Komik değil translate Portuguese
4,173 parallel translation
Hiç komik değil.
Não tem graça.
- Komik değil mi?
- Engraçado. - Estás bem?
Komik değil Mikkel.
Não é divertido, Mikkel.
Bunu kim yapıyorsa, hiç komik değil.
Seja quem for, não tem piada.
- Bu komik değil.
- Isso não é engraçado.
Hiç komik değil lan.
Não tem piada.
Artık komik değil!
- Vai-te lixar! - Isto já não tem piada.!
Komik değil dostum!
Isto não tem piada, meu.
Hiç komik değil, Nick.
- Não tem graça, Nick. Não tem graça nenhuma.
Hiç komik değil.
Estás a morrer!
Komik değil, Bayan Delfino.
Não tem piada, Mrs. Delfino.
Ne kadar komik değil mi?
Isso é engraçado, não é?
Komik değil Frank.
Não é engraçado, Frank.
Hiç komik değil, Will.
Isto não tem graça, Will.
Hiç komik değil, Alec.
Não tem graça, Alec.
Bilmiyorum. Komik değil.
Não tenho a certeza.
Söylediği hiçbir şey komik değil zaten.
Não tem piada. Mas nada do que ele disse tem.
Onun bizim için hayatını riske eden tarafına bir daha bakmalısın, bu komik değil mi?
É engraçado como ele teve exactamente o que pretendia ao supostamente arriscar a vida dele por nós.
Çünkü hiç komik değil. Üzgünüm, çok sığ bir espri anlayışım vardır.
Desculpa, tenho um sentido de humor muito árido.
Eğer sensen, Noel. Bu hiç komik değil!
O que querem?
Komik olduğunu biliyorum ama, komik değil.
Sei que acham piada, mas não tem.
Kocamın bir sürü ıvır zıvırı var, bu hiç komik değil.
O meu marido tem tanta porcaria. Não é engraçado.
Komik değil.
- Isto não tem piada.
Gözü morarmış kör adam, kulağa komik geliyor ama komik değil.
Um cego com um olho roxo não é assim tão engraçado.
Hiç komik değil aslında. Önemli değil ama.
Eu não acho graça, mas tudo bem.
Tamam, hiç komik değil. Sen...
Está bem, já não me estou a rir.
Komik değil.
Não tem piada.
- Hiç komik değil.
- Isso não é engraçado, cara.
Hiç komik değil dostum.
Não é engraçado, cara.
Komik değil, adamım.
- Isso não é porreiro. - Não.
Çünkü bu hiç komik değil.
Porque, na verdade, não tem piada.
Komik bile değil!
Nem sequer tem piada.
Komik değil. Sadece ilginç
Não é engraçado.
Hiç komik değil.
Não tem graça nenhuma.
Komik değil.
Isso não teve piada.
Komik falan değil.
E não tem piada nenhuma.
Komik değil.
Não tem graça.
Tişört bana oldukça komik geldi, değil mi yoksa?
Acho a t-shirt muito engraçada.
- Hiç komik değil.
- Os trocadilhos são sinistros e assustam-me. - Nem por isso.
Hiç komik değil.
- Amy!
Amelia, bu hiç komik değil.
Amelia, não tem piada.
Komik değil mi?
- Escroto!
- Deme şöyle, hiç komik değil.
- Isso não tem graça.
- Hiç komik değil.
- Não teve graça.
Hiç de komik değil.
Isso não tem piada.
Evde ekmek saklaması umurumda değil ama yazdıkları komik. Yazar olduğu için olabilir.
Não quero saber o que ela pensa sobre ter pão em casa, mas ela é um bocado divertida.
- Acayip komik, değil mi?
- Haverá algo mais engraçado?
- Çok komik, değil mi?
- Não é hilariante?
- Hiç komik değil.
- Não teve piada.
Yine de komik ama değil mi?
É engraçado, não é?
Komik bir şey değil, gülmeyi kes o yüzden.
Para de te rir!
komik değil mi 63
komik değildi 22
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
komik değildi 22
değil mi 44479
degil mi 350
değil 1746
değilim 815
değildi 207
değilsin 303
değilmiş 21
değildir 62
değilmi 114
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi efendim 66
değiliz 102
değilse 32
değilsiniz 26
değil mi dostum 28
değil mi canım 39
değil mi anne 66
değil miyim 77
değil misin 154
değil mi efendim 66