English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ N ] / Nefes kesici

Nefes kesici translate Portuguese

262 parallel translation
Nefes kesici, öyle değil mi, John?
Não é lindo, John?
Amazonlar ormanlarından gelen egzotik ateş kuşları, Nefes kesici amazon güzelleri geçidi.
Pássaros exóticos das florestas da Amazónia, uma beleza de cortar a respiração.
- Nefes kesici.
Muitíssimo.
Bir İngiliz'in gözüyle bakarsanız, sırf büyüklüğü bile nefes kesici.
Do ponto de vista de um inglês, só o seu tamanho já é avassalador.
O garip küçük teknelerde fenerler geceleyin nefes kesici olmalı.
Deve ser de tirar o fôlego à noite, com as lanternas sobre esses pequenos barcos engraçados.
Ve terasın manzarası! Tam anlamıyla nefes kesici.
Da terraço há umas vistas impressionantes.
- Çok güzel, nefes kesici!
- É lindo. Esplendoroso.
Gecenin nefes kesici ateşini sever
Ama na excitação ofegante da noite
Nefes kesici ve, her zamanki gibi genç olarak
Tão ofegante E jovem como sempre
Nefes kesici eşinizin adı nedir acaba?
E qual é o nome da sua... encantadora mulher?
Bugün nefes kesici görünüyorsunuz, Bayan Dasher.
Você esta deslumbrante, Sra. Dasher.
Nefes kesici güzellikte.
Impressionantemente bela.
Sadece güzelliğin nefes kesici değil, aynı zamanda vahşi, evcilleşmemiş bir canavarın da ruhuna sahipsin!
Não só tem uma beleza de cortar a respiração, como também tem o espírito de um animal selvagem e indomável.
Kesinlikle nefes kesici olur.
É de prender a respiração!
Ama nefes kesici bir maceradan sonra yaşam karaya çıktı.
Mas agora, numa grande e espantosa aventura tomou o caminho da terra.
Ünlü isimler, nefes kesici hanımlar, çarpışan arabalar benim gibi süperstarlar.
Nomes famosos, mulheres lindas, grandes bombas vedetas como eu.
Nefes kesici bir şey olmalı.
Isto deve ser um grande progresso.
Nefes kesici.
É de tirar o fôlego.
Gerçekten. Nefes kesici.
a sério, és imponente.
ve pizzadan kafasını kaldırıp, nefes kesici sesiyle, şu şarkıyı söyledi.
E ele ergueu a cabeça da piza e, com o seu hálito a chouriço, cantou isto para mim.
Her oda bir diğerinden daha nefes kesici.
Cada sala é mais linda que a outra.
Nefes kesici.
Emocionante.
Kesinlikle nefes kesici!
É muito inspirador!
Clark, bebeğim, aklımda canlandırabiliyorum. Ve nefes kesici.
Clark, querido, eu posso imaginar na minha cabeça, e é empolgante.
Oh, nefes kesici!
Oh, é de tirar o fôlego!
Nefes kesici olmuş.
Está uma estampa.
Büyük, nefes kesici metal heykeller yaptı.
Fazia esculturas metálicas impressionantes.
Nefes kesici bir kadın, değil mi?
Imponente, não?
Bunu söylediğim için umarım kızmazsınız ama kızınız nefes kesici.
Espero que não me leve a mal, mas ela é de cortar a respiração.
Burası Shelbyville Şelaleleri, Yuvarlanan Kaya... ve işte başka bir nefes kesici manzara. benim gıcır gıcır yeni hobim..
Ali estão as Cataratas de Shelbyville, a Pedra Rolante... e aqui está outra vista fenomenal... do meu super novo maridinho.
Hazır olun, bayanlar. Nefes kesici Bang Bang Bart şovuna hazırlanın.
Senhoras, preparem-se para serem arrasadas por Bart, o Pistoleiro!
Yeraltı mezarları, nadir görülen, nefes kesici bir taş olan jevonitten yapılmış, hayal edilemeyecek güzellikte eserler içeriyor ;
Precisamos saber sua estratégia defensiva para o Minos Korva. Injetou-me drogas. Já sabe que respondi com sinceridade a todas suas perguntas.
Nefes kesici.
É de tirar a respiração.
Nefes kesici.
É fascinante.
- Nefes kesici mavi bir takım mı giyiyor?
- Tinha vestido um fabuloso fato azul?
Bu gerçekten nefes kesici!
Acho excitantíssimo!
Eğer gitseydik, gerçekten nefes kesici olurdu.
Ficaria ainda mais excitado, se fôssemos.
Nefes kesici mi?
De tirar o fôlego?
O bebeğin nefes kesici olduğunu düşünüyorsa kim nefes kesici değildir ki?
Se ele acha que aquele bebé é de cortar o fôlego, então quem não será de cortar o fôlego?
Doğrusunu söylemek gerekirse, Dr. Pfeffer bir bebek için "nefes kesici" kelimesini kullanmanız bana garip geldi.
Para ser franca, Dr. Pfeffer, fiquei espantada ao ouvi-lo usar uma expressão como "tirar o fôlego" para descrever um bebé.
Bu gece ne kadar nefes kesici görünüyorsun böyle.
Como está deslumbrante esta noite.
Ayrıca Nefes kesici ayı saldırıları da var.
Também tenho o Astounding Bear Attacks.
Hiçbir şeyin bu kadar nefes kesici olamayacağını düşünmüştüm.
"Achei que nada podia ser mais emocionante."
Nefes kesici.
É de cortar a respiração.
Her şey planlandığı gibi giderse, Galile uzay aracı, görevini ve asrı, o zamana kadar sergilenen en nefes kesici gösterilerden birini yaparak tamamlayacak.
Se tudo for conforme o previsto, a sonda Galileo terminará a sua missão, e o milénio, com uma das habilidades mais incríveis de sempre.
Nefes kesici.
O Monte Rainier não é lindo?
- Anne, nefes kesici oldun!
Mãe, pareces tão "glamourosa".
Evet, gerçekten nefes kesici.
- É de tirar o fôlego.
Nefes kesici ve ihtiraslı bir film.
Não sabia que estavas aqui.
- Nefes kesici.
- De cortar a respiração.
Nefes kesici.
Vou chamar-lhe Mini-Mim. É inacreditável!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]