Yaptıgı translate Russian
82,321 parallel translation
Umarım Röntgen'in bana yaptığı gibi senin çalışmanla ünlü olmaya çalışmaz.
Надеюсь, ты не присвоишь все лавры себе, как это сделал Рентген.
Pekâlâ, örneklere bakmak istersin diye önceden yaptığım çizimleri getirdim.
Ладно. Я захватила своё портфолио. Можешь взглянуть на образцы работ.
Bugün yaptığın işle mi alakalı?
Вот. В смысле, твой сегодняшний клиент?
Bunu bir başkasıyla yaptığımı düşünemiyorum.
Я не могу представить на её месте кого-то другого.
- Josh, yaptığınız gibi arayabilir misin?
Позвонишь нам как только это случится?
Kayıt olduğu bir maraton için antrenman yaptığını söyledi ama o koşmaz.
Он сказал, что тренирует выпады, поскольку записался на марафон, но он не бегает.
İlk buluşmamızı yaptığımız lokantadan daha iyi bir yer olabilir mi hiç?
И где как не в винном баре, в котором состоялось наше первое свидание?
Hoşuna gitmeyen bazı şeyler yaptığımızı biliyorum.
И хотя кое-что тебе делать
Yaptığın şey...
То, что ты сделал...
Bana yaptığı buydu.
Так она сделала и со мной.
Nasıl, nerede ve neden yaptığımı bana söyledi.
Рассказала, как я это сделал, где сделал и почему.
"Nasıl, nerede ve neden yaptığımı bana söyledi."
"Где я это сделал, как я это сделал и зачем".
Bize ne yaptığını anlatman gerekmiyor, zaten biliyoruz.
Вам не нужно говорить, что вы сделали, мы уже знаем.
Yaptığını, Linda'yı öldürdüğünü söyledi.
Он говорит, что сделал это, он убил Линду.
Dedektif Greenwood, Kevin'ın evinde arama yaptığında yanmış fotoğraflar bulmuştu.
Детектив Гринвуд, когда обыскивала дом Кевина, нашла сожжённые фотографии.
Avukatlık yaptığın sürece olmaz.
Пока вы занимаетесь такой работой, как сейчас, нет.
En az 1-2 yıl bu işi yaptığını kanıtlamamız gerekir.
Нам нужно подтверждение, что вы занимаетесь этим. Хотя бы год или два.
Çocuklarım, ailem herkes gördü. 14 yıl önce yaptığım aptalca bir hata.
Мои дети, моя семья, все увидят глупую ошибку, которую я сделала 14 лет назад.
Birlikte görev yaptığım insanların çoğu öldü.
Многие мужчины и женщины, с которыми я имел честь служить.
Nerede olduğunu veya ne yaptığını bilmiyorum.
Я не знаю, где он и что он делает.
Yusef, ne yaptığını öğrenmem gerekiyor.
Юсеф, мне нужно знать, чем вы занимаетесь.
Batıda ne yaptığımızı bir tek sen anlarsın diye düşündüm.
Я думал, что если кто-то на Западе и понимает, что мы делаем, то это вы.
İsmini öğrendik, F-16 filosunda olduğunu biliyoruz. Ve Crawbury hava kuvvetlerinde görev yaptığını.
У нас есть его имя, мы знаем, что он из эскадрильи F-16, и мы знаем, когда он был на базе ВВС в Кроубери.
Pullings piçiyle ne yaptığınızı merak ediyordum.
Я ещё гадал, что вы с этим засранцем Пуллингсом затеяли. Теперь я знаю.
O akşam ne yaptığınızı anlatır mısınız?
Что вы делали в тот вечер, если помните.
Pazarlık yaptığım için onu öldürdüm.
Я убила его, потому что пошла на сделку.
Wild savaştan önce ne yaptığını anlatmış.
Уайлд рассказывал ему, чем занимался до войны.
İyi şeyler yaptığını biliyorum Emma.
