English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / turco → inglés / [ H ] / Hey bak

Hey bak traducir inglés

12,305 traducción paralela
Hey bakın çocuklar!
Hey, guys!
Şuna bak.
Hey, check it out.
Minibüs ne zaman bakıma girdi?
Hey, do you know when he got the van serviced?
Bakın kimler uyanmış?
Look who's awake. Hey, whoa, whoa.
Hey, bak, dinle.
You listen here.
Hey, hepiniz Bak!
Hey, y'all. Look!
Hey, hey, selam, çavuş, şuna bir bakın.
Hey, hey, hey, Sergeant, check this out.
Bana bak.
Hey!
Bak, ne anlatacağım.
So, hey, I wanted to tell you.
Hey, bak.
Hey, look.
Bir de şuna bak.
Hey, check this out.
Bana bak.
Hey, look at me.
Bak, sömestırda 12 ders alıyorsun değil mi?
Hey, look, you gotta start the semester with 12 hours, all right?
Hey, bak, eğer Mac kafanı raketle koparmak isteseydi muhtemelen yapardı.
Hey, look, if Mac wanted to take your head off with that paddle, he would have.
Hey, Niles, bak, elinden geleni yap dostum. çene yarıştırmaya devam et, bu seni daha iyi hissettiriyor, değil mi?
Yeah, hey, you know what, do what you do best, Niles, keep running that fucking mouth,'cause it makes you feel better, right?
Bitanesi benim omzuma geldi, ama, bak dediler ki, bir kç yıl önce, birinin kafasına gelmiş ve, gözü neredeyse yuvasından fırlayacakmış.
They got me on the shoulder with one, but, hey, they said a few years back, one ol'boy got hit in the head and nearly knocked his eyeball out of its socket.
- Hey, hadi ama, bana bak.
- Hey, come on, look at me.
- Hey, bana bak.
- Hey, look at me.
" Bana bakın, Zootopya'ya taşınacağım.
" Hey, look at me, I'm gonna move to Zootopia...
Hey, Matt. Bakıyorum da, hala babanın eski Jeep'ini kullanıyorsun.
Hey, so, uh, Matt, i see you still got dad's old Jeep.
Bak bana.
Hey, look at me.
Bak, bende ne var.
Hey. Look what I got.
Hey, bana bak.
Hey, look at me.
Hey, Bak izle, koca oğlan.
Hey, watch it, big boy.
Hey, Kendine bir bak.
Hey, look at you.
Hey, bakın, tamam mı?
Hey, look, yeah?
Hey, senin için her yere bakıyordum.
Hey, I've been looking all over the place for you.
Hey, bakın, adım atmaya hazır bir askim var.
Hey, look, I've got a soldier who's ready to step up.
Bak, hey, konuşmuyorum...
Look, hey, I'm not fucking speaking...
Bana bak.
Hey, hey. Look at me.
Beyler, üç numaralı depoya bakın.
Hey, guys, check on warehouse three.
Elinin ayasına bak.
- Hey.
Bak kardo.
Hey, bro.
Bakın kim gelmiş.
Hey, there he is.
Bak dostum.
Hey, buddy.
Bak bu adam olur dedi.
Hey, this guy will do it.
Bak Willie.
Hey, Willie.
Bak dostum.
Hey, man.
Bak, bak.
Oh, hey, hey. Look, look, look.
Hey, Bak!
Hey, look!
- Şuraya bakın.
- Hey, look who's here.
Şuna bakın, şuna bakın.
Hey, yo, yo, yo, check this out. Check this out.
Hey, Lance, şuna bak!
Hey, Lance, look at this!
Ve, hey, bugün jilet gibisin bakıyorum da.
And, hey, that's a sharp jacket you've got on today.
- Bana bak!
Hey, look at me!
Bak Te Ka!
Hey, Te Kā!
Bak, babasının kucağına gelince nasıl da sustu.
Hey. Look, he's with his daddy and he's quiet now.
Hey, şuna bak.
Hey, look at that.
Hey, şuna bak!
Hey, look at that!
Şuna bak.
Hey, look at this.
Bob, bak.
Hey, Bob, look.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]