Я покажу traducir turco
5,106 traducción paralela
Публика начнёт скандировать моё имя, а я покажу им большой палец. А потом я поеду в больницу.
Sonra tribünler adımı haykırırdı ve baş parmağımla iyiyim derdim.
Я покажу тебе изменения, Кэтрин Чендлер.
Ben sana değişimi gösteririm Catherine Chandler.
Если я покажу ваше фото тамошним людям, никто вас не опознает?
İnsanlara fotoğrafınızı gösterirsem kimse sizi tanımaz mı?
Тут кое-что еще, гораздо больше, а сейчас... я покажу тебе.. пойдем... как это просто..
Hayır. Daha var çok var, ve şimdi... Sana ne kadar kolay olduğunu...
Давай я покажу.
Sana göstereyim.
Еще раз откроешь свой рот, Тони, и я покажу тебе фокус с исчезновением зубов.
Hop, aç ağzını Tony, sana kaybolan diş numarasını göstereyim.
Идёмте, я покажу, где можно присесть.
Hadi gel, sana bir yer bulalım.
И я покажу тебе, насколько сильно хочу пить.
O zaman sana ne kadar susadığımı gösteririm.
Я покажу как нам спускаться.
Aşağıya kadar nasıl ineceğimizi göstereceğim.
Я покажу.
Sana göstereyim.
Давай я покажу тебе, Филип, как с этим обращаться.
- Sana yardımcı olayım Philip.
Сегодня, я покажу вам правду.
Bugün size gerçeği gösteriyorum.
Я покажу вам несколько картинок.
Şimdi sana bazı resimler göstereceğim.
Завтра, если вы не торопитесь с отъездом, я покажу вам другие картины из той поездки.
Yarın onun getirdiği başka bazı resimleri gösterebilirim, eğer zamanınız varsa.
Я покажу вам.
Gösterebilirim.
Хочешь дальновидность, я покажу тебе хренову дальновидность.
Vizyon istedin, ben de sana koduğumun vizyonunu göstereceğim.
Попытаешься навредить ему, и я покажу тебе всю божью ярость.
Aksi yönde herhangi bir girişim olursa Tanrı'nın gazabını göstereceğim.
Я покажу тебе Нулевую руку! король начал ощущать едва заметную тупую боль по всему телу.
Sana Sıfırıncı El'i göstereceğim! Binlerce darbeden sonra Kral, vücudunda ağır bir ağrıya dair belirtiler hissetmeye başladı.
Ну, дай мне эту бутылку водки, и я покажу вам, как сделать доктора Пекера! ( прим. коктейль с виски, колой и клюквенным соком )
Bana o viski şişesini verin de... size nasıl Dr. Pecker yapılır göstereyim!
- Если пойдёте за мной, я покажу вам, как попасть к микрофону первой.
İçeri girdiğimizde peşimden gelirsen mikrofon sırasında birinci sıraya nasıl geçilir gösterebilirim.
- Я покажу вам, что здесь и как.
~ Size etrafı gezdireyim.
Я собираюсь отвести тебя к доктору Скурасу. и я покажу ему, что ты не заслуживаешь его любви.
Seni Dr. Skouras'a götüreceğim ve sevgisine layık olmadığını göstereceğim.
Я покажу ей.
- Gösteririm ben ona.
Я покажу тебе, кто тут пингвин!
Sana kimin dobiş olduğunu gösteririm!
И это предложение разозлит его, но я покажу его совету, армии и людям, что я дипломат, до самого конца.
Ve bu teklif onu daha da öfkelendirecek fakat beni de, onun konseyine, ordusuna ve halkına başka bir çare kalmayana kadar bekleyen bir diplomat olarak gösterir.
Я покажу себя Кайду в тени стены.
Ve şimdi duvarın gölgesinde kendimi Kaidu'ya ispatlayacağım.
Потряси. Я покажу тебе.
Salla sana göstereceğim.
Я покажу тебе остальные места.
Etrafı gezdireyim sana.
Позволь я покажу, что мы будем делать.
Akşam olacaklardan küçük bir örnek vereyim.
Я покажу тебе своё, если и ты покажешь.
Eğer sen gösterirsen ben de gösteririm.
И я покажу ему-то что будет изменить свое мнение навсегда!
Ben de ona zihnini sonsuza kadar değiştirecek bir şey göstereceğim.
Дай-ка я тебе покажу кое-что.
Dur da, sana bir şey göstereyim.
Я вам покажу.
Sana göstereyim.
Не, это не... он не... его не трудно брать в рот, это... я про... я просто покажу его вам.
Hayır, öyle değil. Ağız doldurmuyor. Göstereyim en iyisi.
Я не покажу его вам. А!
Penisimi göstermeyeceğim.
И я всему миру покажу твою лживую грязную сущность.
Yalancı bir pislik olduğun için seni ifşa edeceğim.
Может лучше, если я просто покажу тебе.
Göstersem daha iyi olur sanırım.
Я покажу вам где.
Size adres veririm.
Не уверена, что мне это нужно, но пару работ я им покажу.
İsteyip istemediğimden emin değilim ama onlara çalışmalarımı göstermeliyim.
Может, я тогда покажу этим людям, как вы воспользовались этим мушкетом и пулей к вашему стыду?
O halde bu iyi insanlara tüfek ve mermiyi birlikte ne kadar utanmazca kullandığınızı göstereyim mi?
Я сделаю это. Я тебе покажу.
Ben yapıp sana göstereyim.
Я все тебе покажу.
Sana etrafı gezdiririm.
Давайте я вам покажу.
- Size göstereyim.
Давай покажу комнату, которую я сдаю.
Sana vereceğim odayı göstereyim.
Мег, вероятно, время от времени ты задавалась вопросом, как я плачу за все свои проделки. Я тебе покажу.
Meg, muhtemelen zaman zaman aptalca davranışlarımı nasıl oluyor da kontrol altına aldığımı merak ediyorsundur.
Я тебе кое-что покажу.
Sana bir şey göstermem gerek.
Если заскучаете, я с радостью покажу вам местные достопримечательности.
Sıkılmaya başlarsan, sana turistik yerleri göstermekten memnuniyet duyarım.
Погодите, я сейчас покажу.
Dur, göstereyim.
Запись, которую я сейчас покажу всем.
Bu görüntüyü herkes için oynatacağım.
Можно я ему покажу?
Göstereyim mi?
Я даже покажу тебе, насколько комфортно.
Ne kadar rahat olduğumu sana göstereceğim.
я покажу тебе 529
я покажу вам 297
я покажу тебе кое 85
я покажу ему 30
я покажу им 37
я покажу дорогу 16
я покажу вам кое 28
покажу 186
покажу тебе 41
покажу тебе кое 38
я покажу вам 297
я покажу тебе кое 85
я покажу ему 30
я покажу им 37
я покажу дорогу 16
я покажу вам кое 28
покажу 186
покажу тебе 41
покажу тебе кое 38