Nothing wrong traducir turco
6,230 traducción paralela
Geez, I hope there's nothing wrong.
Ayy, umarım bir sorun yoktur.
There's nothing wrong with anger.
Kızgınlığın kötü bir yanı yoktur Roy.
I've done nothing wrong.
Ben yanlış bir şey yapmadım.
There's nothing wrong with a little editing.
Biraz düzenleme yapmada hiçbir sakınca yok.
No, there's nothing wrong with your thermometer.
Hayır, termometrende herhangi bir sorun yok.
There's nothing wrong with you.
Sende yanlış olan bir şey yok.
You've done nothing wrong.
Sen yanlış bir şey yapmadın.
No, Lavon, there's nothing wrong with you.
- Hayır Lavon, sende bir sorun yok.
'The argument "I've done nothing wrong" is looking pretty weak round about now.'
"Ben kötü bir şey yapmadım." savunması şu anda pek bir zayıf halde.
There's nothing wrong.
Yanlış bir şey yok.
Tom said he went to look at the car and could find nothing wrong.
Tom gidip arabaya baktığını ve bir sorun bulamadığını söyledi.
Her chauffeur says there's nothing wrong with the car that he could find, so there's a mystery. See?
Şoförü arabada bulabildiği bir sorun olmadığını söyledi, yani bir gizem var.
Nothing wrong with jail.
Nezaretin kötü bir yanı yok.
Nothing wrong with just a little bit of horseplay every now and then, little fella.
- Arada bir, biraz şakalaşmanın zararı olmaz, küçük dostum.
There is nothing wrong with that, what your child eats?
Bu yanlış bir şey değil, çocuğunuz ne yiyor?
And there is nothing wrong with the job.
Ve işle ilgili bir sorun yok.
JOANNA : And thoughtful and cautious and there's nothing wrong with that. I love that you're someone we can count on.
Ama seni tekrar gördüğüne çok sevinecek.
There's nothing wrong or illegal about that.
Ortada hiçbir yanlış veya yasa dışı bir şey yok.
But if, in helping ourselves, we can also help Dr. Hendricks, well, I see nothing wrong with that.
Ama eğer, kendimizle uğraşırken Dr. Hendricks'e yardımcı olabiliyorsak ben bunda bir yanlış görmüyorum.
There's nothing wrong, but... there's no goose bumps.
Bir problemi yok ama beni heyecanlandırmıyor. O elektriği alamıyorum.
There's nothing wrong with me, and I won't, for a second, let you make me think that there is.
Bende bir sorun yok. Eğer bunun tersini hissettirirseniz, tereddüt etmeden sizi öldürürüm.
Nothing wrong with spreading a little love around,
Biraz eğlenmekten zarar gelmez.
There's nothing wrong with saying "get out the vote."
"Oy çıkarmak" demekte hiç bir yanlış yok ki.
He did nothing wrong.
Yanlış bir şey yapmadı.
- No, there's nothing wrong with it...
Hayır, hiçbir sakıncası yok.
Bash did nothing wrong.
Bash yanlış bir şey yapmadı.
There's nothing wrong with acknowledging the fantastic work of one of your employees, especially if she's adorable.
Çalışanlarınızdan birinin yaptığı harika işleri tasdik etmenin yanlış bir tarafı yok. Bilhassa bu kişi çok tatlıysa.
Nothing wrong with the old door, but Miles wanted a door that sealed.
Eski kapının bir şeyi yoktu, ama Miles mühürlenebilir bir kapı istemişti.
Are you trying to punish me? Because I've done nothing wrong.
Yanlış bir şey yaptığım için beni cezalandırmaya mı çalışıyorsun?
I pored over those papers and there was nothing that he did wrong surgically.
Bu notları iyice inceledim ve Christiansen'in cerrahi olarak yaptığı hiçbir hata yoktu.
I just want to make sure that nothing is wrong.
Yanlış bir şey yapmadığımdan emin olmak istiyorum.
No, nothing's wrong.
Hiçbir sorun yok.
Darling, nothing will go wrong.
Hayatım, hiçbir sorun çıkmayacak.
Nothing is wrong.
Sorun yok.
Nothing's wrong with me.
Bir şeyim yok.
Nothing will go wrong.
- Hiçbir sorun olmayacak.
- Oh. So, I'm here to make sure that nothing goes wrong, because if it does, it's basically my ass.
Bir sorun olmadığından emin olmak için buradayım çünkü eğer olursa, kıçım tehlikeye girer.
- No, Mom, nothing is wrong.
- Sorun ne? - Hayır, anne, sorun falan yok.
There's nothing physically wrong with you.
Fiziksel olarak bir sorunun yok.
I've finally found a good match for him, nothing should go wrong
Sonunda ona göre birini buldum. Her şey yolunda gitmeli.
Nothing's wrong, just a kind of a... you know, how's-everybody-doing check in / update kinda thing.
- Bir terslik yok sadece herkes nasıl, ne ediyor tarzı bir şey. Takım toplantısı denebilir.
The good news is there's nothing physically wrong with him.
İyi haber şu ki : Fiziksel açıdan hiçbir sorunu yokmuş.
There's nothing physically wrong with her, which is good because that means she's normal, right?
Fiziksel bir sorunu yok ki güzel bir haber, çünkü bu, onun normal olduğuna işaret, değil mi?
I mean, what could cause blackouts If there's nothing physically wrong with you?
Fiziksel bir sıkıntınız yoksa neden bilinç kaybı geçirir insan?
She doesn't want to talk to us, ma'am, so she's pretending nothing's wrong, but you can tell she's worried why her boyfriend hasn't been home.
Bizimle konuşmak istemiyor, efendim, o yüzden herşey yolundaymış gibi davranıyor. Ama, erkek arkadaşı eve dönmediği için endişeli olduğu belli.
And teach her right and wrong, make sure nothing bad ever happens to her.
Ona doğruyu ve yanlışı öğretip, sürekli güvende olduğundan emin olacak.
Don't take this wrong, but we've got nothing to talk about.
- Yanlış anlamayın ama bu konuda konuşacak bir şeyimiz yok.
- Nothing is wrong.
- Bir şey yok.
- Oh, really, nothing's wrong?
- Yok mu? Ne yapayım?
No, no, no, nothing's wrong, no.
Hayır, hayır, hiçbir şey yok.
Sorry, we thought if we could convince you that nothing was wrong... we just thought it would help.
Kusura bakma, seni ortada yanlış bir şey olmadığına ikna edersek yardımı dokunabilir diye düşünmüştük.
nothing wrong with that 72
wrong 1364
wrong guy 28
wrong place 64
wrong number 137
wrong answer 165
wrong way 70
wrong door 22
wrong room 34
wrong one 16
wrong 1364
wrong guy 28
wrong place 64
wrong number 137
wrong answer 165
wrong way 70
wrong door 22
wrong room 34
wrong one 16
wrong question 22
wrong time 78
wrong floor 19
wrong again 87
nothing 25771
nothin 482
nothing to see here 87
nothing else matters 82
nothing to hide 21
nothing much 304
wrong time 78
wrong floor 19
wrong again 87
nothing 25771
nothin 482
nothing to see here 87
nothing else matters 82
nothing to hide 21
nothing much 304
nothing more 611
nothing happened 754
nothing at all 597
nothing changes 92
nothing yet 509
nothing's changed 230
nothing to worry about 339
nothing happens 85
nothing fancy 88
nothing has changed 127
nothing happened 754
nothing at all 597
nothing changes 92
nothing yet 509
nothing's changed 230
nothing to worry about 339
nothing happens 85
nothing fancy 88
nothing has changed 127