Завтракаю traducir turco

- А потом? - Завтракаю

- Yemek yerim.

Теперь я только так и завтракаю.

Artık kahvaltım sadece bu.

Нет, я не завтракаю.

Öğle yemeği yemiyorum.

А у меня нет графика, когда люди завтракают, я работаю, когда они работают, я завтракаю.

Benim programım dolu değil. Diğerleri yemek yerken ben çalışırım, ben çalışırken onlar yemek yer. Böylelikle kimse rahatsız etmiyor.

Поэтому я не завтракаю, или почти не завтракаю, а тоску я разгоняю посещением магазинов.

Ben de bu yüzden nadiren öğle yemeği yiyorum. Onun yerine alışveriş yaparak korkularımdan kurtulmaya çalışıyorum.

- Нет, я не завтракаю.

Öğle yemeği yemem.

Несравнимо лучше той шотландской забегаловки, где я обычно завтракаю.

Kahvaltı yaptığım İskoç restoranından daha güzel.

В полдень я завтракаю в городе, по вечерам - гуляю, и даже если не гуляю, я сплю или ем всякую ерунду.

Öğle yemeğini ofise yakın bir yerde yiyorum. Akşamları dışarı çıkarım ya da bir şeyler atıştırırım.

Я не завтракаю.

- Kahvaltı etmem.

Я завтракаю в 7 утра, в своей комнате.

Kahvaltıyı saat yedide odamda yapacağım.

Я работаю с полуночи до 8 утра, сплю 5 минут завтракаю, иду в душ, 10 минут купаюсь в любви Лизы.

Gece 8 : 00'e kadar çalışacağım. Eve gelicem, beş dakika uyuyacağım... kahvaltı edeceğim, altı dakika daha uyuyacağım, yıkanacağım. Lisa'nın sevgisini çıkarmak için on dakikam olucak...

Мог бы одеваться, пока завтракаю.

Kahvaltımı yaparken giyinebileceğim.

А завтракаю я принцессочками, вроде тебя.

Senin gibi prensesleri kahvaltı olarak yerim.

Я завтракаю с потенциальными клиентами.

Olası müşterilerle kahvaltı edeceğim.

Я каждое воскресенье завтракаю у матери, а она слушает старые песни целый день.

-... çünkü her pazar kahvaltıya anneme giderim ve o tüm gün eski parçaları dinler.

Плотно завтракаю.

Sıkı kahvaltı ediyorum.

Я никогда не завтракаю.

Ben kahvaltı yapmam.

- А когда же ты ешь? - Я только завтракаю, ну и еще немно фруктов.

Bay Emir'in itirafı, heyecan içinde yapılmıştır ve kabul edilecektir.

Я ждал человека из "Лос-Анджелес мэгэзин", он делает материал про места, где я завтракаю.

Los Angeles Dergisi'nden gelen bir adam vardı. Buraya gelip en sevdiğim kahvaltı mekanıyla ilgili bir makale yazacaktı.

Я завтракаю в восемь, дети - в девять.

8.00 de kahvaltı yaparım. Çocuklar 9.00 da.

Прискорбно, я завтракаю предшествующее обязательство с Профессором Кан.

Ne yazık ki, Profesör Kane'le yemek randevum var.

Завтракаю в тихом кафе поблизости, как старый холостяк.

Tam bekar evi!

Я сейчас завтракаю с тобой.

Kahvaltıyı seninle yapıyorum.

Слушай, я завтракаю, дай поесть спокойно.

Burada kahvaltı yapıyorum, bırak da rahat yiyeyim.

Я не завтракаю.

Ben kahvalti yapmam.

Нет, спасибо Я не завтракаю

Oh, ben almayayım, sağolun. Ben kahvaltı etmem.

Я завтракаю с начальниками департаментов раз в месяц, чтобы быть в курсе... решить всякие рутинные вопросы.

- Evet. Evet, ayda bir bölüm başkanlarımla yemek yerim iletişim kurmak, ev işlerini yaptırmak için. Onları tanımama yardım ediyor.

Неа, я правда никогда не завтракаю.

Ben pek kahvaltı yapmam.

Потом я завтракаю.

Sonra kahvaltı yaparım.

Затем завтракаю, но не читаю за едой.

Kahvaltı yapıyorum, ama gazete okumuyorum.

Послушайте, я сейчас завтракаю со своей семьей, и мне совсем не нравятся онкольные продажи.

Dinle, şu anda ailemle kahvaltı yapıyorum. Ve bu ürün satış aramalarını hiç hoş karşılamıyorum.

Победа или поражение - не имеет значения, я сейчас завтракаю

Kazanmak ya da kaybetmek sorun değil, Şu an yemek yiyordum.

Я тебе говорила, что никогда не завтракаю.

Ben kahvaltı etmem. Sana söylemiştim.

Нет, я завтракаю с Эми.

Yok, Amy'yle yemeğe çıkacağım.

но я как раз завтракаю, не могли бы вы перезвонить мне около 11?

.. kahvaltımın ortasındayım, beni saat 11 gibi aramalısın. Polisin.. buraya geldiğini bilmek istersiniz diye düşündüm.

Просто... завтракаю.

Sadece kahvaltı yapıyorum.

Все в университете знают, что в 8 утра я завтракаю, а в 8 : 20 опорожняю кишечник.

Üniversitedeki herkes saat 8'de kahvaltı yapıp, 8.20'de sindirdiğimi bilir.

- Завтракаю.

- kahvaltı yapıyorum.

Что я завтракаю с женой.

Karımla kahvaltı için buluşmalıyım.

Но я всегда завтракаю оладьями в день рождения.

Doğumgünümde hep pancake yapardın.

Поверить не могу, что завтракаю там, где это делают копы.

Polislerin yediği yerde kahvaltı ediyorum!

Я не завтракаю, и ты - тоже.

- Ben kahvaltı yapmam, sen de yapmazsın.

Я предпочитаю знать, с кем завтракаю.

Kahvaltı masamızdaki insanları tanımak isterim.

Завтракаю вместе с Бэк Сын Чжо.

Baek Seung Jo'yla kahvaltı yapıyorum.

Завтракаю у бассейна.

Kahvaltıdayım. Havuz kenarında.

А затем она ушла с ним, не возвращалась до тех пор, пока я не уснула, а этим утром оставила милую маленькую записку, в которой было написано "Завтракаю с Робби!"

Sonra da onunla gitti, ben de uyuyakalmışım. Sabah küçük bir not bırakmış "Robbie'yle kahvaltıdayım" diye.

* Завтракаю, ем кукурузные хлопья, * * хлопья, * * Смотрюсь в зеркало, время не ждёт *

* Hızla işliyor zaman, herkes koşuşturuyor aceleyle *

Я тебе отставляю свои заметки, и мне надо бежать - завтракаю с мамой.

Notlarımı sana vereceğim. Sonra gidip kahvaltı için annemle buluşacağım.

Я не завтракаю.

Kahvaltı yapmıyorum.

Ничего Вот завтракаю

Pek bir şey yok. Kahvaltı yapıyorum.

Завтракаю.

Öğle yemeği yiyorum.