I got a job traducir turco
2,730 traducción paralela
When I graduated, I got a job... at a massive public relations company called Burson-Marsteller.
Mezun olduğumda Burson-Marsteller adlı büyük bir halkla ilişkiler firmasında iş buldum.
I got a job offer.
İş teklifi aldım.
Obviously he had to pay for that, but he tightened up security, so we needed someone on the inside and a local like me wouldn't have stood a chance, so I got a job as a Russian.
Açıkçası, bunu ödemeliydi ama güvenliği arttırdı. İçeriden birini bulmalıydık ve yerel birinin şansı yoktu. Böylece işe Rus olarak başladım.
My heart's not in this, but I got a job to do.
Her ne kadar içim el vermese de bunu yapmak zorundayım.
I got a job as assignment (? ) producer for Channel 13 News.
Kanal 13 Haberlerinde haber yazari olarak çalisiyorum.
I got a job interview tomorrow.
Yarın iş görüşmem var
"Dear Hank, I got a job as a walking womb"?
"Sevgili Hank. Ayaklı rahim olarak bir iş buldum" mu?
I got a job at that casino and waited.
O kumarhanede bir işe girip bekledim.
I got a job making book for a numbers guy.
Bahisçi bir adam için kayıt tutuyordum.
I wanted to let you know, that I got a job.
Bilmeni istiyorum, bir iş buldum.
I got a job.
İş buldum.
I got a job that might interest you.
İlgini çekebilecek bir iş var.
I got a job, Stan.
İşe girdim, Stan.
- Besides, I got a job. - Hmm?
Ayrıca, bir işim var artık.
All I got are these muscles. - You got a good job.
Benim sadece kaslarım var, seninse iyi bir işin.
Well, I was on my way, saw a shop, got a job, you got to live in the moment, Craig.
Tam yoldaydım, bir mağaza gördüm, iş buldum, anı yaşamalısın Craig.
I got the job offer from USA that I was expecting for a long time.
Amerika'dan uzun zamandır beklediğim bir iş teklifi aldım.
He didn't give me the details. I got offered a job in New York heading up a terrorism task force.
New York'tan teklif aldım, bir terörle mücadele biriminin başına geçmem istendi.
You... all right, I got a job.
- Tamam, elimde bir iş var.
I've got a job opportunity that I'd like to discuss with you.
Sizinle tartismak istedigim bir is firsatim var.
I was just saying, I got a new job.
Sadece yeni bir iş buldum diyordum.
I heard you got a real job.
Gerçek bir iş bulduğunu duydum.
I got a nut job running around the city with a dirty bomb, who's already tried to kill us, and you haven't weighed in on this.
Çatlağın biri şehrin o yanından öbür yanına radyoaktif bomba ile dolanıyor, bizi öldürmeye çalıştı hatta ve senin umurunda bile olmuyoruz.
A guy doesn't quit a job till he's got another one lined up and I don't want to go back to being self-employed.
Bir adam başka bir iş bulana kadar şimdiki işinden ayrılmaz ve tekrar serbest çalışan olmak istemiyorum.
Although I got to admit, he did a nice job redecorating the place.
Yine de kabul etmeliyim ki evi yeniden dekore ederek iyi iş çıkardı.
I've got a job interview.
İş görüşmesine gideceğim.
I could have got a regular job.
Düzgün bir işe girebilirdim.
I've got a special job for you.
Senin için çok özel bir görevim var.
The way I see it, Sammy, you've got this woman and you've got this job and the sneaking around...? It's not much of a five-year plan.
Böyle gelecek planı mı olur?
I just got him a job with my brother-in-law and he's in a regiment now.
- Bilmiyorum. Abimin eşinin yanında ona bir iş ayarladık, mutfakta çalışıyor.
I've got a job. A career. A life.
Burada bir işim, kariyerim, hayatım var.
- "I've got a job interview, the manager call center at Sultry and..."
"Bir iş görüşmem var. Yönetici pozisyonu."
I got a lead on a job as a personal assistant.
Birinin asistanı olarak çalışabilirim.
I got an afterschool job working for Mr. Schoen, a Jewish gentleman, who ran a fancy dress shop over on Charles Street.
Okuldan sonra Bay Schoen adında Charles Sokağı'nda giyim mağazası işleten Yahudi bir adamın yanında çalışıyordum.
Yeah, I got tons of time, this job's a joke.
Evet, bombosum. Bu is saka gibi adeta.
You're supposed to be fixing me, and I got to tell you, doc, you're doing a pretty crappy job at it.
Beni düzeltiyor olman lazımdı. Sana şunu söyleyeyim doktor. Kötü bir iş çıkarıyorsun.
I'm glad to know we've got a man like you on the job. Ease your way into it.
Böyle bir işte senin gibi bir adamımızın olduğunu bilmek güven veriyor.
I think we got a job for you.
Sanırım sana göre bir işimiz var.
I got a job and you do not say anything.
İş buldum dedim, hiçbir şey söylemedin.
I've got a job interview in Kaslo in 45 minutes.
45 dakika sonra bir is gorusmem var.
How am I even supposed to do this job? I've got two lousy cars, I've got a useless deputy.
İki tembel polisim ve bi'ise yaramaz yardımcım varken benden nasıl isimi dogru durust yapmamı bekliyorlar?
I had some dark days in my teens, but the Army got me together, and now I have a good job, and I know in my heart that I am ready to take care of Olivia now.
Ergenliğim karanlık bir dönemdi, ama askerlik beni kendime getirdi, şimdi iyi de bir işim var, ve gönülden biliyorum ki Olivia'ya bakmak için hazırım.
See, I got a sweet new job at a nonprofit. We build wells.
Kar amacı gütmeyen bir şirkette işe girdim.
Look, I even got a new construction job.
Şimdi yeni bir inşaat işim var.
That's sweet! But unless you're gonna make it worth my while every day, I've got a job to keep.
Çok hoş ama çalışacak bir işim olmazsa, her gün bana ücret vermen gerekecek.
as his aide. I got to be in the room where decisions were made and I think I did a good job.
Bu soruyu Avita Jackson'a sormak isterdim, eğer SEN onun gitmesine izin vermeseydin!
Well, I was, as a registered guest,'cause my ex-best friend got me kicked off the job.
Gittim, kayıtlı bir misafir olarak çünkü eski en iyi arkadaşım beni görev dışında bıraktı.
I got a therapist, I got this job.
Bir terapistim ve işim var.
I've got a job, okay?
Bir işim var tamam mı?
Dad is gone, I've got a new job, and you guys are growing up every single second of every single day.
Babanız yok. Benim yeni bir işim var. Siz her gün, her saniye büyüyorsunuz.
There's a roomful of real women out there... and they've got real vaginae. I don't need this job, Tanya.
Bu işe ihtiyacım yok, Tanya.
i got a job offer 16
i got a job for you 36
i got a job to do 20
i got it 7988
i got you 2294
i got your back 246
i gotcha 166
i gotta go 3018
i got' em 146
i got this 1718
i got a job for you 36
i got a job to do 20
i got it 7988
i got you 2294
i got your back 246
i gotcha 166
i gotta go 3018
i got' em 146
i got this 1718
i gotta 283
i got it wrong 28
i gotta pee 85
i got to go 1926
i gotta go pee 16
i got you something 203
i got a 294
i gotta admit 71
i gotta run 199
i got your text 208
i got it wrong 28
i gotta pee 85
i got to go 1926
i gotta go pee 16
i got you something 203
i got a 294
i gotta admit 71
i gotta run 199
i got your text 208