Which one of you traducir turco

Now, which one of you is Matt Driscoll?

Hanginiz Matt Driscoll?

Which one of you knows the most about computers?

Aranızda bilgisayardan anlayan biri var mı?

Which one of you killed Mason?

Mason'ı hanginiz öldürdü?

Which one of you line dogs would like to join me for dinner at le Bernadin?

Siz mutfak farelerinden hangisi benimle birlikte Le Bemadin'de yemek yemek ister?

Which one of you two tied him up?

Ellerini bağlayan hanginizdi?

Which one of you is Miles Vanderwall?

Hanginiz Miles Vanderwall?

Which one of you two is Ben Epstein?

Hanginiz Ben Epstein'siniz?

Which one of you reads palms?

Harika. Hanginiz el falı bakabileniniz?

Which one of you is blowing off fireworks?

Hangi biriniz Fireworks üfleme olduğunu?

Ahem. So which one of you is Yuri the Gobbler?

Evet hanginiz İşkembe Yuri, söyleyin bakalım.

Ladies. Which one of you found the trophy?

Hanımlar, kupayı hanginiz buldu?

Which one of you found the trophy?

Kupayı hanginiz buldunuz?

So, which one of you uh, lovely ladies is Marnie?

Peki. Hangi tatlı hanımefendi Marnie?

Which one of you?

Hanginizsin?

So, which one of you is my dad's new girlfriend?

Pekala, hanginiz babamın yeni kız arkadaşı?

Which one of you can cook?

Hanginiz yemek yapabiliyor?

Which one of you is Tang Longs son?

Hanginiz Tang Long'un oğlusunuz?

Tell me, which one of you is Tang Longs son?

Söyleyin! Hanginiz Tang Long'un oğlusunuz?

Now, which one of you believes he can take the sword from the king's dead hands, and bring it to me?

İçinizden hanginiz Kral'ın kılıcını ellerinden alıp bana getireceğini düşünüyor?

Which one of you is smarter?

Hanginiz daha zekisiniz?

Now, which one of you boys wants to get me a drink?

Şimdi, hanginiz bana içki getirmek istersiniz?

Which one of you am I gonna give him to?

Adamı hanginize vereyim o halde?

And, I like to start each new class with an exercise that I call'First Impressions'. So, which one of you is going to go first?

Peki, hanginiz ilk olacak?

I can tell you all of them, but I cannot tell you which one of them will come to pass.

Sana hepsini söyleyebilirim, ama hangisinin gerçekleşeceğini söyleyemem.

Okay, which one of these haven't you gone through?

Tamam, bunlardan hangisinin üzerinden geçmedin.

She neglected her appointment which a woman of her professionalism is not wont to do or she's lying there, having choked on one of her own snack chips while you're standing here quibbling about policy.

O yüzden kapının ardındaki sessizlik sadece iki anlama gelebilir. Ya görüşmesini unuttu, ki bu onun profesyonelliğinde birisinin yapacağı bir şey değil. Ya da orada atıştırmalık cipslerden yerken boğularak öldü, orada yatıyor.

One of the nice things about sending a full-scale Homeland Security response after your enemies is the fact that you can get the resources of every branch of law enforcement, which means they generally catch whoever they're after.

Ulusal Güvenlik mahiyetiyle güvenlik güçlerini düşmanınızın peşine takmanın en güzel yanı tüm kurumların seferber edilmesinin yanı sıra ardına düştükleri her kimse onu yakalamalarıdır.

Will you go to the dance with one of us, and if so, which one?

İkimizden biriyle baloya gider misin, gidersen de hangimizle gidersin?

Which... anyway, whichever one of you's in charge,

Her neyse.

Which one of them do you think will flip first?

Sence önce hangisi satacak?

The island has one BB which offers the traditional Scottish breakfast of haggis, sausage, chips and beans, or if you're feeling more metropolitan, you can have the continental breakfast, a bread roll, two Weetabix and a Snickers bar.

