Out of what traducir turco
12,810 traducción paralela
It's a secure way to get in and out of what could explode into hell.
Olabileceklere karşı en iyi korunma yöntemi bu.
What are you doing, coming out of the bushes like that?
Çalılardan öyle çıkmalar falan, kimsin sen?
It allows you to look at things, slow down, think about what's out of place, and then fill in the blanks.
Yavaşlayıp sakin kafayla incelemeni sağlar sakil görünen şeyleri bulup boşlukları doldurmanı sağlar.
This shield... ain't worth the tin it's printed on if Mariah Dillard can just walk out of here after what she's done.
Mariah Dillard yaptıklarından sonra buradan elini kolunu sallayarak çıkarsa bu rozet beş para etmez.
In the bombed-out remains of what was once his home, a young boy watches television.
Eskiden evi olan yıkık dökük binanın içinde bir çocuk halen TV izliyor.
To you who join us today for the first time... to you who enter your final year... looking out at the prospect of what may seem to be... an uncertain and dangerous horizon... menaced as this country may be by enemies both foreign and native... fear not, puzzle not... hesitate not... for the spirit of Winesburg... will animate and fortify you.
Bugün aramıza yeni katılanlar veya son yılına girenler, hepinize sesleniyorum. Dışarıya baktığımızda görünen odur ki ; ... yerli veyahut yabancı düşmanlar tarafından yaratılabilecek tehditler hasebiyle, ülkemizde belirsizlik ve tehlike hakimdir.
You can help us find out what is the real number of victims Donevian.
Donevia'nın kurbanlarının gerçek sayısını bulmak için bize yardımcı olabilirsin.
Adam, what are you doing out of hospital?
Adam, neden hastanede değilsin?
But it's in the past, it's out of our hands. We need to control and I mean control... What happens next.
Ama geçmişte, bizim eller dışında.... Biz kontrol etmek gerekir ve ben kontrol demek Bundan sonra ne olacak.
What, of all the murderers out there?
Dışarda cinayetlerin olduğuna mı?
MAC : What do you mean I gotta get out of my car?
Ne demek arabamdan çıkmak zorundayım?
When I had my first rape case, what happened to me, of course, came flying out from whatever rock I had jammed it under and...
İlk tecavüz davamı aldığımda bana olan şeyler, nereye sakladıysam artık oradan çıktı geldi.
What, and I'm supposed to trust that you're helping me out of, what?
Nasıl yani, bana yardım ettiğine inanmam mı gerekiyor? Ne sebeple?
Well, here's a thought... since you've still got the real Elfstones on you, why don't you whip'em out and show us what you've got before that pack of Trolls rolls in and sucks the meat off our bones!
Aklıma bir fikir geldi Elftaşları hâlâ sende olduğuna göre çıkar da bize ne numaraların olduğunu göster. Troll sürüsü gelip iliklerimizi emmeden önce!
Get out of my fucking bedroom. What?
Benim yatak odamdan çık git.
But as for her... I chose her because she looked good on my arm and she got what she could out of me.
Ama ona gelince, onu seçmemin nedeni koluma taktığımda iyi görünmesi ve benden alabileceğini almış olmasıydı.
You don't wanna take him out back and show him what you're made of?
Onu tekrar dışarı atmak ve neyden yapıldığını göstemek istemiyor musun?
From what we can make out he's taken three times the dose of his painkillers.
Anlayabildiğimiz kadarıyla ağrı kesicilerinden her zamankinin üç katı fazla almış.
From what she said when she was out of her fucking mind, I'm pretty certain the treasury is underneath the house.
Dellendiği sırada söylediklerine bakılırsa hazine evin altında.
I tell you what, I swear at one point... at one point I looked down, I got the top of her head, and I thought she was going to pull me cock off in her hand and fucking throw it out of the window.
Valla bir an geldi aşağı baktım elim kızın başının üstündeydi ve eliyle sikimi koparıp camdan atacak sandım.
What are you doing out of your cell?
Hücrenin dışında ne işin var senin?
I don't know why we were competing. If you ask me, what we're doing right now, just hanging out, is the best part of the whole night.
Neden yarışıyorduk bilmiyorum bana sorarsanız şu an yaptığımız şey yani takılmak gecenin en güzel kısmıydı.
The truth about what happened out here hundreds of years ago.
Yüzlerce yıl önce burada olanlarla ilgili gerçeği.
You know what? I'm gonna get out of here.
Şimdi gideceğim buradan.
What would you say, Matthew, if I could get you out of I.S.S. today?
Peki ya seni bugün O.İ.U'dan çıkarabilirim desem?
You do what you have to do, because most of the time, it works out the way it's supposed to, you know?
Yapmak zorunda olduğun şeyi yaparsın, çünkü çoğu zaman böyle olması gerekir, değil mi?
I bet you money Lee Russell would just haul back and just smack the fuck out of her face. " And you know what?
