English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ A ] / Another world

Another world traducir turco

1,356 traducción paralela
Then, behind that,..... there is another world?
Ve, bunun arkasında ne var,..... başka bir dünya mı?
- If we go with you to Earth..... and you cannot find another world on which we could live, we will die there.
- Eğer sizinle beraber dünyaya gidersek..... ve bizim yaşayabileceğimiz başka bir gezegen bulamazsanız, hepimiz orada ölürüz.
But the Stargate, because it can transport your people to another world entirely...
Geçidi kullanarak insanlarınızı başka bir yere götürebilirsiniz...
This woman fell into the deep blue sea and she found herself in another world.
Bir kadın denizin derin sularına düşmüş ve kendini başka bir dünyada bulmuş.
- That it's another world.
- Bu başka bir dünya.
In the deep sea, there are animals so new to us and so strange, it's as if we are in another world,
Derin denizde bize yeni ve tuhaf gelen o kadar hayvan çok var ki, sanki bambaşka bir dünyada gibiyiz.
That vision was a message sent to me from another world.
Gördüğüm hayal, öteki dünyadan bana gönderilmiş bir mesajdı.
Harry these are organisms from another world.
Harry... bunlar başka bir dünyaya ait organizmalar.
"Along with other Warsaw Pact states, we have promised to do everything to stop militarists provoking another world war from German soil."
Varşova Anlaşması'nda itilaf devletlerine yeni bir dünya savaşına sebep olacak Alman militarist provokasyonlarına engel olacağımızı belirtmiştik.
My people have crossed the seas in search of another world.
Halkım başka dünyaları bulmak için Kastilya'dan denizlere açıldı.
Not only had Massimo lover, but even another world!
Massimonun sadece sevgilisi yokmuş, apayrı bir dünyası da varmış!
He lived in another world.
Başka bir dünyada yaşıyordu.
- I'll see you in another world.
- Diğer dünyada görüşürüz.
Later, when I moved to Belgrade, I felt uneasy seeing some phony reggae band, trying to copy the black Jamaican sound, which is another world and has nothing to do with where we live.
Sonradan, Belgrad'a taşınınca başka bir dünyadan olan yaşadığımız yerle alakası olmayan Jamaika müziğini taklit eden bazı regae grupları beni huzursuz etti.
... beyond the speed of light and then we enter in another world.
... bir başka dünyaya geçileceği öne sürülüyordu.
Even when you are a good man in this world, there is a far better one in another World.
Daima daha yüksek bir dağ, daha uzak bir ufuk vardır!
- It's from another world.
- Bildiğin hiçbir dünyadan değil.
But this block is like another world.
Ama burası farklı bir dünya resmen.
He's gonna be born in another world.
Başka bir dünyada doğacak.
Another world once destroyed themselves because we shared technology with them.
Başka bir gezegen, teknolojimizi onlarla paylaşmamız sonucunda kendisini yok etti.
You're looking at a wormhole connecting this Stargate to another identical one on another world 42,000 light years from Earth.
Bu geçidi dünyadan 42.000 ışık yılı uzaktaki.. .. başka bir tanesine bağlayan bir solucan deliğine bakıyorsun.
- The chance to move to another world.
- Başka bir dünyaya gitme şansı.
- Your parents came from another world. - Yeah.
- Annen ve baban buraya başka bir dünyadan geldiler.
Another world or time.
Başka bir dünyadan ya da, Zamandan.
I'll tell you, it's, uh... definitely, uh, another world down here.
Sana söyleyeceğim, şey, ah... kesinlikle, ah, burda başka bir dünya var.
There is another world. - No.
Başka bir dünya var.
"well on his way to another World Series title."
"tekrar şampiyonluk yolunda ilerliyor."
Are you saying that the killer is an evil spirit or some kind of something from another world?
Katil kötü bir ruh ya da ona benzer... Dünya dışı bir şey mi?
This was something from another world.
Başka bir dünyadan gelmiş bir metalden.
It's another world!
Hepsi iyi giyimli. Anlamıyorum.
If we all did what we thought, would be another world.
Gerçekten düşündüklerimizi yapsaydık, çok farklı bir dünyada yaşıyor olurduk. Ama her zaman bir şeyler düşünüp, başka şeyler yaparız. Bu yüzden dünya bu halde.
It's true, she tends to live... ln another world.
Doğru, başka bir dünyada... kendi dünyasında.
Feels like another world.
Sanki başka bir dünyaymış gibi orası.
Guys, seeing real ballet live, it's like another world.
Millet, gerçek bir baleyi canlı izlemek, sanki başka bir dünya gbi.
And now you're going to bring another kid into the world.
Ablam bana hala çok iyi bakıyor.
Oh, good. Now for another chapter in "The World According to Seamus Harper".
Tanrım. "Seamur Harper'a göre Dünya" dan bir bölüm daha.
Ah, I don't think the world needs another hero.
Dünyanın bir başka kahramana ihtiyacı olduğunu sanmıyorum.
♪ I think I'm on another world with you Where are your spikes?
Çivilerin nerde?
You won't believe it, but after another aimless, hopeless world tramp, the best of the worst has visited us once again...
Buna inanmayacaksınız, ama bir başka amaçsız, umutsuz bir dünya seyahatinden sonra, Kötülerin en iyisi bizi bir kez daha ziyaret etti...
The souls have no choice but to ooze into another realm, that is to say, our world
Ruların tercihi yoktur başka bir boyuta geçmekten başka, bu da bizim dünyamız oluyor
I grew up in a dangerous world of one gamble after another everything always veering to the right.
Sıkıntıların birbirini izlediği tehlikeli bir dünyada büyüdüm dönemin siyaseti sağa kaymıştı.
A person from one world can't date somebody from another?
Farklı dünyalardan gelenler birbiriyle çıkamaz mı?
One way or another, after tomorrow the world's gonna be a different place for me.
Öyle ya da böyle dünya benim için artık farklı bir yer olacak.
Just another day in a broken world.
Bu bozuk dünyada bir gün daha.
It was a different world, another universe.
Farklı bir dünyaydı, başka bir evren.
On another planet, cut off from our world, trying to stay alive.
Başka bir gezegende, dünyandan uzak, hayatta kalmaya çalışmak.
He's in another world :
Ama devamlı olarak kim olduğunu hatırlatmam gerekiyor. Hala 40 yıl önceki Küba maçında. O başka bir dünyada yaşıyor.
Well, of course, there's no murders here because there's only 70,000 people and it's the kissing capital of the world. So I went down the river to another Canadian city that was five times as large as Sarnia :
70 bin kişinin yaşadığı bu şehir "Dünyanın Öpüşme Başkenti" ydi.
But we always think one thing and do another, that's why the world is as it is.
... düşünüp, başka şeyler yaparız. Bu yüzden dünya bu halde.
As far as he's concerned, murder is just another way to separate himself from the Calvins and Ralphs of the world.
Ona göre cinayet, kendini dünyadaki Calvin'lerden ve Ralph'lerden ayıran bir şey. - Calvin ve Ralph mi?
So you're one of those. Just another screwed-up gay kid trying to remake the world in his image. Yep.
- Demek sen de onlardansın.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]