English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ T ] / Tanrı mı

Tanrı mı translate Portuguese

139,781 parallel translation
Yani sihirli bir değnek ya da cinayete meyilli beyaz erkekleri seven özel bir Tanrı mı var?
Há alguma varinha mágica ou um Deus especial que gosta de homicidas brancos?
- Tanrım, Cass.
- Céus, Cass.
Kendi hastalığının kokusunu içine çekerken iyileşmen zor. Tanrım.
É difícil recuperarmos quando inalamos o cheiro da nossa doença.
Tanrım.
Deus.
Yardımcı olabileceğimiz başka bir şey var mı efendim? Evet, Tanrı'yı arıyorum!
Podemos ajudá-lo com alguma outra coisa, senhor?
Şimdi Tanrı'yı Youtube'da mı arıyoruz?
Agora procuras Deus no YouTube?
Tanrım, alın üstümden!
- Céus, tirem-no de cima de mim!
Şimdi Tanrı'yı Youtube'da mı arıyoruz? İş buralara mı geldi?
Agora procuras Deus no YouTube?
Yüce Tanrım.
Meu Deus.
Aman tanrım.
Meu Deus.
Tanrım.
Céus.
- Tanrım.
- Credo.
Aman Tanrım.
Meu Deus.
Tanrım! Çekil tepemden.
Credo!
Tanrım.
Meu Deus.
- Ne? Tanrım!
Credo!
- Tanrım, açlıktan ölüyorum.
- Meu Deus, estou esfomeada.
- Tanrım.
- Meu Deus.
Tanrım!
Credo!
Tanrım.
Credo.
- Tanrım, bu bir tehdit mi? - Sıçayım.
- Credo, aquilo é uma ameaça?
Tanrım, korkunçtu.
Meu Deus, foi horrível.
- Aman Tanrım.
- Meu Deus?
- Tanrım. Bu isyan kaç gündür sürüyor?
- Há quanto tempo dura este motim?
Aman Tanrım!
Meu Deus!
Tanrım!
Meu Deus!
- Tanrım!
- Credo!
Aman Tanrım, harika olur.
Meu Deus, isso seria tão agradável.
Tanrım, hayır.
Credo.
Tanrım!
Caramba!
Tanrım, bunu ziyan etmekten nefret ediyorum.
Caramba, detesto desperdiçar isto.
Tanrım...
Meu Deus.
Aman Tanrım. Mileva?
Meu Deus, Mileva?
Albert. Aman Tanrım.
Albert.
- Aman Tanrım.
- Credo!
Tanrı yardımcımız olsun.
Que Deus os ajude.
Aman Tanrım, bu bilmece saçmalıkları yeter.
Raios, basta com a merda das charadas!
- Tanrım, hayır.
- Deus, não. - Pois.
- Travis, aman Tanrım.
- Travis! Meu Deus.
Tanrım...
Meu Deus...
Tanrım!
Céus!
Tanrım.
Credo!
- Nedir? - Paradise Cove'daki rolü ilk aldığımda... Tanrım, o kadar heyecanlıydım ki.
- Quando consegui entrar em Paradise Cove, estava tão entusiasmada, meu Deus.
Tanrım.
Meu Deus!
Tanrım!
Meu Deus.
Tanrım.
Caraças!
Tanrım mı? Neden?
Caraças porquê?
Tanrım, teşekkürler.
Graças a Deus.
Tanrım. O fotoğrafta, Mark balık salatasından zehirlenmişti.
O Mark estava com uma intoxicação alimentar que apanhou de uma salada de peixe.
- Tanrım.
- Meu Deus!
Tanrım, hayır!
Foi só uma vez!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]