Benim için değil translate Russian
2,793 parallel translation
- Benim için değil.
- Не для меня.
Benim için değil.
Не для меня.
Bazı insanlar için, bu ömür boyu süren bir fantezidir, ama benim için değil.
Я имею в виду, что некоторым людям могли бы понравиться... такие фантазии, но не мне.
Bunlar benim için değil.
Нет, это не для меня.
- Benim için değil.
- Только не для меня.
Benim için değil ama senin için bu olabilir.
Это не для меня, но с тобой оно работает.
"Lemon Drop" benim için değil.
Лимонный ликер не для меня.
Hershel için konuş, benim için değil.
Только Хёршел. Не я.
Bu meseleyi kapatmak benim için bir seçenek değil.
Я не смогу просто не думать об этом.
- Benim için de kolay değil.
Да, мне тоже тяжело с этим жить
Ama nedeni, benim için tanıdık değil.
Причина мне незнакома.
Ama kendin gibi değil de biraz daha benim gibi olmak için çaba göstermelisin.
Но постарайся больше походить на меня и меньше на себя.
Uzun bir yürüyüş olacak,... ama sen istiyorsan benim için sorun değil.
Ну, прогулка не из близких, но я не против, если вы так хотите.
Sen de benim intikamını almak için katili öldürürdün, değil mi?
- Ты бы убил убийцу, чтобы отомстить за мою смерть?
Benim için sorun değil.
Это меня устраивает.
Benim için değil.
Иначе это должен был сделать кто-то из нас.
Benim için sorun değil.
Всё нормально.
Bu da benim için, sana değil ona hocalık yapmalıyım demek.
И это значит, что я должен учить её, а не тебя.
Benim seyahatim kraliçe ya da ülke için değil, çalışma içindi.
Я путешествовал не для королевы и отечества, но для учения.
Güneşte fazla kalmak benim için pek iyi değil.
мне нельзя долго находится на солнце.
Benim için yeterli değil.
Not for me.
Tatlım, onun gerekçeleri benim için önemli değil.
Дикона. Дорогая, его оправдания меня не интересуют.
Benim hatırladığım kadarıyla da, senin için arka arkaya üç hafta dondurucu envanterini düzenledim, üstelik arabam da burada değil. Yani, belki de bu işi sen halletmelisin.
Насколько я помню, я проводил за тебя инвентаризацию морозильника три недели подряд, к тому же, моя машина не здесь, поэтому, может быть, ты займешься этим.
Kabul etmeliyim, burada olmak benim için kolay değil.
Должна признать, нелегко быть здесь.
- Bu kız- - üzgünüm ama onun ifadesi.. benim için yeterli değil.
Эта барышня, прости, её заявления для меня недостаточно.
Bunların hiçbiri benim değil. Başkası için aldım.
- Я купил это по просьбе другого человека.
Öyleyse, sadece sizin için değil, benim için de önemli bir durum.
то я должен знать.
Benim için sorun değil.
подойдет любое место встречи.
İstediğim iyilik onun için değil. Benim için. Arkadaşlarım için.
То, о чем я прошу, на самом деле, не столько для него, сколько для меня, моих друзей.
Bilgin olsun diye söylüyorum, Julia benim için taviz verilecek biri değil.
К твоему сведению - Джули не компромис
Benim için de kolay değil.
Это не легко для меня тоже, знаешь ли.
Yapman gerekeni yap. Benim için sorun değil.
Делай так, как считаешь нужным.
Benim için sorun değil.
Я не против.
Bu ilişki benim için sadece seks demek değil.
Для меня это не только секс.
Tören- - benim için önemli değil.
Ах, церемония - она для меня не важна.
Ben senin için değil, sen benim için çalışıyorsun.
Я не работаю на тебя, это ты работаешь на меня.
Bayan Rios, benim için sorun değil.
Мисс Риос...
- Benim için pek değerli değil.
- Я не такой благородный.
- Benim icin degil.
- Я нет
Burası benim için iyi değil.
Это не подходящее место для меня
- O çocuklar benim dersimi görmek için ödedi, 24 yaşındaki bir yüksek lisans öğrencisini dinlemek için değil.
Эти студенты платили не за то, чтобы выслушивать 24-летнего выпускника.
Eğer varsa, benim için sıkıntı değil.
Если ты не решишься, я пойму.
- Her şeyi kendin için değil benim için de mahvediyorsun. Çünkü bu işte biriz.
Потому что мы пакет услуг.
Anne benim için arkadaştan fazlası değil!
Энн моя подруга, не больше!
Benim için hiç kolay değil.
Это не просто для меня.
Pek de önemli değil. Benim için yani.
Это не имеет значения, по крайней мере, для меня.
Bu benim için hiç kolay değil, bilmelisin.
Знай, это не легко для меня.
Benim için büyük falan değil.
Он не слишком взрослый для меня.
Benim için işler pek yolunda gitmiş gibi durmuyor, değil mi?
Не похоже, чтобы это было очень здорово для меня, не так ли?
- Benim için bunu yaparsınız, değil mi?
Мы занимаемся важной работой. Ты сделаешь это для меня, правильно?
Şimdi, söyle bakayım oğlum bütün bu reklâm kampanyaları için gereken parayı nereden buluyorsun? Benim param değil.
Теперь ты расскажи мне, сын, где ты взял ту кучу денег на рекламу своей компании?
benim için fark etmez 98
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için yap 39
benim için uygun 18
benim için üzülme 18
benim için bir zevkti 58
benim için zevkti 116
benim için sorun değil 83
benim için farketmez 29
benim için öyle 32
benim için önemli 63
benim için yap 39