Yerinize oturun translate Portuguese
147 parallel translation
Yerinize oturun ve susun.
Ordem no tribunal! A sessão foi retomada.
Yerinize oturun.
Toma o teu lugar.
Gidip yerinize oturun.
Vão sentar-se.
yerinize oturun.
Pode sentar-se.
yerinize oturun, milletvekili Moreau.
Pode sentar-se, Deputado Moreau.
Milletvekili Moreau, yerinize oturun.
Deputado Moreau, sente-se.
- Yerinize oturun.
Sente-se.
Lütfen yerinize oturun.
Vá para o seu lugar, por favor.
Tamam. Lütfen yerinize oturun. Havalanmak için sizi bekliyoruz.
Não podemos parar o avião sempre que alguém tem medo!
Efendim kalkış sırasında yerinize oturun lütfen.
Sir, durante a descolagem tem de ficar sentado.
Eğlence bitti. Yerinize oturun.
Acabou, sentem-se.
Yerinize oturun.
Sente-se.
Yerinize oturun şimdi.
Agora vá para o seu lugar.
Myrtle, Bruddie, yerinize oturun. Hadi.
Crianças, sentem-se!
Sadece yerinize oturun.
Sentem-se apenas. Está tudo. Relaxem.
Yerinize oturun lütfen.
No seu assento, por favor.
Yerinize oturun!
Sente-se!
Yerinize oturun!
Sentar!
Yerinize oturun, Albay.
Sente-se, coronel.
Yerinize oturun!
Sentem-se!
Yerinize oturun.
Acalmem-se!
Yerinize oturun!
Saia da sala!
Pekala, yerinize oturun.
Pronto, vá para o seu lugar.
Haydi, haydi. Yerinize oturun.
Sentem-se nos vossos lugares.
- Lütfen, yerinize oturun.
Por favor, sente-se. - Não!
Bayan Gamble yerinize oturun.
Miss Gamble, queira sentar-se.
Lütfen yerinize oturun Dr. Richards.
Queira sentar-se, Dr. Richards.
Teğmen Johnson, yerinize oturun, şimdi.
Tenente Johnson, sente-se já.
Yerinize oturun.
Vá-se sentar.
Şimdi, yerinize oturun.
Agora, sente-se.
Şimdi sizi tutuklattırmadan yerinize oturun.
Agora, sente-se antes que o mande prender.
- Yerinize oturun, Bay Barksdale!
A culpa é dela! Por sua causa é que estou aqui!
Şimdi, lütfen gidip yerinize oturun.
Agora, por favor, volte para o seu lugar.
Haydi.. Yerinize oturun.
Vamos, ocupem os vossos lugares.
Bayan. Lütfen yerinize oturun ve sessiz olun.
Minha senhora, vou ter de lhe pedir para ocupar o seu lugar e baixar a voz por favor.
- lütfen yerinize oturun.
Vice-Chanceler, por favor, retorne ao seu lugar.
Buna aşina olmayanlarınız için yerinize oturun, çenenizi kapayın ve maça odaklanın.
Para os novatos... sentem-se bem caladinhos e concentrem-se.
Bayanlar ve baylar, lütfen yerinize oturun.
Senhoras e senhores, façam o favor de se sentarem.
Bay Vaughn yerinize oturun.
Sr. Vaughn, sente-se.
- Yerinize oturun.
- Tem que se sentar. - Pare esta merda de camioneta!
Yerinize oturun, efendim.
Tem de voltar ao seu lugar, por favor.
- Yerinize oturun.
- Agora vamos sentar-nos.
Oturun yerinize!
Vá para o seu lugar.
Oturun yerinize ve konuşmayın.
Sentem e não falem.
Oturun yerinize!
Sentem-se!
Şimdi oturun yerinize Bay Baktar!
Agora sente-se, Sr. Baktar!
- Oturun yerinize!
- Sentem-se.
Oturun yerinize kımıldamayın!
- Ainda não é a vossa vez. Sentem-se!
- Hayır, oturun yerinize.
- Não, senta-te.
Oturun yerinize! Oturun!
Senta-te!
- Bayım, lütfen yerinize oturun.
Sr, por favor sente-se.
oturun 1860
oturun lütfen 263
oturun beyler 24
yerine 100
yerinde 27
yerine koy 21
yerine otur 41
yerinde kal 43
yerine geç 53
yerinde olsam 100
oturun lütfen 263
oturun beyler 24
yerine 100
yerinde 27
yerine koy 21
yerine otur 41
yerinde kal 43
yerine geç 53
yerinde olsam 100