English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / ruso → turco / [ У ] / Уже несу

Уже несу traducir turco

75 traducción paralela
- Уже несу.
- Geliyor, beyefendiler.
Я тебе уже несу другое, красавчик.
Sana karşı koymama imkân yok Danny.
Неплохо... уже несу, приятель... что-нибудь ещё?
Pek iyi değil. Ama sadece bu var. Başka bir şey ister misiniz?
Уже несу, сэр!
- İçkilerimiz nerede kaldı? - Geliyorlar efendim.
Да, сэр. Уже несу.
Peki efendim.
Уже несу.
Senden çok daha hızlıyım Kaptan.
Да, мисис Даунворди, уже несу!
Hemen geliyorum bayan Dunwoody.
- Я умираю с голоду. - Уже несу.
Açlıktan ölüyorum.
— Уже несу.
- Hemen geliyor.
Уже несу.
Tamamdır.
Уже несу!
Tamam, geliyor!
- Уже несу.
- Hemen geliyor.
Да, да, уже несу!
Tamam. Çıkmak üzere!
Уже несу.
Al bakalım.
Уже несу.
Konuştuğumuz gibi bol köpüklü.
Я и так уже несу ответственность за одного врача-наркомана.
Zaten bir doktorun ilaç bağımlılığının sorumluluğunu alıyorum.
- Уже несу, Вёрджил.
- Hemen geliyor, Virgil.
- Уже несу ковер, сэр.
- Halı getiriyorum efendim.
- Можно мне ещё одну вазу вину? - Уже несу.
- Bir vazo şarap daha alabilir miyim?
Уже несу, сэр.
Hemen efendim.
Уже несу.
Buraya çıkart. - Tamamdır.
- О, десерт, уже несу.
Tatlı. Tamam.
Уже несу!
Derhal geliyor.
Дорогой, ты купил туалетную бумагу? Да, купил. Уже несу.
Tuvalet kağıdı aldın mı?
Ой. Уже несу!
Hemen getiriyorum.
Поэтому я его уже несу.
Kahve olmayınca deli gibi oluyorum.
- Уже несу.
- Getiriyorum.
Уже несу.
Sen söylemeden getirdim bile.
Два стейка и яйца, уже несу.
- İki pirzola ve yumurta hemen geliyor.
Уже несу.
Hemen geliyor.
- Уже несу!
Right away.
Уже несу.
Hemen.
- Уже несу.
- Hallediyorum.
Пиво, уже несу.
Tabii. Biranız hemen geliyor.
О, да. Уже несу.
Tamam, hemen geliyor.
Уже несу.
- Az kaldı.
Уже несу вам, капитан.
Size getiriyorum, Başkomiserim.
Уже несу, дорогая.
- Getirdim, tatlım.
Bud и Маунтин Дью, уже несу.
Bir Bud bir Dew geliyor.
Уже несу сок.
Portakal suyu geliyor.
Уже несу.
Geliyor.
Уже несу.
Hemen geliyor. Yok, geç kalmayız.
Уже несу!
Pekala geliyor!
Я прошу прощения, но как только они выходят через эти двери, я уже не несу ответственности за своих пациентов.
Üzgünüm ama bu kapıdan çıkar çıkmaz,.. ... hastalar benim sorumluluğumun dışındadır.
- Бегу, уже несу.
Acele et!
Уже несу.
- Hemen geliyor.
Я уже вообще не понимаю, что я несу.
Ve şu an başka ne söyleyebilirim bilmiyorum.
- Да, уже несу.
- Arkadaşıma bir kahve. - Geliyor.
Уже несу.
İki tane lütfen.
Еще кофе. да. Уже несу!
Haberin olsun kahve kupanı bana doğru tutarsan kırık dişinle tıklatırsın.
Он уже знает, я несу ему чертополох.
" devedikenim olduğunu bilir

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]