso é bom.
İyi hissettiriyor.
É bom sentir novamente.
İyi hissettiriyor, değil mi?
Então que tal, hã?
* İyi hissettiriyor bana kendimi *
Kind of makes me feel better
İyi hissettiriyor.
É bom.
İyi hissettiriyor, değil mi?
! Ainda estás bem vivo, não é?
Bir şeyler hissettiriyor. Güzel hissettiriyor. Senin de dediğin gibi, iyi şeyler emek ister.
Eu sento... que é a pessoa certa.
İyi, nasıl hissettiriyor?
Bem, e estás a gostar?
- İyi mi hissettiriyor yoksa onları öldürüyor mu? - Hayır.
- Fá-los sentir-se melhor ou mata-os?
Casper : "İyi hissettiriyor o kadar."
"Porque sabe bem, mais nada."
İyi hissettiriyor.
Sinto-me bem nele.
- Dünyaya geri dönmek istiyorsan kendine dikkat etsen iyi olur. - Nasıl hissettiriyor?
Não se eu puder evitar.
iyi, ah... hissettiriyor.
É boa.
Evet. İyi de hissettiriyor.
Sim, e sabe bem.
İyi hissettiriyor.
Isso sabe bem.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]