Çünkü onu seviyorum translate Portuguese
215 parallel translation
Lem ile evlendim çünkü onu seviyorum.
Casei-me com o Lem porque...
Çünkü onu seviyorum.
Porquê? Porque eu gosto dele.
Görebiliyorum, çünkü onu seviyorum.
Consigo porque o amo!
"Çünkü onu seviyorum" dedi.
"Porque o amo", disse ela.
- Çünkü onu seviyorum.
- E porquê? - Porque o amo.
Çünkü onu seviyorum, Majesteleri.
- Porque eu o amo, Alteza.
Çünkü onu seviyorum.
- Porque o amo.
Çünkü onu seviyorum.
Porque gosto dele.
Fakat gitmesine müsaade etme, çünkü onu seviyorum.
Mas não o afugentes, porque eu adoro-o.
Pablo'ya ait ne varsa sahip olmaliyim çünkü onu seviyorum.
Quero possuir tudo o que foi do Pablo, porque o amo.
Onunla evlendim çünkü onu seviyorum.
Casei com ela por amor.
- Çünkü onu seviyorum.
- Já vou! Como o amo...
Çünkü onu seviyorum.
O facto de eu a amar.
"Çünkü onu seviyorum."
Porque o amo.
Çünkü onu seviyorum.
Porque gosto dela.
Çünkü onu seviyorum.
Porque o amo.
ve ben buna son vereceğim, çünkü onu seviyorum
E eu vou fazer isso parar, porque gosto dela.
- Çünkü onu seviyorum!
- Porque o amo!
- Onu incitmek istemiyorum, çünkü onu seviyorum.
Eu não quero magoá-la, porque eu amo-a.
- Çünkü onu seviyorum.
- Eu amo-a!
Demek istediğim kırdım onu ama, benim kalbim kırıldı, çünkü onu seviyorum.
Eu queria magoar-te mas magoei-me a mim mesmo, porque eu amo-a.
Çünkü onu seviyorum.
Porque a amo.
Çünkü onu seviyorum
Porque eu amo-o.
Ben de kabul ettim çünkü... Onu seviyorum.
E aceitei porque o amo.
Çünkü onu hala seviyorum.
Porque lhe sigo amando.
Onu seviyorum çünkü birbirimize vurup incitmiş olsak da birlikte paylaştığımız onca mutluluk onca keyifli hatıralarımız var.
Amo-a porque batemos um no outro, magoámo-nos, mas também pelas mil noites que tivemos de alegria e de prazer.
Bir aralar bunu yapmayı düşündüm ama vazgeçtim çünkü onu tekmelemeyi çok seviyorum.
Vou fazer num dia destes.
Ramses beni kollarına her aldığında onu değil, seni lanetledim, çünkü seni seviyorum.
Amaldiçoei-te a ti sempre que Ramsés me tomou nos braços, e não a ele, porque te amo.
Onu hâlâ seviyorum ama bunu atlatacağım. Atlatmak zorundayım çünkü gerçeği gördüm.
Ainda o amo, mas... isso passará, tem que passar porque... vi a realidade.
Çünkü ben onu seviyorum, sense sevmiyorsun.
Porque eu o amo e você não.
Çünkü, onu seviyorum.
Vou vencer. Porque a adoro.
Çünkü, Kraliçem, onu seviyorum!
Porque eu amo a Rainha!
Seviyorum onu çünkü o ben'im, ve sadece bir taşmış gibi duruyor burada.
Eu a amo, só pelo fato de ser uma pedra.
Onu seviyorum, çünkü teknelerden hoşlanıyor.
Sim, eu amo-a porque ela não enjoa no barco.
Çünkü o benim çocuğum ve onu seviyorum.
Porque ele é meu filho e porque o adoro.
Onu buraya getirebilmek için her kuruşu biriktirdim. Çünkü onu çok seviyorum.
Poupei todos os tostões para a mandar vir, amo-a tanto.
Çünkü... Onu seviyorum, nedeni bu.
Porque... eu a amo, é por isso.
Çünkü benim arkadaşım,... onu çok seviyorum,... onun adı da şeyle başlıyor...
Porque o meu amigo, meu amigo... Eu amo-o muito, e também tem um nome com...
Çünkü... Onu seviyorum.
Porque a amo.
Çünkü o... o benim en iyi arkadaşım... ve onu seviyorum.
Porque ela... ela é a melhor amiga que já tive, e eu adoro-a.
Sen ne istiyorsan ben de onu alırım... çünkü seni çok seviyorum.
Porque quero que peças o que quiseres. Gosto tanto, tanto de ti que quero que sejas muito felizinha.
- Çünkü onu seviyorum.
Porque gosto dela...
Çünkü o harika bir çocuk ve onu seviyorum.
Ela é maravilhosa e adoro-a.
Onu seviyorum. Çünkü kalbimde atıyor.
Eu amo ternamente o seu porque em mim reina.
Çünkü o beni seviyor, ben de onu seviyorum.
Porque ele me ama e eu amo-o.
Onu elimde tutmayı seviyorum çünkü biliyorum ki bir yerlerde sen de aynı şeyi yapıyorsun.
Gosto de pegar nela... porque sei que nalgum lugar estás a fazer o mesmo.
Fakat düzeleceğine eminim, çünkü ben onu seviyorum.
Mas vamos ultrapassar isso, porque eu amo-a.
Çünkü. Ben... onu seviyorum!
Porque eu... amo-o?
Çünkü ben seni seviyorum, onu değil.
Porque eu amo-te a ti, não a ele.
Çünkü onu yatırırken bana : "Seni seviyorum dostum." dedi.
Porque quando estava a deitá-lo, ele disse-me : "Adoro-te, meu."
Çünkü onu gerçekten seviyorum.
Porque eu amo-a realmente.
onu seviyorum 468
seviyorum 294
seviyorum seni 25
çünkü 2107
çünkü seni seviyorum 120
çünkü istemiyorum 17
çünkü ben 120
çünkü öyle 26
çünkü sen 53
çünkü o 125
seviyorum 294
seviyorum seni 25
çünkü 2107
çünkü seni seviyorum 120
çünkü istemiyorum 17
çünkü ben 120
çünkü öyle 26
çünkü sen 53
çünkü o 125