English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ K ] / Karın

Karın translate Russian

41,120 parallel translation
Partinin tadını çıkarın.
Желаю приятно провести время на вечеринке.
- Üstünüzü çıkarın ya! - Sen çıkar ulan!
- Я тоже люблю тебя, сынок.
- Sikinizi çıkarın!
Сниму-ка я свою одежду.
- Karınız bahsetmişti.
- Ваша жена сказала.
Havai fişeklerin tadını çıkarın.
Наслаждайтесь фейерверками.
Karınız ve kızınızın bulunduğu uçak çok talihsiz bir kaza geçirdi.
С самолётом, в котором были ваши жена и дочь произошёл страшный несчастный случай.
Ailenin çıkarını ve iyiliğini düşün.
Подумайте о том, что будет лучше для ваших родных.
Şirket ayrıca ; size kızınız için 75 bin dolar, karınız içinse 85 bin dolar tazminat ödemeyi kabul ediyor.
Компания так же готова вам выплатить урон в сумме $ 75,000 за смерть вашей дочери и $ 85,000 за смерть вашей жены.
Önüne engel çıkarın.
Помешай ему.
Çıkarın şu lanet çipi!
Вытащи чертов чип!
Karın olsun.
Пускай будет жена.
Şunları buradan çıkarın.
Пусть проваливают отсюда.
Kendinize bir kürek alıp kendinizi bu bokun içinden kazıp çıkarın kendinizi eğitin!
Купите себе лопату, выкопайтесь из этого дерьма и идите учиться!
Kendinizi boktan çıkarın. 29,99 dolar.
Выкопай себя из говна – 29,99.
Dougie, karını arasan iyi edersin.
Даги, ты бы позвонил жене.
Biri, karın bölgesine yediği kurşundan ötürü ölmek üzere yerde yatıyor.
Одна умирает на полу от огнестрельного ранения в живот.
Ama yanında bir kız arkadaşını getirirsen fiyat gene çıkar.
Но если приведёшь подружку - цена мигом подскочит.
Emekliliğinin tadını çıkar.
Наслаждайся пенсией...
O şeyler bağırsaklarınızı çekip çıkarır valla.
Эти водостоки могут высосать ваши кишки.
"Bi'elime geçirirsem." Karısını dövmekle tehdit ediyordu.
- Угрожал избить свою жену.
Bana ihtiyacınız olursa tavan arasında eşyaları karıştırıyor olacağım.
Если кому понадоблюсь - я на чердаке. - Ты нужен мне.
- Çakma bir gazoz firmasıyla para aklamaya çalışan ihtiyar bir kokainmansan eğer karıştırırsın tabii.
Только со старым нариком, который отмывает деньги в дебильной газированной корпорации.
Karışıklık olmasın diye belirtmemiz gerek. Tuhaf bir gelişme sonucu Deandra Reynolds, yeniden canlandırmada Maureen'i oynamadığı sürece belgesele dahil olmak istemediğini söyledi.
Дабы избежать путаницы, сразу обозначим, что в своём причудливом желании Диандра Рейнольдс отказалась сниматься в фильме если мы не позволим ей сыграть Марин в воссоздании событий.
Kolyemi çıkarır mısın?
Поможешь мне с ожерельем?
Kariyerime karışmaya başlayamazsın.
Не смей вмешиваться в мою карьеру!
İç çamaşırını çıkar.
- Сними трусики.
Bir yerden sonra durmasını söyledim ama karım işte, daha önce hayır duymamış.
Я говорил ей, что хватит, но это же моя жена, она не понимает слова "нет".
Dükkanı işletme şekli karımın vardiyaları, mülteci sorunları...
То, как он управляет магазином, из-за смен моей жены, из-за беженцев.
İki lisanın karışımı gibi görünüyor ama hangi iki lisan olduğu belirlenememiş.
Выглядит как смесь двух языков. но не удалось определить на каких.
Karım ve kızım geliyor. Evraklarının düzenli olduğunu biliyorum.
Ко мне летят жена и дочь.
Karımın seçtiği çiti ben de sevsem inanılmaz olurdu.
Если бы мне ещё нравился забор, который выбрала моя жена...
Denizin tadını çıkar ufaklık.
Наслаждайся морем, парень.
Karımın mezar kazıcılarıyla işi olmaz.
Моя жена не будет никому ничего доплачивать.
Toprak toprağa, küller küllere, toz toza karışsın!
Земля к земле, пепел к пеплу, прах к праху.
Karım ve ben kısa zaman önce toprağa verdiğin o deli ihtiyarın tehditlerine maruz kaldık ve senden tek kuruş almadan 10 yıl boyunca o çocuğa baktık.
Мы с женой присматривали за этим мальчишкой в течение 10 лет без какой-либо платы от тебя и слыша лишь угрозы от того безумного старого ублюдка, которого ты только что похоронил.
Ben kocanım ve sen de karımsın.
Я твой муж, а ты моя жена.
Anlayacağınız Solomon Coop'a gönderilecek bir mektubumuz var. Amerikalıları temsilen baştan çıkarıp mest ettiğinizi ifşa ediyor.
Есть письмо, которое мы отошлем Соломону Купу, разоблачающее то, как вы развлекаете и опьяняете в интересах американцев.
Şu kâğıt topunu açarsan, iki gün sonrasına tarihli Doğu Hindistan Şirketi'ndeki işinden çıkarılma ihbarını göreceksin.
Разверни этот комок бумаги и увидишь уведомление о твоем увольнении из Ост-Индской компании, датированное послезавтрашним днем.
Şirket bu işe karışanlarının asılacağını çoktan beyan etmiş bile.
Компания уже заявила, что всех замешанных повесят.
Ancak klorat ekler ve karıştırır, karıştırır karıştırır ve devamlı karıştırırsan insan gücüne ve vardiyaya da ihtiyacın olur.
Однако, при добавлении хлората надо мешать и мешать, и мешать не останавливаясь круглые сутки. Нужны люди для работы посменно.
Evet, menfaati için karısını öldüren iyi bir adamdı.
Да, хорошим человеком, убившим свою жену из выгоды.
Yağmuru ve batan gemiyi aklınızdan çıkarır.
Отвлекает мысли от дождя и тонущего судна.
Çamaşırları mı karıştırdın?
Где? Обыскиваешь прачечную?
Rıhtımda para ödediğim adamların karıları kedi gibi doğuruyor.
У парней в порту, которым я плачу гроши, оравы ребятишек.
Özgürlük için baştan çıkarıyor adalet için yokuşları tırmanıyor ve bağımsızlığın ışığını yakıyorum.
Ставит силок на волю, подает голосок за справедливость, зажигает фитилек свободы.
Burada kal ve güzel bir uyku çek. Yarın birlikte aramaya çıkarız.
Не ходи никуда, выспись, а утром вместе поедем искать.
Paris'in tadını çıkarıyor musunuz?
Вам нравится в Париже?
Karısını severdim ama.
А вот жена его - да.
İşinize karışmak gibi olmasın ama insan şüphe ediyor.
- Я, конечно, в ваши дела не лезу, но так и хочется спросить :
Sen-Sen demeye çalıştığın Hayalet bir karım olduğu mu?
Думаешь, я выдумал призрак жены?
En büyük korkunuzu istismar ediyor, En büyük zaafınızı açığa çıkarıyor.
Использует твои самые большие страхи, обнажает твои слабые места.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]