Işte oluyor translate Portuguese
753 parallel translation
Biraz fazla tatlı olacak ve... Pekala işte oluyor.
E vai ser muito doce e... bem, aqui vai.
Bu işte benim zararım oluyor!
Acho que ainda vou perder neste negócio!
İşte şimdi bir şeyler oluyor.
Agora estamos a chegar a algum lado.
İşte bu kadar. Orada neler oluyor?
Ganhou o François!
İşte o zaman ailen ve arkadaşların çoktan ölüp gitmiş oluyor.
Mas, nessa época,... os seus pais e amigos já terão partido ou morrido.
Küçük Fritzie işte bu, güvercin onun, Pazartesi Evi oluyor.
Fritzie, sou eu. Esta é casa da segunda-feira.
- İşte oluyor.
- Lá vai ela.
Neden aşık olmayı hayal ediyorum bilmiyorum, ama oluyor işte.
Não sei porquê. mas continuo é espera de me apaixonar.
İşte, toplanmış Miami'ye gitmeye hazırız derken, ne oluyor?
E aqui estamos, de malas feitas para Miami, o que acontece?
Muhabbet oluyor işte.
Sei lá. As pessoas ouvem dizer.
Ah işte gene yaptım. İstemeden oluyor.
Droga, falei de novo.
İşte şimdi oluyor!
Assim é que é!
İşte böyle oluyor.
E o que acontece comigo.
İşte oluyor.
Aqui venha.
Televizyondan bilim öğrenince böyle oluyor işte.
É o que dá ensinar ciência pela televisão.
İşte Başkanım, bir hastanız oluyor. Onu çocuğunuz gibi görüp tedavi ediyorsunuz.
Educa-se um doente, labuta-se o dia todo junto a um sofá de psiquiatra.
Oyun işte şey oluyor... Bunun içinde de kralın vicdanını yakalıyoruz.
A peça é aquilo onde captaremos a consciência do rei.
Birayla eğitim yapınca işte böyle oluyor.
Isto acontece quando se treina com cerveja.
Sadece bir dakika daha beklersen oluyor işte.
Se você só, uh espere um minuto. Eu... uh... Fique quieta.
- Mmm. - İşte arabalara bazen nasıl böyle oluyor.
É o que acontece com os carros, às vezes.
"İşte arabalara bazen nasıl böyle oluyor."
"É o que acontece com os carros, às vezes."
- Saçma, ama oluyor işte.
- É ridículo, mas aqui tem.
İşte şimdi oluyor.
Está indo maravilhosamente bem!
İşte böyle oluyor.
O que se passa é isto :
Ama komutan Amerikalı gibi değil, müttefik gibi düşünmeye başlayınca işte böyle oluyor.
Isto é o que acontece quando o comandante deixa de ser americano e começa a ser um Aliado.
İnsan yaşlanınca böyle oluyor işte.
É o que ganho por ser um velho gaiteiro.
İşte böyle oluyor.
É assim.
İşte oluyor.
Bom... aqui vamos.
İsteyerek yapmadın ama kaba saba bir adamla evlenince işte böyle oluyor.
Foi sem querer. Mas é o que dá casar com um brutamontes.
Böyle şeyler nasıl oluyor anlayamıyorum. İşte.
Não percebo como sucedem estas coisas.
Acele ettiğinde, böyle oluyor işte...
É sempre a mesma coisa, sempre com falta de tempo...
Bunu, uzay gemisinde ve ışık toplarında da gördük. İşte yine oluyor.
Já tinha acontecido quando a nave se transformou numa bola de luz.
İşte oluyor.
- Aquí vai!
Kazalar böyle oluyor işte.
É assim que os acidentes acontecem.
İşte, bunlar oluyor, bebeğim Orada kalsın, baba
É o que se passa, querida É ao que chegámos, pai
İşte, bunlar oluyor, bebeğim Orada kalsın, baba
Assoma-me uma tristeza eléctrica
- İşte oluyor. 11 mi?
- Já percebeste. 11? !
Oluyor işte böyle şeyler.
Essas coisas acontecem.
İşte yine oluyor.
Lá está outra vez.
- Belli oluyor işte. - Sevdiğimi koruduğumu mu? Alex benim oğlum diye üzerine gitmeyeceğimi mi?
Pensas que me acredito nele, porque é meu filho?
İşte oluyor
Aqui vamos.
Portakal suyu içmediğimde böyle oluyor işte.
É o que acontece quando não tomo o meu sumo de laranja.
Oluyor işte, yaşlanıyoruz.
Acontece. Uma pessoa envelhece.
İşte böyle oluyor.
Foi assim que aconteceu.
Kazalar böyle oluyor işte.
É assim que acontecem os acidentes.
Evet, işte tehlikeli oluyor.
- Isso torna tudo um pouco perigoso.
Bak, oluyor işte!
Parece-me que está a dar resultado
Yani "işte bir şey oluyor, hiçbir şey olmuyor."
Poderias ter dito, "Aqui vai algo, aqui vem nada".
Gece boyunca çocukluk fobilerinle uğraşınca işte böyle oluyor.
É o que acontece quando se fazem directas a tentar resolver fobias de infância.
( Crockett ) Neden Herzaman NYPD Cehennem Oluyor... Bize, Bu İşte Kendi Çıkarları İçin Sırtlarını Çeviriyorlar.. Çıkarları?
Porque é que a Polícia de Nova Iorque voltaria as costas a uma apreensão tão grande como os Revillas?
Selam, çocuklar. Yerinizde olsam bunun üstüne bir şey içmezdim. İşte oluyor.
Eu não beberia nada depois disto, se fosse a si.
oluyor 261
ölüyor 127
ölüyorum 262
ölüyorsun 30
ölüyorlar 23
ölüyor mu 22
oluyor işte 18
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
ölüyor 127
ölüyorum 262
ölüyorsun 30
ölüyorlar 23
ölüyor mu 22
oluyor işte 18
işte bu 2275
iste bu 21
işte burada 1824
iste burada 21
işte orada 1649
iste orada 22
işte böyle 2360
işte buradayım 238
işte bu kadar 490
işte burdayım 25
işte bu güzel 23
işte burası 350
işte buyrun 44
işte orada 1649
iste orada 22
işte böyle 2360
işte buradayım 238
işte bu kadar 490
işte burdayım 25
işte bu güzel 23
işte burası 350
işte buyrun 44
işte buradasın 421
işte bu o 68
işte budur 84
işte bu yüzden 206
işte bu yüzden buradayım 17
işte o kadar 74
işte burdayız 23
işte buldum 50
işte burda 115
işte buyur 31
işte bu o 68
işte budur 84
işte bu yüzden 206
işte bu yüzden buradayım 17
işte o kadar 74
işte burdayız 23
işte buldum 50
işte burda 115
işte buyur 31
işte geliyor 764
işte bu harika 123
işte öyle 69
işte buradayız 137
işte bütün mesele bu 21
işte o 399
işte al 159
işte geldi 393
işte bu harika 123
işte öyle 69
işte buradayız 137
işte bütün mesele bu 21
işte o 399
işte al 159
işte geldi 393