English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ K ] / Konuşuruz

Konuşuruz translate Portuguese

5,873 parallel translation
- Bana biraz daha kararlılık göster sonra ekstra yeşilden konuşuruz.
Mostra-me mais estabilidade, e falamos sobre mais dinheiro.
Sonra konuşuruz.
Falo contigo mais tarde.
Sonra konuşuruz.
Falamos depois.
Sonra konuşuruz dedi.
Disse que se encontraria comigo mais tarde.
Sonra konuşuruz.
Falo contigo depois.
Hazır gözaltındayken sen Daniel hakkında uzun uzun konuşuruz.
Enquanto estiver detida, podemos falar sobre o Daniel.
- Daha sonra konuşuruz.
- Podemos falar mais tarde. - Espera.
Bunu sonra konuşuruz.
Conversamos sobre isso mais tarde.
Sonra konuşuruz.
- Falamos disto depois.
- Başka bir zaman konuşuruz.
- Fazemos isto noutra altura. - Está bem...
Yakında konuşuruz. Güle güle.
Falamos em breve.
Yarın konuşuruz, tamam mı?
Conversamos amanhã, está bem?
Her şey planlandığı gibi giderse, bunu o zaman konuşuruz.
Se tudo correr como planeado, poderemos falar disso mais tarde.
Sonra konuşuruz.
Falamos mais tarde.
Sonra konuşuruz.
Depois falamos contigo.
Bunu sonra konuşuruz.
Podemos falar disso mais tarde.
Cara, sonra konuşuruz.
Cara, tenho de ir.
Elinde kullanabileceğim bir şey olursa, o zaman konuşuruz.
Quando tiveres alguma coisa concreta, vamos falar.
Kahvaltıda konuşuruz.
Falamos ao pequeno-almoço, está bem?
Eğer o zaman gelirse Tam ile konuşuruz.
Se chegar a altura, então falaremos com o Tom.
Avon konusunu Pazartesi günü konuşuruz.
Podemos falar da Avon na segunda-feira.
Önce para. Sonra malları konuşuruz.
O dinheiro primeiro, depois falamos da mercadoria.
Tamam, o zamana kadar daha çok konuşuruz elbet.
Tudo bem, obviamente iremos ter que falar mais antes disso.
- Daha sonra tekrar konuşuruz.
- Completamos isso mais tarde.
Toplanıp konuşuruz, olur mu?
Vamos mas é reunir toda a gente, está bem?
Sonra konuşuruz.
Depois conversamos.
- Mary eve gelene kadar bekleyelim sonra konuşuruz.
Sobre o quê? Vamos esperar que a Mary chegue a casa e depois falamos todos sobre isso.
- Döndüğünde konuşuruz, baba. - Tamam.
Falamo-nos quando voltar, pai.
- O halde bir randevu ayarlayalım işlerin hangi noktada çığırından çıktığını konuşuruz.
- Vamos encontrar-nos. E descobrir o que correu tão terrivelmente mal.
Sonra konuşuruz.
Depois falamos.
Lana Lou'nun orada görüşürüz. Akşam konuşuruz.
Encontro-te no Lana Lou's. Vamos conversar à noite.
Konuşuruz.
- Vamos poder falar.
Mümkün olan en kısa sürede beni arayın savcı hanım. Bundan sonra ne yapacağımızı konuşuruz.
Por isso ligue-me o quanto antes, Sra. Procuradora, e poderemos discutir para onde vamos a partir daqui.
Pekala yarın daha fazla konuşuruz. Tabi eğer rövanş istersen.
Amanhã podemos falar melhor, isto se quiser a desforra.
Bunu annen geldiği zaman konuşuruz.
Devíamos falar disso quando a tua mãe voltar.
Neyle ilgili konuşmak istersen ondan konuşuruz.
Podemos falar do que quiser falar.
Neden yalnız olduğumuzu bildiğimiz halde sesli konuşuruz?
Por que falamos em voz alta quando sabemos que estamos sozinhos?
Bu konuyu sonra konuşuruz.
Vamos ver isso mais tarde.
Sonra konuşuruz.
Falamos sobre isso noutra altura.
İşin hakkında biraz sonra konuşuruz.
Sobre o teu trabalho falaremos mais tarde.
Bir rütbeliye yakışır biri gibi davran, sonrasında ne olacağını konuşuruz.
Conduza-se com honra e... falaremos do que acontecerá a seguir.
- Sonra konuşuruz.
- Falo contigo depois. - Percebido.
Sonra konuşuruz.
Estou bem. Falamos depois.
Yakında konuşuruz.
ATÉ LOGO...
Neden Lucas'la bir görüşme ayarlamıyorsun ondan sonra da konuşuruz, Charleston.
Bem, porque é que não marca com o Lucas e falaremos logo a seguir, Charleston. - Está bem?
Hayır toplantı programını aldı ve sonra konuşuruz dedi. Hayır.
Não.
Gerisini sonra konuşuruz.
Conversaremos mais tarde acerca do resto.
Conrad göz altına alındı mı? Bunları karakolda konuşuruz.
Falaremos disso na esquadra.
Susie'yi döndüğünde konuşuruz.
O quê?
Yakında konuşuruz.
Falamos em breve.
İşe yarar bir şey kalmayana kadar kaç mülk sahibinin arazilerini satıp savuracağını görememişim. Her neyse, bunu yarın konuşuruz.
Seja como for, podemos falar nisso amanhã.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]