The painting traducir turco
3,733 traducción paralela
On this side of the painting we find the elements of torture :
Tablonun bu tarafında ise İsa'ya yapılan işkencenin aletleri görülüyor :
You must've seen the painting, in my house?
Evimdeki resmi gördün mü?
Yes, we should mention the hair and the jewellery, but not the painting of the nails.
Evet, saçlarından ve değerli eşyalarından bahsetmeliyiz ama tırnaklarını boyamasından değil.
I see you've brought the painting.
Görüyorum ki resmi getirmişsiniz.
Really, what's most important is that moment when he created the painting.
Aslında, en önemli olan da, resimlerini yarattığı andır.
The painting is not for sale.
Resim satılık değil.
I can do the painting.
Boyama işini yapabilirim.
- But I'm excited to do the painting.
- Fakat boya işini yapmak için sabırsızlanıyorum.
From now on, let me do the painting.
Bundan sonra boya işlerini benim yapmama izin ver.
The painting stays.
- Resim kalıyor.
The painting of my cock should hang at the Louvre.
S.kimin resmi Louvre'a asılmalı.
Yes, it's a faithful copy of the painting
Evet, birebir kopyası.
Where's the painting?
- Tablo nerede?
Sebastian, point that thing over here toward the painting.
Sebastian, o şeyi tabloya yönelt.
The painting spent five days there before being transported to Saudi Arabia.
Tablo Suudi Arabistan'a nakledilmeden orada beş gün geçirmiş.
All right, give me the painting.
Tamam şu resimi bana verin.
I found the painting in the garbage and I thought I'd freak you out.
Resimi çöpte buldum. ve sizi bi korkutayım dedim.
We just want to see the painting.
Biz sadece resmi görmek istiyoruz.
They couldn't extract any DNA from the painting.
Resimden DNA öğrenemediler.
Now, rather than restore the painting, we're gonna go with the whole animal motif and turn it into a Noah's ark thing.
Resmi restore etme olayını bir yana bırakıp hayvan motifi üzerinden gideceğiz ve olayı Nuh'un Gemisi'ne bağlayacağız. Güzel.
Thanks for the painting, mom.
Tablo için teşekkürler anne.
Painting Lucrezia Donati, fraudulently leading the Medicis to believe you can deliver preposterous weapons.
Lucrezia Donati'yi çizmek... Medicileri akıl almaz savaş silahları imal edebileceğine inandırmak...
Rich enough to get you out of this dump and into a museum that you can fill with the exact same painting.
Seni bu çöplükten kurtarıp, içini aynı resimlerle doldurabileceğin bir müzeye yerleştirebilecek kadar zengin biri.
So I gotta ask, Why so many copies of the same painting?
Bundan dolayı şunu sormam gerek aynı resmin neden bu kadar çok kopyası var?
And when he finished his painting the man spoke for the first time.
Ve resmini bitirdiğinde adam ilk kez konuştu.
The best artists. You like painting?
Resmi sever misin?
But he can't say, "I'll buy your painting, but accentuate the line... or make it blurrier here, or use this or that color."
"Tablonu alırım ama vurguyu çizgiye ver ya da burayı daha bulanık yap veya o rengi bu rengi kullan." diyemez.
I was painting something downstairs in the basement.
Bodrumda alt katta birşey boyuyordum.
Which means that his prices will go through the roof and your painting will be worth quite a few dollars now.
Bu da demek oluyor ki adamın değeri artacak tabi senin resmin de epey değerli olacaktır.
Oil painting by Tom Freeman to commemorate the burning.. of the White House by the British in 1814.
Tom Freeman'in yağlı boya tablosu 1814'te İngilizlerin Beyaz Saray'ı yakması anısına yapılmıştır.
Here, just wipe it on the canvas, and then it'll be a painting. Okay?
Al, tuvale sür ve bir resim çıkacak ortaya.
Alexandra from the Guggenheim Museum wants to see a boxing painting.
Guggenheim Müzesi'nden Alexandra boks resimlerini görmek istiyormuş.
- Why? I'm gonna have an exhibition, and now I'm painting at the gallery.
Bir sergim açılacak, şimdi galeride resim yapıyorum.
Yeah, Raphael's painting, the moment he became God's son.
Evet, İsrafil'in resmi, Tanrı'nın oğlu olduğu an.
The Ripper wasn't painting a picture in the hotel.
Otelde eserini hazırlayan Matador değildi.
The picture worth a thousand words, I thought you were painting that.
Sadece resim yapacağınızı sanıyordum.
I'm still counting on your painting for the magazine, my thousand words, and then we'll see who wins.
Ben hala dergi için resim çizeceğini umuyorum ben de yazımı yayınlayacağım. Bakalım hangimiz kazanacak.
If you can't appreciate the wonder of that painting, there's no hope for you - and that's speaking as a doctor.
Bu tablonun değerini takdir edemiyorsan senin için hiç umut kalmamış demektir, bir doktor olarak söylüyorum bunu.
You get the painting?
Tabloyu aldın mı?
This painting is the evidence.
Kanıt, bu tablo.
Just gardening, painting, trying to get all the pieces done for the show, you know?
- Evde.. Bahçe işleri falan.. şovdan önce bişeyler yapıyorum
They took it out and replaced the painting with a forgery.
Onu kapmışlar ve sahte tabloyla orijinali değiştirmişler.
He's painting something on the garage door.
Garaj kapısının orada bir şey boyuyor.
Painting the nursery.
Çocuk odasını boyuyoruz.
- Yeah. Pull the file on Reston's stint as Baltimore D.A. - We're painting him as soft on crime.
Reston'ın suçla mücadelede zayıf olduğunu göstereceğiz.
It all looks like the guy had a seizure while painting it.
Sanki resim yaparken nöbet geçirmiş bir adamın çizdiği bir şeye benziyor.
The unsub sold his painting to this place?
Zanlı resmini buraya mı satmış?
It's also why he would separate the plasma from the blood before painting with it.
Aynı zamanda resim yapmadan önce plazmayı neden ayırdığını da açıklar.
Hughes even left a painting of his on the wall this time.
Hughes resmini duvara kendisi asmış.
Did you think you could get away with turning me in to the authorities and painting me as the one with dishonor?
Beni yetkililere vererek ve haysiyetsiz biri gibi göstererek paçanı kurtarabileceğini mi sanmıştın?
So your painting's back at the warehouse, I moved the Lance thing to tomorrow, and you're all set for Seki Tuesday.
Resimlerini depoya geri götürdüm Lance'le toplantınızı yarına erteledim ve Seki Tuesday'le görüşmen var.
painting 127
paintings 59
the post 71
the power of christ compels you 31
the police 666
the party is over 26
the police are here 92
the piano 29
the police are coming 33
the party 90
paintings 59
the post 71
the power of christ compels you 31
the police 666
the party is over 26
the police are here 92
the piano 29
the police are coming 33
the party 90
the plane 59
the police station 24
the point is 1527
the park 61
the phone rang 17
the prince 110
the party's over 96
the policeman 19
the painter 35
the player 16
the police station 24
the point is 1527
the park 61
the phone rang 17
the prince 110
the party's over 96
the policeman 19
the painter 35
the player 16
the people 229
the phone rings 24
the point 85
the patient 39
the phone 197
the police came 16
the package 31
the princess 70
the phone's ringing 18
the planet 19
the phone rings 24
the point 85
the patient 39
the phone 197
the police came 16
the package 31
the princess 70
the phone's ringing 18
the planet 19