English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Portuguese / [ Ş ] / Şunlara bakın

Şunlara bakın translate Portuguese

312 parallel translation
Şunlara bakın.
Isto vai ser canja.
Şunlara bakın.
Olhem para a guarda.
Şunlara bakın!
Olhem para eles!
Şunlara bakın!
20 anos de idade... e não há sangue em suas veias! Olhe para eles!
Şunlara bakın, tabakhaneye bok yetiştirecekler!
Sem cerimónias... Olha para eles... Estão com pressa!
Şunlara bakın, erkekleri var ama iki kayıp ruh gibiler.
Olha para estas que têm homem! Olha para estas almas perdidas!
- Şunlara bakın!
- Olhe para isto!
Şunlara bakın.
Até hoje.
Şunlara bakın.
Olhe para isto.
- Şunlara bakın!
Olha!
Hey şunlara bakın, kimsiniz ve Rahibimiz Getafix nerede?
Eih! Olhem aquilo.
Şunlara bakın hele! İşiniz gücünüz gevezelik!
Olhem para aquela, continua na conversa...
Aman Tanrım! Şunlara bakın!
Meu Deus, olhem para aquilo!
Şunlara bakın.
Veja isso.
- Şunlara bakın.
- Olhem para isto.
Süprüntü doldu buraya. Şunlara bakın.
Isto está cheio de lixo.
Vay be, şunlara bakın!
Ena, diversões!
Şunlara bakın.
Olhe para eles.
Şunlara bakın.
Vê-me este grupo.
Şunlara bakın.
Olhem para isto.
Şunlara bakın. Bu bizim ev mi?
Eram tantos...
Şunlara bakın.
Olhem para eles.
Şunlara bakın!
Olhe para eles!
Şunlara bakın.
- Nossa!
Şunlara bakın! Bunlar resimlerimiz! Lise ve üniversiteden kalma.
São nossas fotos da secundaria e da universidade.
Şunlara bakın.
Olhem para aquilo, rapazes.
- Şunlara bakın.
Está a comê-la.
Şunlara bakın. Baş belaları, hep kavga peşindeler.
Veja, uns arruaceiros, sempre à procura de confusões.
Şunlara bakın.
Oh, olhem para eles.
Şunlara bakın.
Olhem só!
- Olamaz. Şunlara bakın.
Não Veja só,
- Şunlara bakın!
- Olhe para eles!
Bakın şunlara.
Olha para eles.
Şunlara bir bakın.
- Foi longe daqui.
Şunlara bir daha bakın.
Dê outra vista de olhos.
Şunlara bakın, madam.
Olhe para eles, senhora.
- Bir bakın şunlara!
Apenas vejam!
Hey, şunlara bakın.
Olhem só para eles.
Şunlara bakın hele.
Cuidado!
Şunlara bir bak hele, bütün şu arabalar, helikopterden öyle gözüküyor, yolların kenarlarına saçılmışlar ve, değişik açılarda... anlarsın işte, ortalığa rastgele dağılmış bir görüntü sergiliyorlar.
Parecem ter sido deitados fora... vistos de cima. Vê esses carros? Em ângulos diferentes, como jogo de mikado.
Şunlara da bakın.
Olha só quem aqui temos...
Şunlara bir bakın.
Animo, Cole.
Daha önce hiç kılıç dövüşü görmemiştim. Keşke Germanicus burada olsaydı. Şunlara bak!
N-Nunca vi uma luta de espadas, gostava que G-Germânico estivesse aqui.
Bakın şunlara!
Vejam só, gente!
- Şunlara bakın.
- Olha.
Şunlara bakın, milyarlarcası var!
São aos milhões!
Şunlara bir bakın. Vay canına.
- Olhe para estes.
Şef, bak, karar vermeden önce şunlara bir bakmak zorundasın.
Chefe, olhe, antes de tomar alguma decisão tem de olhar para isto. Este é mapa de que lhe falei.
Şunlara bakın!
Olha!
- Şunlara bakın. - Arabayı kilitle.
E fecha o carro.
- Hayır. Altın saatler ve elmas yüzüklerim var. Şunlara bak.
Olhe aqui, campeão, I conseguiu relógios de ouro, anéis de diamante.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]