Adanın bir tane pansiyonu var yahni, sosis, patates kızartması ve bezelyeli geleneksel İskoç kahvaltısı alabilirsiniz, eğer daha metropoliten hissediyorsanız ekmek, mısır gevreği ve Snickers çikolatası içeren Avrupai kahvaltıdan söyleyebilirsiniz.

Not really, but I had two glasses of wine before you came over, which is the one nice thing about not being pregnant.

Pek değil, hamile kalmadan önce iki bardak şarap içebiliyordum ki, hamile olmamak da güzel bir şeymiş.

Well, you strike me as one of the good-hearted ones, Terri, which is why I'm upset that we have to meet here today, for reasons of discipline.

Bana iyi kalplilerden gibisin geliyor. O yüzden burada disiplin nedeniyle buluşmuş olmamız beni üzdü.

Now, can you guess which one of those...

Ve, sence bunlardan hangisi..

- You see, I'm trying to remember which one of us has accidentally mislaid three of their team... - Not now, Cass.

- Şimdi olmaz Cass.

To the best of our knowledge, the connection was only viable for a few moments, which is why you were the only one who made it through.

Bağlantının sadece kısa bir an sürdüğünü,... bu nedenle sadece senin geçmeyi başarabildiğini... biliyoruz.

Which it will be, as soon as you discharge the requirements of just one conditional clause.

Ki bu, bir şartı yerine getirdiğiniz takdirde gerçekleşecektir.

This is an order which every single one of you must obey.

Geçerlilik tarihi : 2 Haziran 1619.

What I've started to realize over the course of making this film is that once you open the door to being what one person said, one person called me, which is being quote unquote "brand friendly,"

Bu filmin yapımı sırasında şunu fark etmeye başladım. Bir kere o kapıyı açtığınızda, birisi bana öyle demişti, tırnak içerisinde "marka dostu" olmak, o zaman o kapı açılıyor.

and then third one looked like a female Scott bakula, which just stressed me out, because I am way behind on my "men of a certain age" s, and you know how mama likes a clean dvr, and then the fourth one asked me why I went to so many therapists...

Üçüncüsü ise kadın Scott Bakula gibi bakıyordu ki bu da beni strese soktu çünkü Men of a Certain Age'de bayağı gerideyim ve dvr'ımı * temiz tutmayı ne kadar çok sevdiğimi bilirsin sonra dördüncüsü de neden bu kadar çok terapiste gittiğimi sordu.

Which one of us dudes at this table would you go out on a date with?

Biriyle çıkmak istesen bu masadan kiminle çıkardın?

Which one of us do you think is the cutest?

Hangimizin daha hoş olduğunu düşünüyorsun?

Sure. Which one of us do you want to take?

Hangimiz götürmek istersin?

And which one of you should have grabbed Shelley?

Peki ya Shelley'yi hanginiz tutacaktı?

- Which God is that? - I don't know his name, but you'd think one of his six eyes would've seen that damn kid ripping off my bike.

- Adını bilmiyorum ama en azından altı gözünden bir tanesinin bisikletimi çalan kahrolası veledi göreceğini sanırsın.

Yeah. Which one of us are you talking to?

Evet, hangimize hitap ediyorsun?

I have exactly one address at which every piece of equipment you listed was delivered to.

İstediğin her şeyin teslim edildiği tek bir adres var.

I bet you don't even know which one of our secret dreams is to sing opera.

Eminim hangimizin opera söyleme hayali olduğunu bilmiyorsundur.

I bet you don't even know which one of us can't say the word "psghetti."

Bahse varım hangimizin "spagteti" diyemediğini de bilmiyorsundur.

You destroyed them because of the deeply ingrained hereditary human trait to protect one's own genes which in turn triggered a... uh...

Sen onları, içine iyice işlemiş olan kendi genlerinden olanı kurtarmaya yönelik genetik insan davranışıyla yok ettin ki bu da sonra...

Speaking of which you gave me a gift, so I must give you one.

Rakamlardan bahsetmişken bana bir hediye vermiştin, ben de borçlu kalamazdım.