Olacağım translate Russian
25,388 parallel translation
Bir daha iyi olacağımı sanmıyorum.
Ничего уже не будет нормальным.
Onun gölgesi olup, iyi durumda olduğundan emin olacağım.
Я прослежу за ней, чтобы убедиться, что всё в порядке.
Bu yüzden uyandığında yanında olacağım.
Поэтому когда ты проснёшься, я буду рядом с тобой.
Ne zaman bu bitecek ve sadece bir birey olacağım?
Когда я наконец-то стану человеком?
Senin kolun olacağım, asker!
Я буду твоими руками, солдат.
Uyandığında yanında olacağım.
Когда ты проснёшься, я буду с тобой.
Ona sorabilirim ama gerçekte kime soruyor olacağım?
Я могу спросить его, но кто я такой, если задаю вопросы?
- Olacağım.
Приду.
Dikkatli olacağım.
Я буду осторожен.
Emekli olacağım demek.
Это значит, что я увольняюсь.
Nerede olacağımı bilmiyorum... Bunun nasıl bir belgesel olacağına daha karar vermedim.
Я пока не знаю, какого типа документалку снимаю.
Kamera önünde mi, arkasında mı olacağım bilmiyorum.
Хочу я быть в кадре или за ним.
Ben haklı olacağım, sen de tembel.
Я буду прав, тебе ничего не придется делать.
O yüzden dürüst olacağım, çocuk istiyorsun, ilişki istiyorsun.
Так вот, знаешь что? Я буду честным. Ты хочешь детей, ты хочешь отношений – так что прекрати винить всех вокруг и двигайся дальше.
Bu kümesin horozu ben olacağım.
Я буду петухом в этом курятнике.
Microsoft etkinliğinde olacağımı sanıyordum.
Я думал, что это мероприятие Microsoft.
- Hiç iyi değil. - Hazır olacağım.
Ты чего, Лу?
Peki, orada olacağım.
Ладно, уже еду.
Tamam, herkesi topla. Mümkün olduğu kadar çabuk orada olacağım.
Ладно, собирай всех, я приеду как можно быстрее.
kahraman olacağım.
Я буду героем.
Senin için sonuna kadar burada olacağım.
Я буду всё время рядом с тобой.
Eğer geri adım atmazsan onun avukatı olacağım.
Если не отступишь, мне придется стать ее адвокатом.
Ama ben Leonard Bailey'nin masum olduğuna inanıyorum ve hiç elde edemediği adil duruşmayı geçireceğinden emin olacağım.
Я верю, что Леонард Бейли невиновен. И я обеспечу ему справедливый суд, которого он был лишен.
- Ne? - Avukat olacağım.
Я буду юристом.
- Hayır ama gelecek çeyrek itibariyle olacağım.
Но буду со следующего квартала.
Ama iyi olacağım.
Но да, я справлюсь.
Dinle, Berkeley'deki apartman işiyle meşgul olacağım.
Слушай, я начну искать квартиру в Беркли.
Sun Mei'den enjektörlerden almam lazım. Sonra iyi olacağım.
Мне просто нужен один их тех шприцов Сун Мей и я буду а порядке.
İyi olacağım, Doc.
Я буду в порядке, Док.
Ama Eros adlı tanrıya hiç güvenmiyorsun. Dostluğa biraz güvenin olsun. Çünkü şu anda ve her zaman..... sizin dostunuz olacağım.
Но, если не доверяешь богам Эроса, вложи немного доверия в дружбу.
- Altı hafta kardeşim. Günleri sayıyor olacağım.
Я считаю дни.
Ondan sonra da, buradan sonsuza kadar kurtulduğundan emin olacağım.
А после этого я сделаю всё, чтобы он выбрался отсюда. Навсегда.
Beni bir sonraki görüşünde seninkinden üç kat daha pahalı bir takım giyiyor olacağım.
Я что, идиот? В следующий раз на мне будет костюм в три раза дороже твоего.
Evet, evimde sevdiğim kadınla beraber olduğumda normal olacağım, rüyamda onu öldürdüğünü gördüğüm adamla aynı hücreyi paylaştığımda değil.
Я буду в порядке, когда вернусь домой к любимой и не буду видеть во сне, как мой сокамерник убил её.
Hak ettiği adil duruşmaya çıktığından da emin olacağım.
И я обеспечу ему справедливый суд, которого он был лишен.
Ona nerede olacağımızı mı söyledin?
Ты ей сказала, где мы будем?
Size karşı dürüst olacağım :
- Скажу честно.
Henüz tanımıyorum ama çok güzel olacağından eminim, değil mi?
Нет-нет, пока нет, но... Я совершенно уверена, что мы подружимся. Понимаешь, да?
Asi Daxamite'ımız kilit altına alındığına göre bir sorunumuz olacağını sanmıyorum.
Теперь, когда наш заблудший даксамит за решёткой, не думаю, что могут возникнуть проблемы.
Hiç düşündün mü, hayal ettin ya da inandın mı, bir şeyin gerçek olacağına yalnızca isteyerek?
Ты когда-нибудь думала, что если представить или поверить во что-то, это может сбыться... Просто силой мысли?
Valiler? Tatlım, eğer her söylediğimi böyle soruyla cevaplayacaksan o zaman çok iyi arkadaş olacağız. Çünkü cevapları olan kişi olmayı çok severim.
— Дорогая моя, если будете всякий раз отвечать мне вопросами, из нас выйдут отличные друзья,... ведь мне нравится быть той, кто знает ответы.
Nasıl açıklayacağımı bilmiyorum ama babamın iyi olacağına inanmaya başladığım zaman, ben... - Polis memuru olmaya karar verdim.
Я не знаю, как это объяснить, но когда я поверила в то, что мой отец поправится, я я решила, что стану офицером полиции.
Geleceği tahmin edip neler olacağını söyle bakalım.
Предскажи будущее. Скажи мне, что будет дальше.
Tiksinç olacağı konusunda uyarı almıştım.
Меня предупреждали, что может тошнить.
- Orada olacağım.
Спасибо за всё.
Katkım olacağını düşünüyor mudur?
А он думает, что я могу что-то добавить?
Ama dünya beni hüküm yemiş bir suçlu olarak görecekse burada ölsem de olur. Çünkü çıktığımda da bir hayatım olmayacak. Kimse kolay olacağını söylemedi.
Но если я останусь осужденным убийцей, то мне лучше умереть за решеткой, потому что там я в любом случае не смогу жить нормально.
Hayal ettiğim tek şey ; o adam öldükten sonra benim hayatımın nasıl olacağı.
Я думаю лишь о том, как заживу, как глаза этого человека закроются.
İhtiyacım olacağını düşünmemiştim ancak, Sen buraya geldiğinden beri ayakta terapi yapıyoruz.
Я не думал, что должен, потому что мы с тобой с первого дня занимаемся психологической помощью.
- Olacağım.
Скоро буду.
Biliyorum, hayatta ne olacağı belli olmaz. Ama bazen kapıdan çıkıp etrafta otobüs olmadığını ummak lazım.
Я знаю, что жизнь полна неожиданностей, но иногда просто нужно выйти за дверь и надеяться, что тебя не собьёт автобус.