English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / inglés → turco / [ I ] / Is he here now

Is he here now traducir turco

504 traducción paralela
- Is he here now?
Şey, onu görmek için geri geleceğim.
I've met a Doctor Johnson, is he here now?
Doktor Johnson ile görüştüm. Geldi mi bugün?
Here he is now.
Geldi.
Oh, here he is now.
İşte geldi.
Get busy now. Here he is again.
Meşgul görün, yine geliyor.
- Doc Banton, is he out here now?
- Doktor Banton? O da buralarda mı?
Now that his sister is here, maybe he'll pay up.
- Bu son defa! Şimdi kız kardeşi burada, ona borcumu ödeyeceğim.
- He isn't here now, is he?
- Şu an burada mı?
Bragana is here now, and thank God... he's still able to use his brain!
Bragana şu an burada ve tanrıya şükür... beynini hala kullanabiliyor.
Now, here is where he parked his car.
Arabasını buraya park etmiş.
Here he is now!
İşte geldi!
Here he is now.
Şu an burada.
Is he here with us now?
Şimdi burada bizimle mi o?
Now that Mr. James is here, he will act as group leader of his own recruits replacing the late Mr. Tate.
İşte Bay James de geldi o ölen Bay Tate'in yerine kendi adamlarına grup liderliği yapacak.
Here he is now.
İşte o da geldi.
Here he is now, the boss.
Artık patronun o.
Even now as we stand here... he is hurrying some poor soul to his doom... tempting him down the path of iniquity.
Şu an biz burada dururken bile o lanetine ruhlar katmaya devam ediyor ve günaha teşvik ediyor.
He is not able to leave here now.
Şu anda buradan ayrılamayacak.
Let that be understood, here and now, and let Benson also understand... that he is no longer persona grata in these precincts.
Artık Benson'ın burada istenmeyen kişi olduğuna da bir açıklık getirelim.
Here he is now!
İşte geldi.
Here he is now.
İşte geldi.
Oh, just a minute. Here he is now.
Bir saniye, şimdi geldi.
Ah, here he is now.
İşte geldi.
Is your father here now? - He's not here, because...
- Tabii ki burada değil çünkü...
And you pay his coach fare here, and where is he now?
Ve onun yolculuk parasını ödedin. Peki şimdi nerede?
Here he is right now, so without further ado,
Sizi daha fazla bekletmeden,
He's back, he's ready, and here he is now, Charlie Rogers!
Geri döndü ve hazır, işte karşınızda Charlie Rogers!
And now, fellow employees here is America's foremost waiter, but he may be tomorrow's maître d'.
Ve şimdi arkadaşlar Amerika'nın en iyi garsonu, ama yarının şef garsonu olabilir.
Now he says my son is not here.
Ama bana oğlun yok diyor.
He is here now charged with the crimes of sedition sorcery and blasphemy.
İsyana kışkırtma, büyücülük ve Tanrılara hakaret suçlarını işlediği iddiasıyla burada bulunuyor.
This guy is not reliable, we can't leave him here Where's he now?
bu adam sadık değilmiş, işini bitirin nerde şimdi?
He is here now and he would like very much to see you.
... şu anda burada ve seninle görüşmeyi çok istiyor.
He should be here by now. Why is he so late?
Şimdiye kadar gelmeliydi.
Here he is to wake up the neighbor now.
Komşuyu uyandıracak.
It is five years now since he is coming here to see me.
Buraya, beni görmeye gelmesinin üzerinden beş yıl geçti. Beş yıl. Peki elime ne geçti?
He is here every day now, but he never looks at me, he doesn't notice my presence.
Artık her gün burada, fakat bana bakmıyor, varlığımı fark etmiyor.
Here he is right now.
İşte geliyor.
Now that he's identified me, which is why you brought me here, I don't suppose you have any further questions.
Beni teşhis ettiğine göre, ki beni buraya bunun için getirdin, sanırım başka sorunuz yoktur.
Now this I couldn't understand, because here is a man who has surrendered and he still says, "We will win the war."
İşte bunu anlamıyordum, çünkü karşımda teslim olmuş bir adam vardı ve hala "Savaşı kazanacağız." diyordu.
Oh. Here he is now.
Şimdi geldi.
Here he is now.
Şimdi geldi.
I'm sorry, he's not here right now. What do you mean, "not there"? Where is he?
Hayır, beni rahatsız eden, niçin daha önce araba kiralamadı.
So here he is now, the fastest fur in the west, Mr, Fozzie Bear!
Şimdi işte o burada, batının en hızlı kürklü hayvanı, Bay Ayı Fozzie!
And here he is now, that suave, sophisticated showman, my old buddy, Bert.
Ve şimdi de o, şu tatlı dilli, sofistike şovmen eski dostum Bert.
I think your procurator, if he were here, would agree with me when I say this Jesus could be much more dangerous now that he is dead.
Eğer yargıç burada olsaydı, bana hak verir ve... ölüsünün dirisinden daha tehlikeli olduğunu kabul ederdi.
And now, here he is, the Prince of the Platters,
Ve şimdi karşınızda, disk jokeylerin kralı,
And he is usually here by now.
O genellikle burada olurdu! .
Right now, ladies and gentlemen... here he is, tops in taps... may we present Mr. Joe Gideon! Let's continue on.
Devam edelim.
Oh, here he is now.
Ah, işte geldi.
Here he is now.
İşte burada.
He's here now, is he?
O burada şimdi değil mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]