Benim için de öyle translate Russian
179 parallel translation
Benim için de öyle. - Anahtarın yanında mı?
- У тебя есть свой ключ?
Benim için de öyle.
Для меня тоже так.
Benim için de öyle oldu.
Для меня тоже.
- Benim için de öyle.
- Аналогично.
- Benim için de öyle.
- Это здорово, тебя встретить.
Ve bunu anlamak zor, benim için de öyle, çünkü annem çok güzeldi.
А некоторых вещей мне и самому не понять ; ведь моя матушка... она была такой красавицей!
Benim için de öyle ama şimdi sus.
И для меня тоже, но, думаю, тебе сейчас нужно замолчать.
Benim için de öyle.
Для меня время тоже долго тянулось.
- Benim için de öyle.
- И я согласен.
Benim için de öyle Harp Okulu öğrencisi Tolstoy!
Мне тоже, юнкер Толстой из военного училища. Императорского военного училища!
- Benim için de öyle, dostum.
- Я тоже рад, дружище.
Benim için de öyle.
- Счастливо.
Artı k benim için de öyle.
— о мной сейчас тоже несколько странные дела твор € тс €.
Onun için çok anlamlı olduğunu biliyorum. Benim için de öyle.
Это много значит для нее, но так же это много значит и для меня.
Şahsen... bu dersin sizin için zaman kaybı olduğunu düşünüyorum. Daha kötüsü... benim için de öyle.
Лично я думаю... что сегодняшнее занятие будет просто тратой вашего... и, что гораздо хуже... моего времени.
Benim için de öyle.
Для меня тоже.
Benim için de öyle.
И у меня.
Kazanmayı bu kadar çok istemenin sebebini anlamıyor olabilirim... ... ama madem senin için bu kadar önemli, benim için de öyle.
Я не понимаю, почему ты так хочешь выиграть но, если это так важно для тебя, важно и для меня.
Benim için de öyle. Ama başka şansımız var mı?
Те кто не вписываются в эти рамки, окажутся не удел
Benim için de öyle.
Я тоже.
Benim için de öyle.
ак и €.
Evet, benim için de öyle değil.
Ну, я тоже не собираюсь.
Benim için de öyle...
Для меня тоже.
Kardeşim ve benim için de öyle. İkimiz de şu anda uygun durumda değiliz.
Что касается меня и моего брата, мы оба еще не устроены.
Ben bir çocukken durumumuz öyle kötüydü ki Noel'de herhangi bir şey alsak, benim için büyük sürpriz diye ona denirdi işte.
В детстве нам так плохо жилось, что под Рождество всё казалось сюрпризом.
Benim için de öyle, hepimiz için öyle.
И я.
Öyle mi, peki benim mal varlığımın sorumluluğunu taşımak için de hazır mısınız, Bay Van Valen?
Я готов взять на себя обязанности верного супруга. Да?
Hollywood'a gidip... bir senaryo yazacaktı. Benim için de bir anlaşma ayarlayacaktı. Ama hiç de öyle olmadı.
Он собирался в Голливуд писать сценарий для какой-то феерии и он обещал устроить мне контракт с какой-то студией но всё вышло совсем иначе.
Benim için önceden nasıssa, tamamen şimdi de öyle.
Она точно такая же, -... какой она была для меня.
Benim için zevk olur. Karım için de öyle.
Мы с женой будем так рады.
- Biri benim, diğeri de suçlular için. - Öyle mi?
- Одна для меня и одна для них.
Halen de öyle, en azından benim için.
Это продолжает имеет значение, по крайней мере, для меня.
Bu benim için inanılmazbir acı, Bayan Kellogg senin abilerin ve ablaların için de öyle.
Ёто большое неуважение к твоим брать € м и сЄстрам. " миссис еллог.
Sonunda öyle bir hal aldı ki, o benim için ijiyordu, ben de onun için.
А потом, раз у ж я первым выпил за него, он выпил за меня.
- Evet senin için de öyle. George, bu benim yazarım ve eski dostum, Bob Zmuda.
Джордж, это мой сценарист и старинный друг
Benim için de öyle.
И что касается меня, то это правда, я не способен строить приемлемые отношения.
- Benim için de öyle.
Взаимно.
Women's Wear benim için de "vasat" yazsaydı, ben de öyle olurdum.
Конечно, я бы тоже был, если бы девочка на каждый день называла меня посредственным.
Bu benim için daha utanç verici bir durum, sizce de öyle değil mi?
Для меня-то всё это получилось ещё более неудобно, ведь, правда? Или нет?
- Eğer öyle olursa onlardan birisi olmama izin verme. - Sen de benim için aynısını yapar mısın?
- Хорошо это узнать, но если это произойдет, не позволяйте мне быть таким.
Benim için de öyle.
Я так же.
Benim için hiç de öyle değil, baylar ve bayanlar.
Но я так не считаю, дамы и господа.
Benim için pek de öyle sayılmaz.
Только не в моем случае.
- Büyütecek bir şey değil. - Benim için öyle. - Çünkü Rachel'ı öptüğün gece benim de Rachel'ı ilk kez öptüğüm geceydi.
- Потому что в тот вечер, когда вы поцеловались был мой первый поцелуй с ней.
İki yıl kadar önce... Junior'un ağabeyi Anton... öldürüldü, benim için çok zor ve yıpratıcı oldu. Junior için de öyle.
2 года назад... старший брат Джуниора, Антон... был убит.
Ne yani? Sana butun paranin ne icin oldugunu soracagim ve sen de yatirim yapiyorum falan diye turlu sevimlilik numaralarinla bana yutturacaksin ve sonra ben de sana "Hey, benim de biraz param var." diyecegim oyle mi?
То есть я спрашиваю, зачем деньги, а ты мне наплетёшь про какие-нибудь инвестиции... а потом я скажу : "Эй, а у меня ведь тоже есть деньги."
Benim de öyle. Benim birileriyle dostluk kurmamın sevindirici bir şey olması ve senin de benim için mutlu olman gerekirdi.
Когда меня сделали партнером, мне казалось, это должно стать хорошим началом, и ты должен был быть рад за меня.
Benim için korkutucu olduğu kadar senin için de öyle miydi?
Ну... тебе было так же страшно, как и мне?
Bence izlemek için orda olmak benim hakkım, sizce de öyle değil mi?
Я думаю это справедливо, что я буду смотреть.
Benim müşterim için de öyle. Bu çok özel bir parça.
Это особенная штучка.
Sadece benim arkadaşlarım bekar olduğu için değil tabi... onunkiler de öyle. Bu yüzden bu gece... büyük bir parti veriyoruz.
Но вот еще что - все мои подруги незамужем, а его друзья - неженаты, и сегодня мы устраиваем вечеринку...
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için yap 39
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için yap 39