But what about us traducir turco
316 traducción paralela
But what about us?
Ya bizim durumumuz?
But what about us?
Ya biz?
- l know it's a good life... and I know it's a healthy life... and I know he'll be able to see the world and have a wife in every port... and keep on calling everybody "sir," but what about us?
- İyi bir yaşam olduğunu biliyorum dünyayı göreceğini, her limanda bir sevgilisi olacağını ve herkese "efendim" diyeceğini de biliyorum, ama ya biz?
Yeah, but what about us?
Ya biz?
But what about us?
Peki ya biz ne olacağız?
But what about us?
Peki biz ne olacağız?
But what about us?
- Peki ya biz?
All right, you're not thinking about yourself, but what about us?
Pekala, kendini hiç düşünmüyorsun. Ya bizi..?
But what about us?
Peki ya biz?
That's well and good for him, but what about us?
Bu onun için epey güzel bir şey ama biz ne olacağız?
- But what about us?
- Peki bize ne olacak?
But what about us?
Ama ya biz?
But what about us?
- Hayır... hayır, ama peki ya biz?
But what about us?
Ama bize ne olacak?
Well, he told us to tell you all about the - the birds and the - the lilacs - you know, flowers - and the-the blue skies... and, uh, the love what comes but once -
Bize sana şeyi söylememizi kuşları, leylakları bilirsin işte, çiçekler ve mavi gökyüzü ve aşkı...
bourgeoisie, I'm afraid, but I think you'll find a few of us who still really care about what's happening in the, er... haut monde.
Ancak hala yüksek sosyetede neler olup bittiği ile ilgilenen birkaçımız var.
I know what you're thinking about, Mother, but you're more than welcome with any one of us.
Ne düşündüğünüzü biliyorum anne fakat başımızın üstünde yeriniz var.
It's hard on all of us, Mr. Cotton, but what about poor Miss Manson?
Bu hepimiz için zor, Bay Cotton, özellikle zavallı Bayan Manson için.
But, Johnnie, you haven't told us what this is all about.
Ama, Johnnie, bize bütün bunları hala açıklamadın.
We did it so we could be together, but instead of that it's pulling us apart. - Isn't it, Walter? - What're you talking about?
Bunu beraber olmak için yaptık, ama aksine bu bizi ayırıyor.Öyle değil mi Walter?
- It's a challenge to all of us... but that's what the theatre's about :
- Hepimiz için bir mücadele bu ama tiyatro da budur :
But from now on, tell us exactly what you know about this man and exactly what happened last night.
Ama şu andan itibaren, bu adam hakkında bildiğiniz her şeyi ve dün gece tam olarak neler olduğunu söyleyin.
Patty is touchy about what I'm going to show you but she loves this land as all of us Rogers do.
Patty, sana göstereceğim şey konusunda biraz duygusal ama bu toprağı, bizim kadar seviyor. Bu kadarını biliyorum.
But what about those of us living in that valley?
Peki ya o vadide yaşayan bizler?
But what about the rest of us, if this place is closed down?
Ama burası kapanırsa diğerleri ne yapar?
Look, it's all very well us talking like this, you know, like it was a game, but I wish you'd tell me what it's all about, because, honest to God, I just got out of bed,
Bak, bu şekil konuşmamız pek hoştu,.. ... yani, oyun oynuyormuş gibi, ama bana olan biteni anlatmanı isterdim,.. ... çünkü Tanrı şahidim olsun, daha yataktan henüz kalktım,..
- But what about the rest of us?
- Peki ama ya geride kalanlar?
Say what you want about us, but I can't forgive an insult to Toyotomi.
Bizim hakkımızda istediğini söyleyebilirsin ama Toyotomi'ye yapılan bir hakareti affedemem.
- But what if they ask us about..?
- Ya şeyi sorarlarsa...
We were just about to tell Hero Tseng what happened to us. But Lui and Golden Demon came with their men.
onlara..... olanları anlatacaktık.
I don't care about the guy, but I'm not sure what's best for us.
Bu tiplere hiç önem vermem Fakat neyin bizim için daha iyi olacağını bilemiyorum.
But what is said about us in our lives is not always what history says.
Ama yaşarken hakkımızda söylenen şeyler tarihin söylediği şeyler değildir her zaman.
Yeah, but what about all of us who are under 20?
Peki biz 20 yaşın altındakiler?
I mean, sure there's a maniac stalking us, but what about all these nice people and the raw beauty that is Poppy's?
Yani, tabii ki bir manyak bizi takip ediyor ama bu iyi insanlar ve Poppy'sin işlenmemiş güzelliği ne olacak?
Oh, but tell us, Mr. Slade, what is today really about?
