One hundred percent traducir turco
193 traducción paralela
One hundred percent perfect.
Yüzde yüz mükemmel.
One hundred percent.
Kesinlikle.
- One hundred percent.
- Yüzde yüz.
One hundred percent platonic, wasn't it?
Yüzde yüz platonikti, değil mi?
Now the next election's two years away, and my love life ain't gettin'much better, so how'bout some of that good one hundred percent?
Önümüzdeki seçimlere iki yıl var ve aşk hayatım da iyiye gitmiyor o yüzden, şu hakiki viskiden biraz almama ne dersiniz?
One hundred percent.
Yüzde yüzünün.
Maintain firing rate. One hundred percent dispersal pattern.
Ateşleme oranını sabitleyin, % 100 dağılım modu.
Ninety-nine forty-four one hundred percent pure.
99 44 % 100 saf.
One hundred percent.
Yüzde yüz.
One hundred percent disability.
Algılama kapasitesi sıfırdır!
The patient is one hundred percent responsible but one cannot speak of guilt in the common sense with this case.
Toplumsal düşünce bazında ele alındığında hiç kimse ona suçluluk yüklemek istemese de, olanların tamamından hasta sorumludur.
I guess a one hundred percent cop like him give no time for a personal life.
Onun gibi kendini mesleğine adamış bir polisin özel hayatı olmaması çok normal.
It's treatin'that gal of yours one hundred percent.
Bu senin ilk ikramiyen, yüzde yüz.
The reason being that Slugg is one hundred percent pure evil!
Nedeni, Slug'ın yüzde yüz saf kötülükten ibaret olması!
" One hundred percent cotton Dockers.
" Yüzde yüz Cotton Dockers.
And when it comes to relationships I am one hundred percent. I am one hundred percent monogamous.
Ve iş ilişkiye geldiğinde ben yüzde yüz....... ben yüzde yüz monogamusum.
- One hundred percent.
- Yüzde yüz eminim.
One hundred percent.
Tamamı hem de.
"One hundred percent Lycra spandex."
"Yüzde yüz Likra spandeks."
Baby Gunderson's an improvement. One hundred percent machine.
Baby Gunderson daha gelişmişi.
One hundred percent operational, captain.
% 100 kullanıma hazır, yüzbaşı.
We are your decent, honest... one hundred percent Turkish, sort of people.
Biz namuslu dürüst yani milletine, devletine bağlı yüzde yüz Türk insanıyız.
One hundred percent fatal.
Yüzde yüz ölümcül.
Understanding one hundred percent of anything is impossible.
Başkasını yüzde yüz anlamak imkansızdır.
- One hundred percent.
Yüzde yüz.
But this is one hundred percent destiny!
Fakat bu yüz de yüz kader!
One hundred percent correct.
Yüzde yüz doğru.
No, we haven't trapped anything yet... but I want us to be one hundred percent ready when we do.
Hayır, henüz birşey yakalamadık... Ama yakaladığımızda herşeyin hazır olmasını istiyorum.
One hundred percent?
Yüzde yüz mü?
WHICH, by the way, I can now do with a success rate of One Hundred Percent!
Aklıma gelmişken, artık bu işi yüzde yüz başarıyla yapıyorum.
One hundred percent fresh-squeezed Walrus!
Yüzde yüz taze sıkılmış denizaygırı!
- One hundred percent?
- Yüzde yüz mü?
Fools even the experts. One hundred percent human hair.
Uzmanları bile yanıltır. % 100 insan saçı.
But my tubby husband - He's one hundred percent queer.
Ama buradaki şişko kocam yüzdeyüz saf homo.
Sacrifice. Yeah, i agree with you totally. One hundred percent sacrifice.
- Size yüzde yüz katılıyorum.
It's almost one hundred percent. No problem.
Sorun çıkmaz. % 100.
Sir, thus far, Derevko's intel has been right one hundred percent of the time.
Efendim, şimdiye dek Derevko'nun verdiği bilgiler tamamen doğru çıktı.
Decks three to eleven one hundred percent vented.
Üçten onbirinci güverteye kadar olan yerlerin havası boşaltıldı.
One hundred-percent.
Yüzde yüz.
That's one hundred and five percent!
Bu % 105 eder!
One hundred percent?
- Gerçekten mi?
- Moonshine. One hundred and one percent pure alcohol.
Ay ışığı. % 101 saf alkol.
We're running at one-hundred-and-ten percent.
Yüzde yüz on'da çalışıyoruz.
- Yeah! One hundred and ten percent.
- Evet, % 110.
He's one hundred fucking percent guilty.
Kahrolası herif yüzde yüz suçlu! Onu neyle...
One-hundred fucking percent guilty.
- Adam kesinlikle suçlu.
Not one hundred percent.
Hayır, yüzde yüz değil.
We have a hundred-percent market share in first-week sales of one billion dollars, which, I have it on good authority, is more than a million and less than a skillion.
İlk haftada milyar dolar üzerinde satışla pazarın % 100'ünü ele geçirdik, bu da demektir ki milyondan fazla ve trilyondan az.
But to be fair, no one is a hundred percent sure... what Jay and Silent Bob exactly look like... so for all we know they could already be on the lot.
Ama kimse onların neye benzediğinden yüzde yüz emin değil. Tek bildiğim şu anda buralarda olabilecekleri.
One hundred-percent natural.
Yüzde yüz doğal.
- One hundred percent.
- Saf.