I'm great traducir turco
13,305 traducción paralela
I don't know why you're so worried'cause he's a great fighter.
Niye bu kadar endişelendiğinizi anlamadım çünkü harika bir boksör o.
I believe a few weeks'proper care will be of great benefit... to your career.
Birkaç haftalık düzgün bakımın büyük fayda sağlayacağına inanıyorum... Kariyerine.
But I have to look great.
Ama mükemmel görünmek zorundayım.
I'm doing great.
Harikayım.
I'm going to the Great Beyond, motherfuckers!
Harika Ötesine gidiyorum, anasını siktiklerim!
I'll tell you exactly what happened in the Great Beyond... -... you dumb, red piece of shit! - What the f...?
Sana Harika Ötesi'nde neler olduğunu aynen anlatayım seni gerizekalı, kırmızı bok çuvalı!
And what I currently care about is that I have been... completely and utterly fucked out of being in the Great Beyond.
Şu an tek umursadığımın şey tamamen ve sapına kadar ayvayı yemiş ve Harika Ötesi'nde olmayı istiyor olmam.
All I did was ask what happens... in the Great Beyond.
Neden beni öldürmeye kalktınız? Tek yaptığım...
There is a Great Beyond without you... and I'm gonna go there and fill myself with something else!
Sensizde Harika Ötesi olabilir oraya gideceğim ve içimi başkasıyla dolduracağım!
I'll write you a great book.
Sana harika bir kitap yazacağım.
I'm sure you have wonderful cubicles and great carpeting, but I've done those tours before.
Eminim harika hücrelere ve harika halılara sahipsiniz, Ama daha önce bu turları yaptım.
I'm great.
Harikayım.
I've done it... we're great!
Bunu başardım... Harikayız biz!
No, no, I'm having a great time.
Ne? Yok, çok eğleniyorum.
But I already figured out how great you are.
Ama senin ne kadar harika olduğunu anladım artık.
My life is going great right now, so I don't know if you think my life isn't going great because I am fine.
Şu an hayatım harika gidiyor, yani nasıl düşündün emin değilim hayatımım pek iyi gitmediğini ama iyiyim.
So I don't need you telling me that my life isn't going great but if I have time tonight, I'll check my calendar and make sure that I have time.
Bu yüzden bana hayatımın pek iyi gitmediğini söylemene ihtiyacım yok ama bu gece vaktim var mı, ajandama bir bakarım ve zamanım olduğundan emin olurum.
- I'm havin'a great time now, Bernie!
- Aman ne eğleniyorum Bernie!
Mr. President, I can't tell you what a great honor...
Sayın Başkanım, bunun ne kadar büyük bir onur olduğunu...
Mr. President, I've shown you these photos because I am deeply concerned about the direction our great nation is taking.
Sayın Başkanım, size bu fotoğrafları gösterdim. Çünkü yüce ulusumuzun istikameti hakkında derinden endişeliyim.
It is with great pleasure tonight that I introduce the architect of our ancient order's future.
Bu gece büyük bir zevkle sizlere eski düzenimizin geleceğinin mimarını tanıtacağım.
All those stories about my mom and dad... and how great they are, I made them up.
Annem ve babamla ilgili anlattığım o harika hikâyelerin hepsini uydurdum.
I'm doing great.
Harika hissediyorum.
"I was an ambitious young warrior leading a great army."
Büyük bir orduya kumanda eden, hırslı, genç bir savaşçıydım.
I'm doing really great.
Gerçekten harika yapıyorum.
Sometimes I dream that I am great And still live with my mother.
Bazen her şeyin muhteşem olduğunu ve annemle yaşadığımı hayal ediyorum.
But what's great is I have a purpose.
Ama harika olan benim bir amacım var.
- I have to say Andrew I'm impressed, great job.
Söylemeliyim ki bundan çok etkilendim.
I think you're a super great guy, so I have to be honest with you.
Sen çok iyi bir insansın, o yüzden dürüst olacağım.
It looks great! I'm sure he...
