Böyle bir şey olmadı traducir inglés
465 traducción paralela
Şahit olduğum hiç böyle bir şey olmadı.
The sorriest bear-dog I ever owned or followed.
Fakat böyle bir şey olmadı.
But I didn't.
Rio Arriba'da hiç böyle bir şey olmadı, bu iş bitince rahatlayacağım.
We never had anything like it in Río Arriba before. I'll be glad when it's over.
Böyle bir şey olmadı.
It never happened.
Bugüne dek böyle bir şey olmadı.
Well, there wasn't none, till today.
Asla böyle bir şey olmadı.
Nobody has ever come and said that.
Böyle bir şey olmadı, Frank.
None whatsoever, Frank.
Aslında, daha evvel böyle bir şey olmadı.
Well, that never came up before.
# Hayatın böyle bir şey olmadığının farkındayım
I know life's more than just some kind of deal
- Asla böyle bir şey olmadı.
It never happened.
- Hayır, böyle bir şey olmadı.
What? No, look...
Henüz böyle bir şey olmadı.
it hasn't happened yet.
Ben de, böyle bir şey olmadığını söylüyorum.
I say there's no such thing.
Yani, bu bir rüya olduğuna göre gerçekte böyle bir şey olmadı değil mi? Hayır olmadı.
I mean, it was just a dream, so it didn't really happen, did it?
Böyle bir şey olmadı.
No such a thing.
- Anne böyle bir şey olmadı.
- Ma, that never happened.
Böyle bir şey olmadı.
This didn't happen.
Aslında böyle bir şey olmadı.
Well, this hasn't happened.
- Böyle bir şey olmadı!
- Nothing like that! - Right Jerry.
Böyle bir şey olmadı mı? Hayır.
No, he was just a customer.
Daha böyle bir şey olmadı.
It hasn't happened yet.
Böyle bir şey olmadı.
That's not what happened at all.
Böyle bir şey olmadığını biliyorsun.
Goddamn it. you know nothing like that happened here.
Böyle bir şey olmadı.
- It never happened.
Böyle bir şey olmadı.
This never happened.
Kanıt olmadığına emin olmasa böyle bir şey yapmazdı.
She wouldn't have done that unless she was sure that there was... no evidence to be found.
Bundan böyle, orada bir şey olmadığını varsayacağım.
From now on, I'm just gonna pretend it isn't there at all.
Böyle bir şey yapmamalıydım, biliyorum, ama kimseye bir zararı olmadı.
I know this I should not have done, although it did not do no harm because...
Ama böyle bir şey İskenderiye'de hiç olmadı.
But nothing like that ever happened in Alexandria.
Daha önce hiç sahip olmadığın bir şey için nasıl böyle kin bürüdün?
How can you get revenge for something you never had?
Tut ki, böyle bir şey hiç olmadı?
Suppose it never happened?
Elbette burada değilim. Çünkü böyle bir şey asla olmadı.
Of course I'm not here, because the whole thing never happened.
Daha önce böyle bir şey hiç olmadı.
There has never been anything like this.
Eğitimli bir adam olmadığıma sevindim, efendim, kayıp şehirleri aramak gibi aptalca bir şey.. sizi böyle harekete geçirebiliyorsa!
I'm glad I'm not an educated man, sir, if that's what makes you go off on a damn fool search for lost cities.
Böyle bir şey hiç olmadı.
What if they refuse?
Böyle bir şey hiç olmadı.
It never has.
Vampirler hakkında bir şey bilsen, böyle olmadığını anlarsın!
Not if you know anything about vampires!
Böyle bir şey asla olmadı.
That would never have happened to me.
Ama benim hiç böyle bir şey yapma şansım olmadı. Çünkü annem savaş boyunca pek iyi değildi.
But I never had a chance to do anything like that...'cause Mother wasn't well during the war.
Hiç olmadı. Tanrıya bir daha böyle bir şey yapmak zorunda kalmamamız için dua ediyorum.
I pray to God it's something neither of us will ever have to do again.
Böyle bir şey hiç olmadı.
Nothing has happened.
Böyle bir şey olmadı.
Which I didn't.
Bak, böyle bir şey olsa bile, ki olmadı... sence, benim bundan haberim olmaz mıydı?
Look, even if it did happen, which it didn't don't you think I might not have known about him?
Tarihte böyle birşey söz konusu olmadığından kurt herhangi bir şey yaptığında, insanı kuduz yapabilir- - çılgınca. "
Because there is no recorded case in history where a wolf has ever attacked a human being unless the wolf were rabid- - mad. "
- Böyle bir şey asla olmadı.
- That never happened.
Yırmı yıIdır görevdeyim böyle bir şey olmadı.
20 years on the force, I never had so much excitement!
Böyle bir şey olmadı. - Oldu.
- It did happen...
Evet, yani aslında burada olmadığımıza göre böyle bir şey de olmadı.
So we're not actually here and this didn't happen.
Tatlım, ben olsam, bunun çok gurur verici olduğunu ama henüz böyle bir şey için hazır olmadığımı söylerdim.
Honey, I'd tell this boy that you're very flattered... but you're just not ready for this kind of thing.
Daha önce böyle bir şey hiç olmadı.
This has never happened before.
Biliyor musun Lloyd, ne zaman senin artık salak olmadığını düşünsem gidip böyle bir şey yapıyorsun ve kendini affettiriyorsun!
You know, Lloyd, just when I think you couldn't possibly be any dumber, you go and do something like this... and totally redeem yourself!
böyle bir şey yok 21
böyle bir şey olmayacak 25
böyle bir durumda 32
böyle bir şey 44
böyle bir şey olamaz 25
böyle bir yerde 16
böyle bir zamanda 26
böyle bir şeyi nasıl söylersin 18
bir şey olmadı 105
böyle 531
böyle bir şey olmayacak 25
böyle bir durumda 32
böyle bir şey 44
böyle bir şey olamaz 25
böyle bir yerde 16
böyle bir zamanda 26
böyle bir şeyi nasıl söylersin 18
bir şey olmadı 105
böyle 531
boyle 17
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böylelikle 44
böyle konuşma 236
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyi 244
böyle olmaz 92
böylece 530
böyle devam et 79
böyle yapma 93
böyle şeyler söyleme 28
böylelikle 44
böyle konuşma 236
böyle olsun istememiştim 16
böyle iyiyim 107
böylesi 17
böyle gelin 49
böyle mi 243
böyle olsun istemedim 34
böyle işte 52
böyle şeyler 30
böyle söyleme 179
böyle değil 53
böyle gel 42
böylesi 17
böyle gelin 49
böyle mi 243
böyle olsun istemedim 34
böyle işte 52
böyle şeyler 30
böyle söyleme 179
böyle değil 53
böyle gel 42