English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turkish → Russian / [ Y ] / Yemin

Yemin translate Russian

13,560 parallel translation
Yemin ederim.
Клянусь.
Hasta değillerdi, yemin ederim.
Я не больной, клянусь.
Ben bir doktorum ve yemin ettim.
Я давала клятву.
Salaksın yemin ederim.
Идиот.
- Yemin ederiz.
- Клянемся.
Taç giyme töreninizde buna yemin ettiniz.
Вы дали эту клятву на коронации.
Beni korumaya yemin ettin!
Ты клялся защищать меня!
Yemin ederim başka birşey bilmiyorum.
Клянусь, я больше ничего не знаю.
Ve onun için senin hatıranı canlı tutmak için, hayatımı harcayacağıma yemin ederim.
И я клянусь, я проведу всю свою жизнь, сохраняя память о вас для него.
Birşeyler denersen, yemin ederim hepsini öldürürüm.
Выкинешь что-нибудь, и я обещаю, они умрут.
Yemin ederim.
Клянусь в этом.
Yemin ederim oğlumuzu koruyacağım. Böylece büyük bir kral olmak için yeterince uzun yaşayacak.
Я клянусь, я защищу нашего сына и он будет жить так долго, что станет отличным королем.
Sana daha erken söyleyebilirdim ama Athos bana yemin ettirdi.
Я бы рассказала тебе раньше, но я дала обещание Атосу.
İşimi sıfırdan kurarken bütün ailemi sağ salim getireceğime yemin ettim.
Я поклялся, что сделаю все, чтобы каждый член моей семьи справился с этим, пока я строил мой бизнес с нуля.
Yemin ederim tek derdim oydu.
Богом тебе глянусь.
Olay o noktaya gelirse, sana saldırdığını gördüklerine yemin edecek şahitler bulurum.
Значит, найду тех, кто поклянётся, что видели, как он на тебя напал.
Mezarının başında yemin etmiştim seni koruyacağım diye. Sonra Zoom seni kaçırdı. Kendimi kaybettim ben de.
Я поклялся на ее могиле, что я буду тебя защищать, а когда тебя забрал Зум, я сломался.
O kürsüye çıkıp İncil'in üstüne yemin edip yalan söyleyemem.
И я не могу под присягой, поклявшись на библии, солгать об этом.
Yemin ederim, A.D.A Denver'ı gördüm.
Клянусь, там был прокурор Денвер.
Yemin ederim!
- Я не чёртов коп!
Yemin ederim.
Богом клянусь.
- Yemin ederim asla...
Клянусь, я никогда...
Oh, babam gördüğüne yemin eti.
Отец клялся, что видел.
Yemin ederim, bilmiyordum.
Клянусь, я не знала.
- Yemin ederim.
- Клянусь.
- Kimse rüyada yemin etmez.
- Никто никогда ничего не обещает во сне.
Caleb söylememem için yemin ettirdi.
Калеб заставил меня пообещать не говорить.
Her şeyin üstüne yemin ederim ki... senatore zararı yok.
Я клянусь, я клянусь чем угодно, что они не навредят сенатору.
Yemin ederim.
Правда.
Destekler. Yemin ederim.
На нашей, клянусь.
- Daha ne istiyorlar, yemin mi edeceğiz?
Чего они от нас хотят?
Yemin ederim, yemin ederim!
Клянусь!
♪ Evet, yemin ederim ♪
♪ Да, я клянусь ♪
Yemin ediyorum.
Клянусь.
Clary, yemin ederim ki, anneni bulmana yardım edeceğim.
Клэри, я клянусь, я помогу тебе найти твою маму.
Bu kılıcın gücü adına müvekkilini dürüstlükle savunacağına yemin ediyor musun?
Силой этого меча ты клянешься защищать своего подзащитного с честностью и порядочностью?
Bay Bull, bu şahitin yalan yere yemin ettiğinin aşikar olduğunu sanıyorum.
Думаю, его пора увести с места для свидетелей и вернуться к вашему делу.
Bana onun tabutunu verdiğinde kimseye, özelikle de sana onu göstermemem için yemin ettirdin.
Когда ты отдал мне её гроб, ты заставил поклясться, что я не позволю кому-либо видеть ее, а тебе особенно.
Ama yemin ederim, beni yakalayan şey Gölge Avcısı gibi hareket ediyordu.
Но клянусь, тот, что схватил меня... двигался скорее, как Сумеречный Охотник.
- Yemin ediyorum.
Клянусь, иначе умереть мне на месте.
- Yemin ederim, Lydia söylediyse...
- Я клянусь, если это Лидия сливает информацию, я...
Şu Bumblebee'nin bizim arabamızı iki kez geçtiğine yemin edebilirim.
Клянусь, что Бамблби уже дважды пролетел мимо машины.
- Size bir yemin ettim.
— Я принёс вам клятву.
- Yemin ederim.
Клянусь.
Yemin ederim.
Клянусь вам всем сердцем.
Bir daha asla aşık olmayacağıma yemin ettim.
А я поклялся, что больше никогда не полюблю.
Sana zarar vermem. Yemin ederim.
Обещаю.
Borcunun tamamını ödeyeceğiz, efendim. Yemin ederim.
Клянусь, мы вернем всю сумму.
Evet, ateş eden kişi NZT'nin etkisindeydi ki bu da çok garip çünkü pek bir gösterge yok ama Morra'nın olay anındaki görüntülerini izliyordum ve yemin ederim ki sanki kenara çekiliyor gibi.
Да, стрелок был под НЗТ, что достаточно странно, так как не так уж много его на улицах. Но я смотрела запись Морры с этого выступления, и, клянусь, он как будто увернулся.
Yemin ederim! Ben...
Клянусь!
- Hiçbir şey, yemin ederim.
- Ничего, я клянусь.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]