Я знаю, ты делаешь много добрых дел, Эмма.
Seninle tanışmayı kabul ettim çünkü Matthew ile yaptığın işlere hayrandık.
Я согласилась встретиться с вами, потому что Мэттью и я ценим вашу работу.
Neden yaptığını anlıyorum.
И я понимаю, почему вы это сделали.
Yol ayrımlarında yanlış seçim yaptığını düşündüğü yerler.
О развилках на дороге, где выбрал не тот... конец.
Blaine ve senin bir şeyler yaptığınız yetişkin içerikli filmler.
- ( рави ) Картинки для взрослых, с тобой и Блейном.
Ne yaptığını düşünüyorsunuz?
Как думаете, что он замышлял?
Bu beynin katili yakalamak adına yaptığı bir şey söyle.
Этот мозг вообще не помогает ловить убийцу.
Kimin neyi ne zaman yaptığı saplantısını bırakabilir miyiz?
- ( лив ) Может, хватит зацикливаться на том, кто, что и когда?
Daya'nın yaptığıyla ilgili ne düşünürseniz düşünün, tek kurtuluş yolu, el ele vermek.
И как бы вы ни относились к поступку ДАйи, мы сможем выстоять только вместе.
- Yaptığından pişman olduğunu yani.
Ну, словно ты сожалеешь.
Ne yaptığını sanıyorsun?
- ( пискателла ) Какого хрена вы творите?
Eminim bana der ki... Yine kendime söz geçiremeyip bunu yaptığım için kafasız, enayi bir deli olduğumu söyler.
Уверена, МНЕ она скажет... что я тупорылая жалкая лохУшка, что снова на тебя повелась.
Mark, caddedeki şu yeni, Amerikan bistrosuna yatırım yaptığından beri ipin ucunu kaçırdım.
Я стала бочкой с тех пор, как Марк стал инвестором этого нового модного бистрО на нашей улице.
Annemin yaptığı gibi.
В точности, как делала моя мама.
Yaptığın en edepsiz şey neydi?
Какую самую грязную вещь ты совершала?
Bir sosisi ayak başparmaklarınla kaldırıp tabanlarınla masaj yaptığını düşün.
Представь, что берёшь хот дог... пальцами своих ног, а затем массируешь его своими стопами.
Yaptığınızı beğendiniz mi?
Теперь довольны?
Annem babamı aldatırken yakaladığında saç modelini değiştirir, ağda yaptırır, yeni bir far falan denerdi.
Когда моя мама заставала, эм, отца за изменой, она просто... сменила прическу, сделала эпиляцию, купила новые тени. Типа того.
Sonra da ne yaptığını bütün dünyaya göstereceğiz.
А потом мы покажем всему миру, что он натворил.
Yaptığı şeyi yargılayacak durumda değilim.
Я не в том положении, чтобы судить ее, поверь мне.
Bazen aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık oluyor ama yaptığımız her şeyin sorumluluğunu üstlenmeliyiz.
Я знаю, что иногда мы можем выбрать либо дерьмо, либо еще большее дерьмо. Но что бы мы не выбрали, мы в ответе за это.
Diaz'ı severim ama yaptığının cezasını biz çekemeyiz.
Мне нравится Диас, но мы не можем пойти ко дну из-за её поступка.
Ayrıca YIK'nın önünde domalmaktan ya da her nedense size yaptırdığı diğer pis işlerden bahsetmek de yok.
И больше никакой хуйни о том, что наклонить и взять за задницу или еще какая-нибудь ебанина которую МСС почему-то заставляла вас делать.
Sen gizli bir sığınak yaptın mı?
А ты построила секретный бункер?
yaptığını beğendin mi 27
yaptığım bu 21
yaptığına bak 22
yaptı 88
yaptın 100
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91
yaptığım bu 21
yaptığına bak 22
yaptı 88
yaptın 100
yaptım 350
yaptılar 29
yaptık 46
yaptınız mı 19
yaptın mı 91