Sonsuza dek mi translate Portuguese
196 parallel translation
Sonsuza dek mi?
Para sempre?
Sonsuza dek mi?
Eternamente?
Sonsuza dek mi?
- Para sempre...?
Sonsuza dek mi sürecek öfken?
Vais ficar zangado para sempre?
- Sonsuza dek mi?
- Para sempre? Acabou de acontecer!
Sonsuza dek mi yaşamak istiyorsunuz?
Querem viver pra sempre?
Sonsuza dek midesinde mi kalacaklar?
Vão ficar no estômago dele para sempre, ou quê?
.. sonsuza dek uzak tutulduğu bir dünya. Benim istediğim dünya böyle! Sizin istediğiniz dünya böyle mi?
É esse o tipo de mundo que quero!
Tabii sonsuza dek pasaport memurlarını yumruklayıp duramazdım. Ama bir yolunu buldum, değil mi?
Claro que não podia continuar a esmurrar os que passam os passaportes, e arranjei uma solução, não arranjei?
Galiba sana sonsuza dek teşekkür edeceğim, değil mi?
Estou sempre a agradecer-lhe por qualquer coisa, não é?
Sonsuza dek seyirci mi kalacaksın?
Vais ficar a assistir a isto para sempre?
Barbar Griswold'dan sonsuza dek bizi kurtaracak! Griswold'u öldürmek mi?
Ele vais livrar-nos do bárbaro Griswold.
Sonsuza dek yeteceğini mi sanıyorsun?
E achas que vai durar para sempre?
Sonsuza dek süreceğini düşünmemiştin, değil mi?
Não se pode ter tudo para sempre!
Bu işten böylece sonsuza dek sıyrılabileceğini mi sanıyorsun?
Acha que pode adiar essa situação?
- Hiçbir şey mi? - Ruslar teslim olacak. Komünizm tehdidi de sonsuza dek ortadan kalkacak.
- Os russos vão render-se... e a ameaça do Comunismo acabará para sempre.
Bir kere sevdik mi sonsuza dek severiz.
Se amamos uma vez, é para sempre.
Sonsuza dek yaşamak istedin, değil mi?
Querias viver para sempre, não era?
Bir adamın vücudu bir kere bir Elas kadının gözyaşına değdi mi, kalbi sonsuza dek ona tutsak olur.
Um homem que seja tocado pelas lágrimas de uma mulher de Elas fica de coração escravizado para sempre.
Bu askeri uçaklar sonsuza dek bekleyecekler mi?
Os aviões militares vão ficar no ar indefinidamente?
- Sonsuza dek böyle mi olacaksın?
- Vais ficar com esse ar?
Bu ülke sonsuza dek yaşayacak, değil mi?
Este país não acaba nunca, não é?
Ne olursa olsun, biz sonsuza dek birlikte olacağız, değil mi?
Aconteça o que for, somos tu e eu para sempre, certo?
Sonsuza dek böyle mi kalacak peki?
Tinha de ser dessa maneira. Para sempre.
- Sonsuza dek mi?
- Para sempre?
Güzel günler Sonsuza dek bitti mi?
Os bons tempos Acabaram mesmo de vez?
Evlilik hayatının sonsuza dek sevişerek ve eğlenerek mi geçeceğini sanıyordun?
Achavas que a vida de casada era ter sexo e diversão eternamente?
Sonsuza dek böyle mi devam edeceksin?
A promessa é para sempre?
- Kimse sonsuza dek yanında olamaz, değil mi? - İyi şanslar.
Suponho que ninguém é imortal, certo?
Bu yapmacık hareketlerin sonsuza dek sürecek mi sanıyorsun?
Achas que esse acto teatral da boazinha vai durar?
Sonsuza dek bakire kalmasını beklemiyordun değil mi?
Ou esperavas que ela fosse virgem para sempre?
Sonsuza dek amin mi?
Deus te abençoe, Lola.
Sonsuza dek Cehennem'de mi kalmak istiyorsun?
Quer passar a eternidade no inferno?
Bulamazsak sonsuza dek senin peþinden mi geleceðim?
tenho de te seguir para sempre?
Bu yüzden onu sonsuza dek kilitli mi tutacağız?
Então vamos mantê-lo sempre preso?
Sonsuza dek gitti mi?
Desapareceu?
Sonsuza dek tabiatın kurallarını aldatamazsın, değil mi doktor?
Não se pode brincar com a natureza para sempre.
Kendini dünyadan sonsuza dek soyutlayamazsın, değil mi?
Tu não podes fechar-te para mundo, para sempre. Podes?
Sonra evlendiler ve sonsuza dek mutlu yaşadılar değil mi efendim?
Casaram-se e viveram felizes para sempre, certo sir?
Bu sonsuza dek sürecek mi?
E há-de ser assim para sempre?
Sonsuza dek dünyada kalacak ama daima bağlantısını kesecek mi?
- Ele vai estar sempre cá, mas isolado?
O karanlık yola bir kere girdin mi kaderini sonsuza dek o belirler.
Depois de iniciado o caminho das trevas, este para sempre dominará o teu destino.
Helen teyzeni sonsuza dek ezilmiş Güçlü Adam ile geçirmesini mi sağlayacaktın?
Ia obrigar à tia Helen a passar a eternidade... - com um "Mighty Man" quebrado?
- Yani sonsuza dek böyle mi kalacak?
Então, vai ficar assim para sempre?
Siz puştlar benden sonsuza dek saklanabileceğinizi mi sandınız?
Achavam que podiam esconder-se de mim para sempre?
Önemli olan geri dönmüş olmam ve sonsuza dek beraber olacak olmamız. Değil mi?
O que importa é que estou de volta e estamos juntos para sempre, certo?
Sonsuza dek az miktar eroin kullanmak için izin mi istiyorsun?
Queres autorização para usares heroína para sempre?
Öyle mi? Ama sonsuza dek çalamam.
Pois é, só que não posso estar sempre a tocá-la.
Gizliden gizliye, insanlık tarihinde sonsuza dek yaşayan tek kişi olacağına inanmak değil mi?
Acreditando secretamente que seria a única pessoa na História do Homem a viver para sempre?
Gerçeği ondan sonsuza dek saklayabileceğini mi sandın?
Não pensaste que podias esconder a verdade para sempre, pois não?
! Sonsuza dek yaşayacağız, değil mi?
Nós vamos viver para sempre, não vamos?