She'll call traducir turco
649 traducción paralela
Can you tell me if you think she'll call me tonight or not?
Beni bu gece arayacak mı aramayacak mı?
I'll call you the minute she stirs.
Kıpırdar kıpırdamaz seni çağırırım.
Well, if she thinks I'm gonna call for it, she'll grow old waiting.
| Eğer onu arayacağımı düşünüyorsa, çok beklemesi gerekecek.
She'll call.
Arayacaktır.
She'll at once pick up a little pink telephone and call the police.
Hemen telefona sarılıp polisi arayacak.
Do you think she'll call again?
Tekrar arar mı dersin?
When Attila's hordes show up at our borders, she'll call me back and I'll lead the army once again.
Atilla'nın sürüleri sınırlarımızda boy gösterdiğinde beni geri çağıracak ve ben de bir kez daha ordunun başına geçeceğim.
I guess I'll call Mrs. Drayton. Tell her we're back. She can bring up Hank.
Bayan Drayton'u arayıp, Hank'i geri getirmesini söyleyeceğim.
Yes, I'll have her call you as soon as she gets here.
Evet, gelir gelmez telefon ettireceğim.
She'll call when she wants you.
Seni istediğinde arayacaktır.
She'll never call you dainty-face!
Seni asla zarif-yüz diye çağırmayacak!
Now, when a phone call comes in, you get to the girl it's for as quickly as you can so she can answer it, have her conversation, hang up, so then it'll be available for others.
Telefon geldiğinde, kızı olabildiğince çabuk çağır. O cevaplayabilir, kapatır ve başkaları da yararlanabilir.
All right. When you get home, call Doc Michel to see Annie. She'll be all right.
Pekala, eve gittiğin zaman Doktor Michel'i ara ve Annie'ye gidip, muayene etmesini söyle.
She has your memo and she can see you now. Good. Call her back and tell her I'll be right there.
Böyle bir şey belirttiğimi hatırlamıyorum.
Ms. Blanche, I'll tell you right now, if that sister of yours has gone and given you sleeping pills to keep you quiet while she's out doin I don't know what I'm sure as hell gonna call the police on her.
Size hemen söyleyeyimki Bayan Blanche, eğer şu kardeşiniz... sizi susturmak için uyku hapları vererek dışarı çıktıysa... Kendisi dışarıda kimbilir ne yaparken... Yemin ederim polis çağıracak ve yaptıklarını anlatacağım.
But you'll have to call her because she isn't here. I've already sent her home.
Ama burada olmadığından Onu arayarak haber vermelisiniz, Çoktan evine yolladım onu.
Aye. Propose marriage to her and she'll call it off in a moment.
Evet, evlilik teklifini ettiğiniz anda sizinle iletişimini kesecektir.
So I'll call, and if she's alone, I'll go join her.
Carmen'e telefon edeceğim. Evde yalnızsa oraya gidiyorum.
She'll make you call her back somehow.
Kendini daha sonra sana arattırır.Onu birşekilde aramak zorunda kalırsın.
Uh, I think she'll be all right, but you better call the doctor just in case.
Mühim değil ama doktoru çağırsanız iyi olur.
I think I'll call your wife, at least she'll tell me the truth.
Sanırım karını arayacağım, en azından o bana doğruyu söyler.
We'll call you as soon as she's done.
Düzelince sizi çağırırız.
* when the chili pot is nice and hot then drink some montezuma * * it will dance senor on to the floor and shake senora's bloomer * * she'll call you a sport, drink pint, drink quart *
Kırmızı biber acı ve leziz olunca Montezuma içerler Señora'yı tavana sıçratıp Señora'nın iç çamaşırlarını çalkalar Sana bir orta boy Bir de büyük boy ısmarlar
She's beautiful. You was well-advised... to call, my dear- - well-advised.
Aramakla akıllılık ettin tatlım.
I'll call her what she is.
O, ne ise O'na öyle derim.
A good call girl, she'll turn 600 or 700 tricks a year.
Sağlam bir telekız. Yılda 600-700 muamele yapıyor.
As a matter of fact, I'll have her call you as soon as she gets home.
İşin doğrusu, o eve döner dönmez size telefon ettireceğim.
She asked for you. She'll call back.
Tekrar arayacakmış.
She'll call you tonight from New York.
Sizi bu akşam New York'tan arayacakmış.
But next week I'll call Marianne and make an appointment, so she can get started on our divorce.
Gelecek hafta Marianne'a telefon edeceğim ve bizim boşanmamızı düzenlemesi için bir randevu alacağım.
She just went up, I'll call.
Az önce yukarı çıktı. Telefon edip çağırayım.
VICKY WOULDN'T LET YOU BE EMBARRASSED. SHE'LL CALL ON ONE OF THE OTHERS.
Zor durumda kalacağımdan ötürü çok endişeliyim.
Don't tell Sharon because she'll just call Mom and worry her.
Sharon'a söyleme, çünkü annemi arayıp endişelendirir.
She'll call you right back.
Seni birazdan arar.
Think she'll call?
Arayacağını düşünüyormusun?
If you call my secretary, she'll make an appointment.
Peder De Carlo. Uzun bir gün geçirdim, Peder.
If I swing it, she'll probably call you herself.
Halledersem, büyük olasılıkla seni kendisi arayacaktır.
So she can call and find out what train I'll be taking back...
Böylece arar ve hangi trenle döneceğimi öğrenir...
If I tell her that, she'll call the cops.
Böyle söylersem, hemen polisi arar.
The landlady said she'll call the police.
Ev sahiben polisi çağıracağını söyledi.
She'll call you later.
Seni sonra arayacak.
She said she wouldn't call, but she'll call.
Aramayacağını söyledi ama arayacaktır.
She'll call for help from there.
Oradan yardım çağrısında bulunacaktır.
If I can get on the tube by eleven o'clock, maybe she'll call us.
Televizyonun 11 haberlerine çıkarsam, belki kız bizi arar.
She'll kill me if i don't call.
Aramazsam beni öldürür.
She'll call us right back.
Bize hemen geri dönecektir.
I'm sure she's all right, but you call me if you need me, and I'll see you tomorrow night.
İyi olduğuna eminim, ama yine de ihtiyaç duyarsan beni ara. Ve yarın gece görüşmek üzere.
Only when she's sure about her safety, she'll call.
Güvenliğinden emin olduğu an arayacak.
When she gets home, she'll call and apologize to me.
Eve gidince, beni arayıp özür dileyecek.
MAYBE SHE'LL CALL AND CANCEL.
Belki yeniden arar ve gelemeyeceğini söyler.
She'll go away. In a couple of days, we'll call and tell her to come get Frankie.
Geri döner ve biz de bir kaç gün sonra gelip Frankie'yi alması için ararız onu.
call 1293
calls 127
calling 148
callie 834
called 487
callum 122
call of duty 47
caller 117
callahan 103
calliope 37
calls 127
calling 148
callie 834
called 487
callum 122
call of duty 47
caller 117
callahan 103
calliope 37
calloway 20
callaghan 34
callaway 17
call me 1630
callen 415
call me when you land 16
calleigh 63
call me tomorrow 52
call your mother 29
call me later 113
callaghan 34
callaway 17
call me 1630
callen 415
call me when you land 16
calleigh 63
call me tomorrow 52
call your mother 29
call me later 113