English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Ç ] / Çok yazık oldu

Çok yazık oldu translate Portuguese

164 parallel translation
Çok yazık oldu.
Muito mal isso.
Baron'a çok yazık oldu.
É uma pena o Barão.
- Çok yazık oldu gerçekten.
- lsto é uma vergonha.
Çok yazık oldu. İyi bir yarış çıkartıyordu.
Que pena, estava a fazer uma boa corrida.
Tabii, babana çok yazık oldu.
Claro que foi pena o que aconteceu ao teu pai.
Bizi terketmen çok yazık oldu, Lamia "GENETIX" te harika bir kariyerin olabilirdi.
Uma pena, Lamia, que você nos deixou.
Ona çok yazık oldu.
Foi uma pena o que lhe aconteceu.
Çok yazık oldu.
Foi uma vergonha.
Kontes Olenska'nın kocasının teklifini geri çevirmesi çok yazık oldu.
É uma pena que a Condessa Olenska tenha recusado a oferta do marido.
Gerçekten bu çok yazık oldu! Bazen gayet sıradan birisi olmayı ve seninle evlenmeyi düşünüyordu.
No entanto, lamento a morte da Kagero, foi uma infelicidade... mas por um instante, ela foi capaz... de ser uma mulher normal e fazer amor contigo, claro.
Annene çok yazık oldu, ama hiç değilse huzurlu bir şekilde gitti.
Uma pena isso da tua mãe, mas pelo menos morreu em paz.
Çok yazık oldu.
É uma pena. - Uma pena, mesmo.
Saul'un kellesinin koparılması çok yazık oldu.
É uma pena o Saul ter sido despachado.
Sokak serserileri tarafından kurşunlanması çok yazık oldu.
Era bom demais para ser morto por dois rufias.
Çok yazık oldu.
Que desperdício.
Çok yazık oldu.
Que pena.
Kerry Weaver'ın devam edememesi çok yazık oldu.
É uma pena que a Kerry Weaver não pudesse continuar.
İnsanlara çok yazık oldu.
Aqueles desgraçados...
Bu arada, Kagero'nun ölümüne üzüldüm. gerçekten bu çok yazık oldu! Bazen gayet sıradan birisi olmayı ve seninle evlenmeyi düşünüyordu
No entanto, lamento a morte da Kagero, foi uma infelicidade... mas por um instante, ela foi capaz... de ser uma mulher normal e fazer amor contigo, claro.
- Çok yazık oldu.
- É uma pena.
Çok yazık oldu.
É uma puta duma vergonha.
Son filminize çok yazık oldu.
Que lástima... o que houve com seu último filme.
Dün gelmemeniz çok yazık oldu.
Foi uma pena não ter vindo ontem.
Çok yazık oldu, ama biz başlıyoruz.
Lamento por ele, mas nós estamos de partida.
Çok yazık oldu.
É uma pena.
Gitmelerini sağla. Şey... Kalamamanız çok yazık oldu.
Faz com que se vão embora. É... é uma pena que não possam ficar.
Peder arkadaşına çok yazık oldu. Ama ağzında Tanrı'nın adı kalbinde de bir kurşunla öldü.
Que pena o que aconteceu ao teu amigo padre, mas morreu com o nome de Deus nos seus lábios... e uma bala no coração.
Çok yazık oldu. Benim için.
Infelizmente, para mim.
Çok yazık oldu.
É uma vergonha maldita.
- Çok yazık oldu.
- Sim. Que pena.
Efendi Koruyucu'yu dualarınızda unutmamanız çok cömertçe özellikle bu öğleden sonra olanlardan sonra. Çok yazık oldu..
É generoso da vossa parte incluírem o Lorde Protector nas vossas orações, especialmente depois daquilo que se deu esta tarde.
Çok yazık oldu, çünkü çocuklarla arası o kadar iyidir ki.
É uma pena, porque ela tinha muito jeito para os miúdos.
- Çok yazık oldu. Yani, siz mükemmel çift gibiydiniz.
Mas é uma pena, vocês formavam o par ideal.
Yaptığını Gloria'nın görememesi çok yazık oldu.
Pena que a Gloria não estivesse aqui para te ver.
Kuzin Leslie'ye çok yazık oldu.
A prima Leslie foi uma pena.
Çok yazık oldu.
É muito mau.
Çok yazık oldu.
- É uma pena.
Babana çok yazık oldu.
Foi pena aquilo do teu pai!
Çok yazık oldu patron.
É uma pena, patrão.
Çok yazık oldu..
Foi um desperdício.
Ülkesinden kaçmak isterken öldürüldü ve çok yazık oldu.
Ele foi morto quando tentava fugir do país. Foi uma pena.
Stacey'e yazık oldu, efendim. Spor yaparken çok özlenecek.
É uma lástima o que se passou com o Stacy.
Ne yazık ki bu telgraf şimdiden çok pahalı oldu.
" Infelizmente, este telegrama já está muito caro.
yazık oldu, çok da güzel bir pizzaydı. - Bu kim?
É pena, porque era deliciosa.
ABD'ye geleli birkaç ay oldu. Ama fizik tedavi ve bakıcılık konusunda çok tecrübeliyim. Öz geçmişimde de yazıyor.
Só estou nos estados Unidos há poucos meses, mas tenho uma longa experiência em prestação cuidados e fisio-terapia, como pode ver no meu currículo.
- Oh, çok kötü. Yazık oldu.
- Mas que pena.
Ne yazık ki, Lewis ve Clark yola çıkalı 1 hafta oldu bu yüzden zaman çok önemli.
Infelizmente, Lewis e Clark levam um avanço de duas semanas... por isso o tempo é essencial.
Aslında yazık oldu çünkü burada çok hoş duruyordu.
De certa forma, foi uma pena para nós porque era bom tê-lo aqui.
- Aslında çok yazık oldu.
- Mas é uma pena.
Yazık oldu, çok kötü.
Que pena, que maçada.
Çok yazık da oldu, Çünkü eğer işe yarasaydı... toplum üzerinde pozitif bir etkisi olurdu.
É pena, porque se tivesse resultado, talvez tivesse tido um efeito positivo na comunidade.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]