Peki söyler misiniz Bay Slade bu yarışmanın amacı ne?
I'm sorry about what happened... but I know it's wrong for us to be together... even though I love you.
Böyle olduğu için çok üzgünüm. Fakat biz, birbirimize göre değiliz. Seni sevmeme rağmen.
I can understand how they wouldn't let in those wild jungle apes, but what about those really smart ones who live among us, who roller-skate and smoke cigars?
Vahşi Gorilleri Cennete almamalarını anlarım Fakat zeki olup bizimle birlikte yaşayanlara Paten yapıp sigara içenlere ne olacak?
They'll pat us on the head and say, " Well, what you know about Universe is pretty much correct. You got at lot to learn yet, but you are doing fine.
Kafamızı okşayarak şöyle derlerdi, " Eh, Evren hakkında bildiklerinizin neredeyse tamamı doğru öğreneceğiniz daha çok fazla şey var, ama iyi gidiyorsunuz.
But there is one source of computer advancement, one thing that's been going on in the development of the computer, which just might give us a clue about what happened with the brain.
Ancak bilgisayarların kaynağıyla ilgili, bilgisayarların geliştirilmesinde kullanılan bir ilerleme var ki beyinde ne olup bittiğine dair bize bir fikir verebilir.
Listen, I haven't told this to anybody but I've been thinking about what's been happening to me lately, to us lately and I'm gonna stop saying The Nation of Islam's behind this.
Dinle, bunu kimseye söylemedim son zamanlarda bana olanları düşünüyorum, bize olanları "bunun ardında İslam ulusu var." demeyi bırakacağım.
However much we may have differed with him or with each other about him and his value as a man let his going from us serve only to bring us together now consigning these mortal remains to earth the common mother of all secure in the knowledge that what we place in the ground is no more now a man but a seed which after the winter of our discontent will come forth again to meet us.
Daha ne kadar ondan farklı düşünebiliriz insan olarak değerini görmezlikten gelebiliriz. Bizden ayrılırken tek amacı bizi bir araya getirmekti. Bu fani kalıntıları toprağa verirken yere ektiğimiz bu şeyin bir insan değil bir tohum olduğunu biliyoruz.
I realize that you're not a - a person in the the strictest sense of the word, but... No, maybe you're right about that too, you know, maybe what's what's wrong isn't it's not us!
Katı bir biçimde düşündüğümde, senin bir kişilik bile olmadığını görüyorum ama belki bu konuda da haklısın, belki de yanlış olan biz değiliz!
Well, there is the son about what the Pritchard talked to us, but only we have his word confirming that.
Ama onun sözünden başka delilimiz yok.
Yeah, but wh-what about us?
Evet, ama ya biz?
But what gets to me the most is, instead of crying about it, he's out there with a big old smile blowing fish faces at us.
Ama her şeyden önemlisi, bunun için ağlamak yerine, dışarıda durup bize komik suratlar yapıp gülümsüyor.
Lord, we also ask that You help us remember... what the holiday season is all about. And help us to try and not to take each other for granted... - Must be because I had - but to try to do Thy will always.
Tanrım, senden ayrıca bayram günlerinin anlamını... hatırlamamıza ve birbirimizin... kıymetini bilmemize yardım etmeni diliyor... ve emirlerine uyan kullarından olmak istiyoruz.
But, based on what you've told us I don't think you have anything to worry about.
Ancak endişelenmenizi gerektirecek bir sonuç çıkacağını sanmıyorum.
B'Elanna, I know this is a pretty bizarre situation- - probably not what either one of us had in mind- - but it's too late to worry about that now.
B'Elanna, senin için tuhaf bir durum olduğunu biliyorum- - muhtemelen, bizden birisi aklında bile değildi- - ama bunu düşünmek için artık çok geç.
- That would save us but what about the ships supposed to meet us there?
- Biz kurtuluruz ama ya bizimle buluşmaya giden gemiler?
But I can't stop thinking about what it cost us and how much work is still ahead of us.
Yine de zaferimizin bedelini ve yapmamız gerekenleri düşünmeden edemiyorum.
No, sir, you didn't, but what can you tell us about these murders?
Hayır, efendim, demediniz, ama bu cinayetler hakkında ne söyleyebilirsiniz bize?
but what 850
but what about 35
but whatever 187
but what can i do 75
but what are you doing here 40
but whatever happens 27
but what are you doing 45
but what can we do 24
but what can you do 52
but what happened 52
but what about 35
but whatever 187
but what can i do 75
but what are you doing here 40
but whatever happens 27
but what are you doing 45
but what can we do 24
but what can you do 52
but what happened 52