Harika olmuş!
If I castigate Austin, it is because my own failings are equally as great.
Austin'i azarlıyorsam, bunu çok fazla başarısızlığım olduğu için yapıyorum.
I mean, you were the one that inspired it all so really were just a great team.
Selam ufaklık, gel bakalım buraya. Bunlar da kim?
I'm applying for the second Mars mission because I want to do something great for humanity.
İkinci Mars görevine başvuru yapıyorum çünkü insanlık için iyi bir şey yapmak istiyorum.
I thought I have a great idea to surprise you with an apology, and my sincere "I'm sorry."
Gönlünü almayı ve içten özür dileklerimle sana harika bir sürpriz yapmayı düşünmüştüm.
You've built a great family home here for you and Rachel. And I'm awfully glad that I get to be a part of that. So.
Rachel'la kendine burada harika bir aile evi kurdun ve bunun bir parçası olabildiğim için çok memnunum.
I had a great thing going.
Harika bir hayatım vardı.
I work at a great agency.
Çalıştığım yer de harika.
I thought I was destined for such great things... But I may never achieve anything.
Eskiden büyük işler yapacağımı zannederdim... ama hiçbir başarıya imza atamayabilirim.
Is similar to Peter the Great, which I showed you earlier.
Daha önce gösterdiğim Büyük Peter'a benziyor, tamam mı?
It also says I'd make a great father someday, but I don't know.
Ayrıca bir gün çok iyi bir baba olacağımı da söylüyor, ama bilemiyorum tabi.
I'm sure you'll do a great job.
Kesinlikle çok iyi olacak.
- Great, I'm okay.
- Harika. Ben bulurum.
I hope you have a great day.
Umarım harika bir gün geçirirsin.
It's true I've always detested her and that before her marriage, I went to great lengths to prevent it.
Ondan hiçbir zaman hoşlanmadığımı inkar edemem evliliğine mani olmak için de oldukça büyük çaba göstermiştim.
Since the great sadness of my husband's death, I've lived in nearly perfect isolation.
Eşimin vefatının derin üzüntüsünden beri neredeyse tamamen yalnız bir hayat yaşadım.
Left to ourselves, I had no great difficulty in convincing him I was justified.
Aramızda kalsın, haklılığım konusunda ikna etmek için fazla çaba gerekmedi.
In this, I believe, you take after your mother, who knows a great many things.
Sanırım, bu konuda, annene çekmişsin
I think it's great when you do it, I love that... but I think I've heard it all before.
Bunu yapmak çok güzel, çok hoşuma gidecek. Bunu ilk ben duyurmalıydım.
I'm not sure why Brazilian women are so great.
Brezilyalılar için bu ne kadar harika?
After the Great Deluge, when the angels took the mortal woman, I was Desire.
Büyük tufandan sonra, melekler ölümlü kadını alıp götürdüğünde, adım Desire oldu.
Now I'm always respectful of the fact that this is a great predator and certainly, if it wanted to, could take me out very easily.
Bunun muazzam bir yırtıcı olduğu gerçeğini kabul ediyorum. Ve istese beni kolaylıkla saf dışı edebilirdi.
great 25235
great job 528
great minds think alike 42
great stuff 65
great to see you again 26
great to meet you 111
great to see you 248
great scott 63
great shot 34
great work 234
great job 528
great minds think alike 42
great stuff 65
great to see you again 26
great to meet you 111
great to see you 248
great scott 63
great shot 34
great work 234
great song 31
great guy 76
great minds 35
great idea 483
great party 136
great day 31
great news 351
great place 25
great meeting you 24
great man 24
great guy 76
great minds 35
great idea 483
great party 136
great day 31
great news 351
great place 25
great meeting you 24
great man 24
great game 51
great job today 19
great show 88
great seeing you 38
great khan 37
great speech 37
great king 30
great talk 24
great plan 56
great story 54
great job today 19
great show 88
great seeing you 38
great khan 37
great speech 37
great king 30
great talk 24
great plan 56
great story 54