Get out there traducir turco
11,780 traducción paralela
Get out there and end this!
Oraya git ve bu işi bitir.
You gotta get out there and meet some friends... and take a Pilates class, have some fun.
Dışarı çıkıp birkaç arkadaş edinmeli pilates sınıfına yazılmalı, biraz eğlenmelisin.
Every time I get out there, something happens to bring me down.
Ben her çıktığımda Orada, beni aşağıya düşüren bir şeyler var.
Claire, Doc, get out there.
Claire, doktor, oraya gidin.
Ain't nobody gonna hold his hand when he get out there in the world.
Hayata atıldığında kimse elinden tutmayacak.
And when you get out there in the alley, you can forget about this house, see.
Ve o sokağa çıktığın an bu evi unutabilirsin.
I want to get out there.
Buradan çıkmak istiyorum.
I think it sounded crazy out there, so I suggest you get out there, do you fucking job like you get paid to, and see what the hell is going on.
Sanırım orada delirmiş gibi geldi. Bu yüzden oraya çıkmanızı öneriyorum, Para ödüyormuş gibi işini yapıyorsun
I just... How did he get out there?
Orada nasıl kalmış ki?
So, get out there, and play like you mean it.
Tamam, Çıkın hadi, nasıl oynanacağını gösterin.
Get out there!
Hadi yürüyün!
Get out there, get out there.
Koşun, hadi, hadi.
Get out of there! Nobody goes in the booth, all right?
Hiç kimse stüdyoya girmeyecek, tamam mı?
Get out of there, right now!
- Derhal çık oradan!
Come on, Ethan, get out of there, come on.
Haydi, Ethan, çık artık şuradan, haydi.
Get out of there!
İn oradan!
There's no way to get out.
Dışarı çıkmanın bir yolu yok.
Get something from in there and put this shit out.
Ordan bir şeyler bul ve şu boku dışarı at.
Get stuffed. There's nothing out there could take us.
Hiçbir şey bizi alıkoyamaz.
I need you to get your bearded lady-face out there right now.
O yüzden Ghantt o anadan doğma sakallı suratını derhal dışarı alayım.
Get out of there, honey.
Hadi çık dışarı tatlım.
Get out of there!
Lütfen çık dışarı!
So, you go out there and you get a warrant, and you come after the money that I will be using to keep a roof over my daughter's head.
Yani oraya gidip izin belgesi çıkartırsın ve sonra kızımın başını sokacağı bir çatı için kullanacağım paralar için geri gelebilirsin.
Get up there and check it out.
Kalk ve şuraya bak.
- Get out of there now.
- Hemen çıkın oradan.
Get out of there, James T.
Çık oradan James T.
You just gotta get back out there.
Tekrar piyasayı kolaçan et.
How do we get him out of there?
Onu oradan nasıl çıkartacağız?
She could get him out of there.
Onu oradan çıkarabilir.
Where you go to Vegas and you dress up as a prostitute... And you go out and there's a contest... To see who can get the most money from a John...
Vegas'a gidip fahişe kılığında sokağa çıkıp... bir müşteriden en fazla parayı... kim kapacak diye yarışıyorsunuz.
Get back out there, and remember, you can do anything...
Evine dön ve hiç birşeyi unutma, istersen her şeyi yapabilirsin...
Ratchet, you have to get out of there now!
Ratchet, hemen oradan çıkın!
Get out of there.
Oradan çıkın.
You hang in there, we'll get out of here very soon, I promise.
Sık dişini, yakında buradan çıkacağız, söz.
Daisy, you have to get back out there.
Daisy, yeniden ortaya çıkmalısın.
I just had to get out of there for a while.
Bir süre buralardan uzaklaşmam gerekti.
I could get in and out of there so quickly.
Hızlıca girip çıkabilirim.
Get out of there!
Oradan git!
Get Anna out of there.
Anna'yı oradan çıkarın.
# Then when I get there Pull out my chest hair
Oraya gittiğimde de Göğüs kıllarımı çekebilirsin
We must get out, there is the exit on the third floor.
Buradan çıkmamız gerek, üçüncü kata çık.
It's gonna get pretty photogenic out there.
Oldukça fotojenik olacak.
Get those first-aid kits up to the bow and get some extra life jackets out there.
İlk yardım setlerini pruvaya çıkartın ve fazladan can yeleği hazır edin.
There's no way to get a real count out here, Sully.
Burada tam bir sayım imkansız, Sully.
I have a contact there. We go there, we wait it out and we get an extraction.
Oraya gideriz, bekleriz, ardından da tahliye ediliriz.
Jade's gonna chop it up, break it down, get it out there.
Jade tamamını hâlledecek.
- How are you supposed to move the shit if you don't know how to break it up and get it out there?
Eğer bu boku nasıl hâlledeceğini bilmiyorsan neden bulaştın ki?
Charles, get out of there.
Charles, çabuk çık.
All right, kiddo. There's enough light for us now. Let's get you out of here.
Pekâlâ ufaklık, bu kadar orman yeter, buradan gidiyoruz.
Get out of there!
Çekil oradan!
Mum, get out of there.
Anne çık oradan.
get out 8488
get out of my way 689
get out of my face 124
get out of the way 1005
get out of jail free 65
get out of here 4222
get out of my house 345
get out of my room 85
get out of bed 37
get out of my life 46
get out of my way 689
get out of my face 124
get out of the way 1005
get out of jail free 65
get out of here 4222
get out of my house 345
get out of my room 85
get out of bed 37
get out of my life 46