" Kalıbımı basarım Lee Russell olsa az gerilir ve suratına bir tane patlatırdı. Ne diyeceğim?
What do you say we get out of here and get some much needed RR?
Buradan gidip biraz kafa dağıtmaya ne dersin?
And the stiff techs fish Frankenstein out of the wreckage, what a bunch of fucking bullshit.
Sonra da ceset görevlileri Frankenstein'ı enkâzın içinden çekip çıkarır. Ne kadar siktiri boktan bir iş...
What do I tell the boys when we run out of water?
Suyumuz biterse ne diyeceğim?
What was it about her that made you and Declan decide to break out of the lunar cycle?
Senle Declan'ı ay döngüsünden çıkaracak olayı neydi?
- What? When you found out she was pregnant, you realized you couldn't control her again, so you took her down in that weird little dungeon of yours - and you butchered her.
Hamile olduğunu öğrenince onu bir daha kontrol edemeyeceğini anladın ve onu o küçük, garip zindanına götürüp doğradın.
What with the disruptions and the fires, we shall soon find we are running out of essential provisions.
Bu hengame ve yangınlar yüzünden yakında temel malzemelerimiz tükenmeye başlayacak.
What does concern you is giving him a semblance of a personality and getting him on the train, out of the park.
Seni ilgilendiren şey ona bir kişilik verip onu parktan çıkan trene bindirmek.
All right, now, a member of each team must make this clue out of clay while the other member tries to guess what it is.
Her takımdan bir üye bu ipucunu kilden yapacak ve diğer üye de ne olduğunu bulacak.
Uh, you know what, I'll say it, if it's gonna help you get out of here and go to your Bible study.
Eğer buradan ayrılıp, İncil çalışmana gitmene yardımcı olacaksa söylerim. Ama samimi olmayacağım. Samimi olmanıza gerek yok.
Got to get out of here! What are you squawking about?
- Karga gibi ne ötüyorsun?
What happened between she and i, Our role in forcing you out of this place, It's in the past.
Onunla aramızda olanlar, seni buradan def etmemiz mazide kaldı artık.
Those men out there hear the two of you arguing, and they might just lose whatever faith they've got left that we have any idea what we're doing in here.
Mürettabat ikinizin tartıştığını duyarsa burada ne yaptığımıza dair kalan inançlarını da kaybedebilirler.
But out of respect for our partnership, I thought you should know what is being said and also how near those dangers may very well be.
Ama ortaklığımıza olan saygımdan, neler söylendiğini bilmen gerekiyor diye düşündüm, ve tehlikelerin ne kadar yakın olduğunu.
Until I know what he's going to say, I can't let anyone walk out of here.
Ne söyleyeceğini bilmeden kimsenin buradan çıkmasına izin veremem.
Things you leave out because if it got around polite society what you're capable of when pushed, they might stop inviting you to their dinner parties.
Eğer kibar toplum insanları bunları duyarsa zorda kalınca neler yapabileceğini seni yemeklere çağırmaktan vazgeçebilirler diye.
Let me find out what he knows, but we need to develop some kind of protocol here while I requisition another wire.
Bırak ne bildiğini bulayım, ama ben yeni bir mikrofon isterken burada yeni bir protokol uygulamamız gerekiyor.
Kimmy, after what we've been through, just because you're out doesn't mean it's out of you.
Kimmy, yaşadığımız onca şeyden sonra....... sensiz olmak bir anlam ifade etmiyor.
What'd he do now? Caused a nuisance over at the pharmacy over some out-of-date coupons.
Süresi geçmiş kuponlar yüzünden eczanede sıkıntı çıkarttı.
What if I take some time and figure out some kind of, um, an arrangement that... works for both of us, and-and keeps us together?
Bazı şeyleri yoluna koymak için biraz daha zaman ayırsam. bazı düzenlemeler gibi... her ikimizin de işine yarar, ve bizi birlikte tutar?
It took me a while to work out what was happening... that I was in the car, in the boot of a car.
Neler olduğunu anlamam biraz zaman aldı. Bir arabadaydım, arabanın bagajındaydım.
Now that's out of the way, what price for your vote?
Bunu da aradan çıkarmış olduk. Oyunun fiyatı nedir?
Thanks, but what I really need is for you to pull your head out of your ass.
Sağ ol da bana asıl lazım olan kafanı götünden çıkarman.
I got to get out of here. What's your name?
- Buradan çıkmam gerek.
What if he's out there somewhere, like one of those kids on Sanjay's wall, fighting for his life?
Ya o da bir yerlerde, Sanjay'in duvarındaki çocuklar gibi hayatı için mücadele veriyorsa?
out of context 16
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
out of town 49
out of nowhere 149
out of 299
out of curiosity 82
out of order 40
out of my mind 17
out of the blue 171
out of sight 112
out of interest 20
out of town 49
out of nowhere 149
out of 299