Kimin için translate Portuguese
2,348 parallel translation
- Bu da ne demek oluyor? Hepimiz, kimin için bunları yaptığını biliyoruz, o demek oluyor.
Quer dizer que todas sabemos em que equipa é que jogas.
Bu, kimin için biliyorsun, değil mi?
- Sabes para quem é aquilo, não sabes?
Çünkü Ziva, artık kimin için çalıştığını bilmiyorum. NSIS mi, Mossad mı?
Porquê, Ziva, já não sei se responde ao NCIS ou à Mossad.
Kimin için savaşıyorsun?
Por quem lutas?
Dua edebilirsin ama kimin için olduğunu kimse bilmeden.
Podes rezar, mas ninguém pode saber por quem.
Öyle mi? Diğer boş yerleri kimin için tutuyorsun?
E para quem são os outros todos?
Pekala, kimin için çalışıyorsun? RCMP?
Para quem trabalhas?
- Kimin için çalışıyorsun? - NNNNIIIISSSSAAAA!
- Para quem trabalha?
Kimin için en iyisi?
Melhor para quem?
Kimin için çalışıyordun?
Para quem estavas a trabalhar?
Kimin için ama dostum?
Não para ti... tu precisas de ajuda, meu amigo. Eu sei, mas ninguém tem experiência nestas coisas.
Kimin için?
- A sério? Qual?
Üç yılını hapishanede geçirmeden önce kimin için çalıştığını biliyor musun?
Quem é o patrão dele que ficou 3 anos na prisão?
Arkadaşın daha sana bilgiyi söylememişken kim, kimin için çalışıyor burada?
O seu sócio ainda nem se quer lhe disse qual é a informação, quem trabalha para quem aqui?
Burada kim kimin için çalışıyor bilmiyorum ama bu adam ikimizle de oynuyor.
Não sei quem é que acha que trabalha para quem aqui, mas ele está a enganar-nos aos dois.
Kimin için çalıştığını unutma.
Não se esqueça para quem é que trabalha.
Kimin için çalışıyorsun?
Para quem trabalha?
Tam olarak kimin için üzgünsün?
Lamenta o quê, exactamente?
Kimin için ki bu?
Quero dizer, isso é para quem?
Kimin için çalıştıklarını bilmek istiyorum.
Quero saber para quem trabalhavam.
Kimin için çalışıyorsun?
Para quem trabalhas?
Seni kim gönderdi? Kimin için çalışıyorsun?
Quem te mandou?
- Kimin için yapayım peki?
- Então por quem?
O yüzden boşuna sordurma Çanlar kimin için çalıyor diye
E por isso não perguntes por quem os sinos dobram
Kimsin ve kimin için çalışıyorsun?
Quem é e para quem trabalha?
Kimin için çalışıyorsun?
- Para quem trabalhas realmente?
Kimin için çalıştığımı biliyorsun, Emil.
- Sabes para quem trabalho, Emil.
Üzgünüm, aramızdan kimin için işlerin iyi gittiğini görmüyorum.
Lamento, não vejo como isto possa funcionar para qualquer um de nós.
Kimin için?
- E para quem?
Bunu kimin için yaptığımı sanıyorsunuz?
Por quem achas que estou a fazer isto?
Kimin için çalıştığını ve arkandaki adamların hakkındaki her şeyi öğrenmek.
Quero saber para quem trabalhavas quem está por trás de tudo.
Ağzını açmaya devam et de ben de seni tekrar geri göndereyim. Böylece herkes kimin için çalıştığını öğrenmiş olur.
Continua a dizer asneiras e mando-te de volta para Sing Sing e ainda vou contar para quem trabalhavas.
- Kimin için çalışıyordu?
- Para quem trabalhava?
İlk önce kimin geleceğini seçmemiz için içeride para atışı yaptık.
Atirámos uma moeda ao ar para decidir quem actuaria primeiro.
En son kimin çıkacağını belirlemek için zamanlarımızı karşılaştırıyor ama şu an, berabereyiz.
Vai usar os nossos tempos para escolher a estafeta e neste momento, estamos empatadas.
Kimin için?
Para quem?
Sana üst katta kimin olduğunu sordum, çünkü senin için endişelendim.
Quando te perguntei quem estava lá em cima era porque estava preocupada contigo.
Bu kimin için?
Para quem é?
- Özgürlük için savaşıyoruz. - Kimin özgürlüğü?
- Nós lutamos pela liberdade.
Polis ve gönüllüler, tüm öğleden sonra, akşam ve gecenin geç saatlerine kadar, küçük kızı Ohio'nun merkezinden kimin kaçırdığını bulabilmek için çalışmaya devam ettiler.
Durante toda a tarde e até altas horas da noite, polícias e voluntários procuraram pela menina cujo desaparecimento abalou os corações em Ohio.
Kimin aklına gelirdi ki, bir insanın diğer insana para için böyle birşey yapabileceği?
Quem julgaria que alguém faria isto a outras pessoas só por isto?
Ve yok yere değil. Ama bu yükselmek için kimin şeyini öptüğünle ilgili. Ne dediğimi anlıyor musun?
E não é por acaso, é tipo que pila beijaste para andares com ele, estás a perceber?
Şimdi, o şeyleri kimin ya da neyin kullandığını bilmiyoruz fakat onlara ne için yapıldığını göstereceğiz.
Agora, nós não sabemos quem ou o que diabos está operando aquelas coisas lá em cima, mas vamos mostrar-lhes como é!
Kim olduğunu bilmiyorum, kimin için çalıştığını da ama sana olacakları söyleyeyim : Beni takip etmeyeceksin ve hayatıma karışmayacaksın.
Não vão seguir-me e não vão interferir na minha vida.
Kim olduğunu bulmaları için dahi olmalarına gerek yok. Ya da seni kimin davet ettiğini.
Não vai ser preciso ser um génio para saber quem foi ou quem te convidou.
Adı "Süper banknot" Buraya bunu kimin yaptığını öğrenmek için geldim.
Chamam-lhe a super-nota, e estou aqui para descobrir quem o fez.
Kimin için çalıştığının önemi yok.
Não interessa para quem trabalhaste.
Bu kaçırmanın ve annemin öldürülmesinin ardında kimin olduğunu bulmak için, besin zincirinde daha tepeye çıkmamız gerek.
Precisamos de descobrir quem está por trás deste rapto - e da morte da minha mãe.
Randal'ı kimin öldürdüğünü bulmak için kullanacağım.
Vou usar para descobrir quem matou o Randal.
Ona kimin ve ne için para ödediğini öğrenmek zorundayız.
Temos que descobrir quem lhe pagava e para quê.
Yargıcın fidye için yeterince parası olmadığından başka kimin haberi vardı?
Quem mais sabia que o Juiz tinha dinheiro para o resgate?
kimin için çalışıyorsun 36
için 166
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
kimin 338
için 166
içinde 110
içine 18
içiniz rahat olsun 22
için rahat olsun 32
içinde ne var 103
içinde ne vardı 18
içine gir 16
kimin 338